Irak'ta Kolera Salgını

Irak'ta Kolera Salgını

Kuzey Irak'ta yaklaşık 5 bin kişiyi etkileyen kolera salgınında şu ana kadar 10 kişi öldü.

Irak'ın kuzeyinde yaklaşık 5 bin kişinin etkilendiği kolera salgınının, ülkede çökmek üzere olan sağlık sisteminin bir işareti olduğu ve muhtemel yeni salgınlarda can kaybının daha da artacağı belirtildi. Uzmanlar, Süleymaniye kentinde başlayan ve Kerkük'e de sıçrayan salgının hızla yayılmasında, temiz içme suyu eksikliği ve yetersiz arıtımın etkili olduğunu belirtiyor. Independent gazetesinde yer alan konuyla ilgili bir haberde, çatışmalar nedeniyle evlerini terkederek sağlıksız kamplarda yaşamaya mecbur kalan Iraklı sayısının sürekli arttığı ve son salgının, Irak sağlık siseminin çökmek üzere olduğunun şu ana kadar görülen en ciddi belirtisi olduğu kaydedildi. Gazeteye konuşan Kuzey Irak'taki özerk yönetimin sağlık yetkilileri, son salgının, 30 yıldır bölgede ilk defa görüldüğünü belirterek, durumun ciddiyetine işaret etti.

ÖLÜ SAYISI ARTABİLİR

Unicef örgütü, salgının etkili olduğu Süleymaniye kentinin, Irak'ın diğer kesimlerine nisbetle çatışmalardan daha az etkilendiğini, ancak ilaç eksikliği ve temiz su sıkıntısı nedeniyle kolera vakalarının hızla artığını bildirdi. Süleymaniye'de günde sadece 2 saat su veriliyor ve kent sakinlerinin çoğu, kirli suları kullanmak zorunda kalıyor. Süleymaniye Hastanesi'nden Doktor Dirar İyad, 5 bin kişinin hastalıktan etkilenmesine rağmen salgının nedeninin henüz kesin olarak saptanmadığını, ilaç eksikliği nedeniyle de hastalığı kontrol altına alamadıklarını söyledi. Şu ana kadar 10 kişinin öldüğünü belirten İyad, önümüzdek günlerde ölü sayısının artacağı tahmininde bulundu. Salgının ardından Irak Sağlık Bakanlığı bölgeye 50 ton ilaç gönderdi. Süleymaniye, Kerkük ve çevresinde olağanüstü hal ilan edilirken, kirli suyla yıkanmış olabileceği gerekçesiyle restoranlarda sebze servisi yapılmasının yasaklandığı belirtiliyor.


SAVAŞ ÖNCESİNDEN KÖTÜ

Araştırmalar, ABD işgalinin ardından geçen 4 yılda Irak'taki sağlık sisteminin, Saddam rejimi döneminden çok kötü olduğuna dikkat çekiyor. Ülkeyi kaplayan şiddet ortamında çok sayıda hastanenin tahrip edildiği, uzman tıbbi personelin büyük bölümünün ülkeyi terkettiği, kalan doktorlar ile hastaların ise, güvenlik kaygısıyla hastanelere gitmekten çekindiği de belirtliyor.



Yeni Şafak