Pezeşkiyan, “Bu yanıtta, iki taraf arasında doğrudan müzakere fikri reddedilmiş olsa da, dolaylı müzakere kapısının hâlâ açık olduğu vurgulandı.” dedi.

Pezeşkiyan, İran’ın asla müzakereden kaçmadığını, ancak karşı tarafın taahhütlerini ihlal etmesinin süreci tıkadığını ve bunun güvenin yeniden inşasını gerektirdiğini ifade etti. Ayrıca, müzakerelerin geleceğini Amerikan tarafının tutumunun belirleyeceğini vurguladı.

Tahran’ın ABD Başkanı’nın müzakere çağrısına resmî olarak cevap verdiğini açıklamasının ardından, İranlı kaynaklar mektubun içeriğini kamuoyuna sundu.

Arap-İran Araştırmaları Merkezi Müdürü Muhammed Salih Sadıkyan, Trump’ın mektubunu sosyal medya platformu X’te yayınladı. Mektubun metni şöyleydi:

“Sayın Ayetullah Hamaney…

Liderliğinizin ve İran halkının konumuna saygıyla bu mektubu yazıyorum. Amacım, onlarca yıldır süren düşmanlık, yanlış anlaşılma ve gereksiz çatışmaların ardından ilişkilerimiz için yeni bir ufuk açmak. Düşmanlığı geride bırakmanın ve karşılıklı saygı ile iş birliğine dayalı yeni bir sayfa açmanın zamanı geldi.

Bugün de elimizde tarihî bir fırsat var. Benim liderliğimdeki ABD, barış ve gerilimin azaltılması yönünde büyük bir adım atmaya hazır. Yaptırımları kaldırabilir, İran ekonomisinin güçlenmesini sağlayabilir ve halklarımızın yararı, Orta Doğu’nun ve dünyanın istikrarı için iş birliği kapılarını açabiliriz.

Ancak sizi uyarıyorum: Eğer bu uzatılan eli reddeder ve İran rejimi tırmanışı, terörist örgütlere desteği ve askeri maceraları seçerse, cevap kararlı ve hızlı olacaktır. Rejiminizin halkımıza ya da müttefiklerimize yönelik tehditlerine sessiz kalmayacağız.

Barış zayıflık değildir, güçlülerin tercihidir. İran halkı büyük bir millettir ve izolasyon, yoksulluk ve acıdan uzak, daha iyi bir geleceği hak etmektedir.

Müzakereye hazırsanız biz de hazırız. Ama dünya taleplerine kulak tıkamaya devam ederseniz, tarih bu büyük fırsatı kaçırdığınızı yazacaktır.”

Trump, Cuma günü yaptığı açıklamada, İran’ın nükleer programıyla ilgili bir anlaşmaya varılamaması durumunda “kötü şeyler olacak” diyerek tehditte bulundu. Beyaz Saray’daki gazetecilere şunları söyledi:

“İran ile bir çözüme ulaşmayı çok isterim. Ama eğer bu olmazsa, İran için kötü şeyler olacak.”