İran, İslâm alemiyle diyalog içinde olmalı
Iraklı şii Din alimi Cevad Halisi son dönemlerde İran ve ABD yakınlaşmasını İslâm ümmetinin çıkarlarına hizmet etmeyeceği uyarısında bulundu.
İran, İslâm alemiyle diyalog içinde olmalı
Iraklı Şiilerin önde gelen din alimlerinden Şeyh Cevad Halisi Müctema dergisine yaptığı açıklamada son zamanlarda başlayan ABD ve İran yakınlaşmasını Irak'ın geleceğine olumsuz etki edeceği endişesini taşıdığını belirterek, Irak'ın geleceğini belirleme hakkının Iraklılara ait olduğunun altını çizdi. Halisi ile yapılan söyleşiyi aşağıda sunuyoruz:
* Bazı Iraklı Sünniler, Iraklı Şiilerin kendi aralarındaki ilişkilerinde de takiyeye başvuracakları veya vurdukları endişesini taşıyorlar. Bu endişeleri yerinde buluyor musunuz?
Kafire karşı bile yapılması için birkaç şartın olması gerekir. Kafilerden dinini ve canını koruma durumu olduğu zaman olabilecek bir şey. Durum böyle olması gerekirken Müslüman alimler ve İslâm ümmetinin bizlere karşı endişe içinde olması tabiî ki üzüntü verici bir şey. Bu kaygıları yersiz görsek de olmuş olması bizleri üzüyor. Eğer biz böyle bir zamanda takiyeye baş vuracak olursak ilk önce ABD'ye karşı bunu kullanırız.
Soykırıma ortak olmayın
* Fakat bazı raporlar Şii milislerin işgalcilerin desteğiyle Sünni soykırıma ortak olduklarını gösteriyor. Buna neler söyleyeceksiniz?
Bu kesinlikle gerçek dışı ve kabullenilemez bir vasıftır. Böyle bir yorumu ancak İşgalciler ister. İşgalcilerle işbirliği içine giren Şii asıl Şii değildir. Aynı şekilde işgalcilerle işbirliğine giren Sünni de Sünni değildir. Her iki kesim de bir birleriyle yardımlaşma ve dayanışma içinde olmalılar. Her iki kesimden kim ki işgalcilerle işbirliğine girerse soykırım suçuna ortak olmuş olur.
* Sözlerinizin arkasında sanki Şii kesimden bazı alimlerin böyle işlerin arkasında yer aldığı anlaşılıyor. Var mı böyle şey?
Evet, bazı Şii alimlerle aramız yok. Neden yok? Çünkü onların kirli işlerini deşifre ettik. Eğer işgalcilerle işbirliğine devam ederseniz etnik fitne arayışına da devam etmiş olursunuz, İslâm'dan çıkar ve İşgalcilerin bir parçası haline gelirsiniz uyarısında bulunduk.
* Irak uluslararası istihbarat organlarının cirit attığı bir havuz oldu. Mossad CİA ve diğerleri. Komşu İran'ın Irak'ın iç işlerine müdahalesi de söz konusu mu?
İran'ın diğerleri gibi Irak'ın içinde benzeri bir rol oynamasından hoşlanmayız. Çünkü İran'ın böyle bir zamanda Irak'ın içişlerine karışması ABD'nin ve Siyonizm'in Irak'ı bölme planına hizmet eder. Şimdilik Irak bölünmemişse de Büyük Ortadoğu Planı içinde Irak'ın parçalara ayrılmasının olduğunu bilmeyen yok.
Birlik siyaseti güdün
* Son zamanlarda ABD ile İran arasında yakınlaşma yaşandığına şahit oluyoruz. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu yakınlaşmayı olumlu görmüyoruz. İslam aleminin Sünnisi ve Şiisi ile birliğini sağlama projesine olumsuz etki edeceğini düşünüyoruz. Biz İran'a böyle bir hataya düşmeyin uyarısında bulunduk. ABD ile diyalogla ufak şeyler kazanılır ama İslam ümmeti ve İslam alemi adına da çok şeyler kaybedilir. Bunun farkında olmaları nasihatlerinda bulunduk. En doğru yolun Arap/İslam alemi ile İran'ın yakınlaşması olduğunu altını kalın çizerek belirttik. İslam aleminden de beklediğimiz bölgede etnik ve mezhepsel çatışma tehdidine dikkat ederek siyaset gütmeleridir.
Direniş devam etmeli ancak hatalara da düşülmemeli
* Şiilerin İslam ümmetinin maslahatına konum aldıklarını söyleyebilir misiniz? Bütün Şiiler sizin gibi birleştirici ve olumlu mu düşünüyor?
Hayır bütün Şiiler böyle düşündüğünü söyleyemem. Ama doğru olanın böyle bir tavır ve düşünce olduğunu söylüyorum. Her iki kesimi de doğru olan tavrı göstermeye çağırıyoruz. İslam aleminin bazı yerlerinde şanlı direnişler var. Bu şanlı direnişlerden biri de Irak direnişidir. Ancak fitneye sebebiyet verecek bazı olaylar oluyor. Burada kabahat direnişin bizzat kendisinde değildir. Kabahat, kusur direniş hareketi içinde yaptıkları bazı şeylerin kimin işine yarayacağını kestiremedikleri bazı fevri ve ferdi davranış içerisine girmelerindedir. Kimse bunlar oluyor diye işgale karşı mücadele veren direnişin söndürülmesini, bitirilmesini isteyemez.
Çev: Mustafa Sabri Demir / Milli Gazete