Katil Peres'in Parlamentoda Konuşturulması Utanç Verici
Türkiye’nin bir devlet olarak Araplar ile İsrail ve Pakistan ile İsrail arasında aracı olmaya çalışması, Filistin probleminin çözümü için...
Türkiye’nin bir devlet olarak Araplar ile İsrail ve Pakistan ile İsrail arasında aracı olmaya çalışması, Filistin probleminin çözümü için Annapolis buluşmasının başarılı olmasına destek sunması, Kuzey Irak’a girmesi ve Kuzey Kıbrıs Türklerini koruması hakkı. Fakat AKP hükümeti gölgesinde İsrail’in saldırgan görüntüsünü iyileştirmesi kesinlikle hakkı değil.
MUHAMMED NUREDDİN
Beyrut Stratejik Araştırmalar Merkezi Direktörü
Vallahi ben Türkiye’nin katil ve suçlu bir cumhurbaşkanına Türk parlamentosunda yürüme, bir kısmı AKP’li milletvekilleriyle tokalaşmasına göz yumduğu bu manzara karşısında öfkeleniyor ve utanıyorum. Türkiye’nin Peres ve varlığı İsrailli ziyaretçi için dekordan ibaret olan Mahmud Abbas’ı bir başka mekanda Çankaya veya Dolmabahçe sarayında yahut Ankara ve İstanbul’daki herhangi bir otelde misafir etme genişliği vardı. Fakat bu suçluya yüzde 80’inin ABD ve İsrail politikalarını reddeden bir milletin parlamentosu önünde konuşma onuru verilmesi, siyasi bir hatadan önce uygarlık ve psikolojik bir yanlıştır. Sultan Abdulhamid’in toplantı İstanbul’da ve Yıldız Sarayı'nda olmadığı için Allah’a şükrettiğine eminim.
Dünya Müslümanları, Sultan Abdulhamid’in Siyonist hareketin lideri Tedor Hertzel’in Yahudi milletinin vatanını kurmak için Filistin’de toprak verilmesi karşılığı para teklifiyle kendisini ziyaret ettiği zamanki cesur duruşunu hatırlarlar. Osmanlı sultanı bu topraklar kendisinin değil, İslâm ümmetinin mülkü olduğu için Yahudi teklifini şiddetle reddetmişti.
Hiçbir Türk veya yabancı tarihçi, Yahudi çoğunluğunun hükmettiği İttihat ve Terakki Cemiyeti kanalıyla Osmanlı Devleti'nin yıkımındaki Yahudi rolünü inkar etmez. İttihat ve Terakki, devleti, dünyadaki son Müslüman imparatorluğunun sona ermesini hızlandıran koalisyonlara ve askeri maceralara girdirdi.
OSMANLI HOŞGÖRÜSÜ AYRI, İSRAİL AYRI
Türkler haklı olarak Osmanlı döneminde ve özellikle de 15’inci yüzyıl sonlarında İspanya’dan kaçan Yahudilere karşı hoşgörülü davranmalarından dolayı övünç duyuyorlar. Fakat bu hoşgörü sürekli olarak modern çağda Türkiye ile İsrail arasında iyi ilişkiler kurmayı haklı çıkarmakla irtibatlı kılınıyor. İsrail Cumhurbaşkanı son Türkiye ziyaretinde buna işaret etti. Yanlış işte burada. Osmanlı Türkiye’sinin Yahudilere iyi muamele etmesi, Türkiye’nin İsrail ile daha iyi ilişkiler kurmasına gerekçe olamaz. Zira bu ikisi birbirinden tamamen ayrıdır.
Hem bu iyi muamele ile Filistin, Lübnan ve genel olarak Araplara yönelik katliamlarla dolu Yahudi tarihi arasında nasıl bir ilişki var? Bu iyi muamele ile İsrail’in ve arkasındaki ABD’nin Kuzey Irak’tan hareketle bölgeyi etnik ve mezhep devletlerine bölme planları arasında nasıl bir ilişki var?
