"İran ve bizim için negüzel bir suçlama"
İslami Cihad lideri Ramazan Şallah, Tahran'da düzenlenen direniş zirvesinin kapanış oturumunda konuştu...
Şallah, "kardeşlerim ve tüm Filistin halkına adına, düzenledikleri bu zirveden ve bu asırdaki seçkin duruşlarından ötürü başta İmam Lider Ayetullah Hamanei ve Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad olmak üzere, İslam Cumhuriyeti halkına ve hükümetine teşekkür ediyor, İran'la olan ilişkilerimizden ötürü gurur ve onur duyuyoruz. Bugün İran, bizi silahlandırmak suçlanıyor. Biz de İran'ın verdiği silahı düşmana karşı kullanmakla suçlanıyoruz. Bu suçlama hem İran hem de bizim için ne güzel bir suçlamadır" dedi.
İran'da düzenlenen Filistin'in Geleceği konulu konferansın kapanış oturumunda söz alan Şallah, konuşmasına şöyle devam etti: "Geleceğini tartıştığımız hangi Filistin'dir? Filistin için nasıl bir gelecek öngörüyoruz? Ve Bu geleceği hangi yolla ulaşacağız? Birinci sorunun yanıtı, yani Filistin'den bizim kastımız, Filistin'in tamamıdır. Nehrinden denizine kadar Filistin'in tamamıdır. Rafah'ında Ras an Nakura'ya kadar Filistin'in her bir karışıdır. Filistin için öngördüğümüz gelecek de işgalden arındırılmış, kurtarılmış, işgalciye karşı zafer kazanmış bir Filistin'dir. Filistin için öngördüğümüz bu geleceğe ise cihad ve direniş yoluyla ulaşacağız. Hedefimiz, meşrudur. Biz, Filistin'in bizim topraklarımız olduğunda, işgalcinin de sahip olmadığı evleri gasbettiğinde ısrarcıyız.
Geleceğimiz, zaferdir. Yöntemimiz ise cihad ve direniştir. Bazıları bizi bundan ötürü eleştiriyor. Bize diyorlar ki "dünya değişti ve siz eski zamandaki yöntemlerden söz ediyorsunuz. Dünya da şimdi uluslar arası kanunlar var" Yeryüzünün her bir köşesinde milyonlar katlediliyor. Onlara hak da tanınmıyor. Böyle bir dünyada meşruiyet, uluslar arası olarak da nitelense, biz bunu kabul etmiyoruz. Çünkü bu meşruiyet zalimcedir. Bundan ötürü biz, direnişin tek yol olduğunda ısrarcıyız. Cihad ve direnişin dışında başka bir alternatif varsa bize söyleyin. Barış yolu mu? Denendi ve şuanda çıkmaz sokağa vardı. Fakat onlar hala bu yolda ısrar ediyor. İşgal, düşmanca saldırılar, topraklar gasbedilirken, mukaddesat hedef alınır ve Yahudileştirilirken bazı Filistinliler de bu barış girişimlerinde yer alıyor. Bu durumda barış girişimleri, devam eden saldırıların üstünü örtbas etmektedir. Barış girişimleri, Halil İbrahim Camii'nin, İsrail'in ulusal miras eserler listesinde eklenmesini örtbas etmektedir. Şayet kınamalarında dürüstseler, barış müzakerelerinden çekilsinler ve cihad elbisesini giysinler."
Şallah "Savaş tamtamların çalan biz değil Siyonistler ve batılılardır. Biz, düşmanların çaldığı savaş tamtamlarından korkmuyoruz. Şayet düşman, direniş güçlerine karşı savaşa girebilecek güçte olduğuna inansa, yarından önce şimdiden savaşı açardı. Artık şimdi tüm güç dengeleri değişti. Şayet savaşı açarsalar bölge değil dünyanın şekli değişecek" dedi.
Şallah "Düşman bugün neden savaş tamtamları çalıyor. Diyor ki İran İslam Cumhuriyeti, İsrail'in varlığını tehdit ediyor. Hizbullah ve Filistin'deki direniş hareketleri de varlığını tehdit ediyor. İran ne yaptı ki İsrail böyle düşünüyor? İran'ın İsrail'deki herhangi bir hedefi vurduğunu duyanınız oldu mu? Düşman, varlığını tehdit altında hissedince tüm direniş güçlerini hedef almaktadır. Düşman İran'a, direniş güçlerini destekleyerek zafere sürükleyecek bir güç olarak bakmaktadır" şeklinde konuştu.
Şallah, konuşmasına şu ifadelerle son verdi: "Filistin'in kurtarılması için herkesin oynayacağı rolün olduğunu belirten Şallah "Fakat biz, düşmanın belirlediği bir rolü asla kabul etmiyoruz. Biz, tüm ümmeti tehdit eden Siyonist düşmana karşı İslami rolü istiyoruz."
isra haber