İran'ın, Körfez'de diplomasi atağı...

İran'ın, Körfez'de diplomasi atağı...

Kuveyt, Umman ve Katar’ı kapsayan körfez turundan dönen İran Dışişleri Bakanı Zarif, Birleşik Arap Emirlikleri'ne gitti; "Suudi Arabistan’daki kardeşlerimiz de hazır olduklarında onlarla görüşmeye hazırız" dedi...

İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, ülkesinin Arap ülkeleriyle ilişkilerini geliştirme adımları çerçevesinde körfez ülkelerine yaptığı ziyaretlere devam ediyor.
Zarif, cumartesi günü başladığı Kuveyt, Umman ve Katar’ı kapsayan körfez ülkeleri turundan döndükten hemen sonra Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) gitti. Başkent Abu Dabi'ye sabah saatlerinde ulaşan İran dışişleri bakanının BAE'li mevkidaşı Şeyh Abdullah bin Sultan el Nahyan tarafından karşılandığı bildirildi.
El Nahyan'ın daveti üzerine gerçekleştiği belirtilen ziyarette ikili ilişkiler ve bölgesel gelişmelerin ele alınacağı açıklandı, Zarif'in BAE emiri ve başbakanı ile de görüşeceği kaydedildi. Zarif'in ülkede yaşayan İranlılar ile de biraraya geleceği ifade edildi.
KOMŞULARLA İLİŞKİLER GELİŞTİRİLMELİ
Kuveyt, Umman ve Katar’daki temaslarını oldukça verimli ve gerekli bir ziyaret olarak tanımlayan Zarif, "Bu ziyarette görüştüğüm tüm üst düzey yöneticiler, İran ile BM Güvenlik Konseyi beş daimi üyesi ve Almanya’dan oluşan 5+1 grubu arasındaki nükleer anlaşmadan duydukları memnuniyeti dile getirdi ve İran ile ilişkileri geliştirmeye hazır olduklarını ifade ettiler” açıklamasında bulundu.
İran’ın özellikle komşu ülkeleri ile ilişkilerini geliştirmeye kararlı olduğunu yineleyen Zarif, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
"Aynı şekilde Suudi Arabistan’daki kardeşlerimiz de hazır olduklarında onlarla görüşmeye hazırız ve bunu her iki ülkenin, bölgenin ve İslam dünyasının menfaatine olacağı kanaatindeyiz. Fars Körfezi’nin (Basra Körfezi) güneyindeki sahil ülkeleri, İran’ın güvenliği ve gelişmesi için son derece önemlidir. Bu nedenle radikal gruplar ve militanların yalan ve terör tuzaklarına düşmelerine izin vermemeliyiz. Fars Körfezi’nin güvenliği ve istikrarı her zaman İran’ın önceliği olmuş ve olmaya devam edecektir. Körfezin ve körfez ülkelerinin güvenliği birbirine entegredir ve bölünemez. Bir diğer ülkeyi yok sayarak ve diğerlerinin güvenliğini hiçe sayıp kendi güvenliğini sağlamaya çalışmak her zaman başarısızlıkla sonuçlanacaktır. Bu nedenle geçmişteki rekabetçi ve diğerlerini bloke etme yöntemleri herhangi bir ülke için güvenlik sağlamaz. Bölgesel bir güç olarak İran, Fars Körfezi ülkeleri ile arasında güven ortamının oluşması ve onları kendine ve birbirlerine yakınlaştırma yolunda öncü olmalıdır. Zira bizim ve diğer bölge ülkelerinin geleceği, kapsayıcı ve yapıcı bir işbirliğine bağlıdır."
KARŞILIKLI ZİYARETLER
BAE Dışişleri Bakanı Zeyid, geçtiğimiz hafta resmi temaslarda bulunmak üzere Tahran'a gelmiş, Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Dışişleri Bakanı Zarif ve Meclis Başkanı Ali Laricani ile ayrı ayrı görüşmüştü. Görüşmelerde, İran ile BAE arasındaki ilişkilerde yeni bir dönemin başlatılmasının gerekliliği noktasında mutabık kalınmıştı.
İran Cumhurbaşkanı Ruhani, seçimleri kazanmasının ardından yaptığı konuşmalarda, dünya ile iletişimde önceliklerinin komşu ülkelerle ilişkileri iyileştirmek olduğunu ifade etmişti. Dışişleri Bakanı Zarif de Cenevre’de yapılan nükleer anlaşmanın ardından bölgedeki Arap ülkelerinin anlaşmadan dolayı memnuniyet duymaları gerektiğini belirtmiş, İran’ın bölge güvenliğini kendi güvenliği olarak algıladığını dile getirmişti.
MALİKİ İRAN'DA
Öte yandan, Irak Cumhurbaşkanı Nuri el-Maliki de, üst düzey resmi temaslarda bulunmak üzere Tahran’a geldi.
Irak Başbakanı el-Maliki, İran Enerji Bakanı Hamid Çitçiyan ve Dışişleri Bakanı Yardımcısı Hüseyin Emir Abdullahiyan tarafından karşılandı.
El-Maliki ve beraberindeki heyetin 3 gün sürecek ziyaretleri kapsamında, yarın Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ve Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif ile görüşecekleri belirtildi.
Cuma günü ise Meşhed kentine dini ziyarette bulunacak el-Maliki’nin buradan Bağdat’a dönmesi bekleniyor. Bu, el-Maliki’nin, Ruhani’nin cumhurbaşkanlığı döneminde gerçekleştirdiği ilk ziyaret olma özelliğini taşıyor.