Vallahi ben Türkiye’nin katil ve suçlu bir cumhurbaşkanına Türk parlamentosunda yürüme, bir kısmı AKP’li milletvekilleriyle tokalaşmasına göz yumduğu bu manzara karşısında öfkeleniyor ve utanıyorum.
Türkiye’nin Peres ve varlığı İsrailli ziyaretçi için dekordan ibaret olan Mahmud Abbas’ı bir başka mekanda Çankaya veya Dolmabahçe sarayında yahut Ankara ve İstanbul’daki herhangi bir otelde misafir etme genişliği vardı. Fakat bu suçluya yüzde 80’inin ABD ve İsrail politikalarını reddeden bir milletin parlamentosu önünde konuşma onuru verilmesi, siyasi bir hatadan önce uygarlık ve psikolojik bir yanlıştır. Sultan Abdulhamid’in toplantı İstanbul’da ve Yıldız Sarayı'nda olmadığı için Allah’a şükrettiğine eminim.
FİLİSTİNLİLER, İŞGALİN SONA ERDİRİLMESİNİ İSTİYOR
Sonra Türkiye’nin Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği kanalıyla Batı Yaka’da bir sanayi bölgesi kurma çabaları ve Abdullah Gül, Abbas ve Peres’in katılımlarıyla büyük bir propagandayla çevrelemesi, bütün bu propaganda kampanyasını haklı çıkartmaz. Öncelikle hiç kimse yine İsrail tanklarının 2006 Haziran'ında Türkiye’nin kendi parasıyla inşa ettiği Eriz sanayi bölgesini yerle bir ettiğini unutmadı. Yeni sanayi bölgesinin aynı akıbete uğramayacağını kim garanti edebilir? Sonra bugün Filistinlilerin ihtiyaç duyduğu şey, abluka, açlık ve İsrail yıkımıyla karşı karşıya iken bir sanayi bölgesinden ibaret mi?
Filistinliler şu an yeni iş fırsatlarına ihtiyaç duymuyorlar. Bir elli yıl daha zeytinyağı ve kekikle yaşamaya hazırlar. Aksine Filistinliler, Filistin, Golan ve Lübnan’da işgali sona erdirmek için uluslararası toplumun kesin tutumuna ihtiyaç duyuyorlar.
PERES, ŞAİR TARANCI’NIN SAYGINLIĞINI LEKELEDİ
Maalesef Peres’in ziyareti sırasında İsrail’e ‘bu suçlar yeter, İbrani devletinin tarihi kadar olan BM kararlarını uygulaması gerekir’ diyen bir Türk yetkiliden tek bir söz işitmedik. Dahası Peres parlamentonun saygınlığını çiğnemekle yetinmedi, Türkiye önemli modern şairlerden Cahit Sıtkı Tarancı’nın beyitlerinden yardım olarak Türk edebiyatının ve şiirinin saygınlığını lekeledi. Tarancı’nın da bir katilin kendi şiirlerini nasıl telaffuz etme cesareti gösterdiğini görmeden 1956’da öldüğü için Allah’a şükrettiğinden eminim.
TÜRKİYE, İSRAİL’İN GÖRÜNTÜSÜNÜ İYİLEŞTİREMEZ
Türkiye’nin bir devlet olarak Araplar ile İsrail ve Pakistan ile İsrail arasında aracı olmaya çalışması, Filistin probleminin çözümü için Annapolis buluşmasının başarılı olmasına destek sunması, Kuzey Irak’a girmesi ve Kuzey Kıbrıs Türklerini koruması hakkı. Fakat AKP hükümeti gölgesinde İsrail’in saldırgan görüntüsünü iyileştirmesi kesinlikle hakkı değil.
Birleşik Arap Emirlikleri’nde yayımlanan El Haliç gazetesi, 16 Kasım 2007, Arapça'dan çeviri: Halil Çelik / Vakit