Rapora göre, Suudi Arabistan'ın Yemen, Mısır, Irak ve Lübnan gibi ülkelerde İran'ın nüfuzunu kırma yönündeki çabalarından dolayı İsrail için büyük bir önem taşıdığı belirtildi.

Raporda, İsrail'in savunulması için Suudi Arabistan'ın son umut ve savunma hattı olduğu belirtilerek İsrail'in Arap dünyasındaki çıkarlarının korunması açısından Suudi Arabistan'ın son şans olduğu vurgulandı.

Raporda İsrail müttefiki rejimlerin yıkılmasıyla Arap dünyasındaki rolünün zayıfladığının altı çizildi.

Raporda "final savaşına hazırlanmak, Suud rejimin ayakta kalmasına bağlıdır" denilerek, Suud rejimin varlığının İsrail'in bir güvencesi olduğu belirtildi.

Tel Aviv Üniversitesi tarafından yayınlanan ve Press Zionism'de yayınlanan raporda, İran'ın İslam dünyasındaki etkisinin kırılması için Suudi Arabistan'ın öncü bir rol üslendiği, Suudi Arabistan krallığının olmaması durumunda, Arap direnişinin İran tarafına kayacağı belirtildi.

Mısır'da Hüsnü Mübarek'in devrilmesiyle birlikte, Suudi Arabistan'ın en büyük müttefikini kaybettiği, bundan dolayı da büyük bir stratejik değişikliğe gittiği, Bahreyn'e müdahalesi ve Suriye rejiminin yıkılması için uğraştığı belirtildi.

Suudi Arabistan krallığının İran'ın önünü alabilmek için milyarlarca dolarlık bir yatırım yaptığı, Suud rejiminin varlığının İsrail için büyük bir önem taşıdığı, her iki ülkenin benzer stratejik yol haritasına sahip olduğu ve paralel bir yolda yürüdükleri vurgulandı.