Komünizmin kalesi Küba her geçen gün İslâm’a ısınıyor. Fidel Castro liderliğindeki ülkede Müslüman sayısı 2000’e ulaşırken, ülkedeki Müslümanlar İspanyolca tefsir ve ilmihal kitaplarını mumla arıyor. Kübalı Müslümanlar Havana’da Castro’nun yapımına izin verdiği caminin yapımını ise dört gözle bekliyorlar.

Dünyanın dört bir yanında yardıma muhtaç Müslümanlara el uzatan İHH İnsan Hak ve Hürriyetleri Vakfı, bu kez çok farklı bir ülkeye ulaştı. O ülke Fidel Castro tarafından yönetilen sosyalist Küba’dan başka bir yer değildi… İHH, geçtiğimiz yıl Brezilya’da gerçekleştirilen Latin Amerikalı Müslümanlar Toplantısı’nda Kübalı Müslümanlardan yardım talebi almış. Çok uzaklardaki bu ülke, vakfın gündemine böyle girmiş. İHH’nın ülkeyle ilk tanışması geçtiğimiz Ramazan’da olmuş. İkinci kez ise bu Kurban Bayramı’nda kurban organizasyonu için ekip gönderilmiş. İHH burada bu Kurban Bayramı vesilesiyle 2000 Müslüman Kübalı’ya ulaştı ve Kurban Bayramı coşkusunu birlikte yaşadı.
İHH ekibi ile ülkeye giden vakfın yönetim kurulu üyesi Osman Atalay ile 8 gün kaldığı bu ülkedeki çok özel izlenimlerini ve Küba’da İslâm'ın geçmişini, Kübalı Müslümanların sorunlarını ve İHH’nın bölgeye yönelik projelerini konuştuk.
İSLÂM'I ÖĞRENECEK ARAÇ GEREÇLERE İHTİYAÇLARI VAR
Osman Atalay tanıştıkları Kübalı Müslümanların İslâm'ı öğrenecek araç ve gereçlere acil ihtiyaçları olduğunu belirtiyor. İspanyolca tefsir ve ilmihal kitabı en acil olanı. Kübalı Müslümanların sabırsız bir bekleyiş içinde olduklarını kaydeden Atalay, “Heyecanla İslâm'ın rengini kokusunu şeklini aslında hissetmek istiyorlar. İslâm dünyasından ilgi bekliyorlar. Sadece çok az ezberledikleri namaz sureleri ile yetinmeye çalışıyorlar, Fakat bunun yeterli olmadığını biliyorlar. Küçücük odalı evlerinde sabırsızlıkla akşam namazlarını cemaatle kılıyorlar.. Cumaları ise Havana’daki Arap Kültür Merkezi’ndeki küçük mescitte Iraklı bir imam önderliğinde bir araya gelmeye çalışıyorlar. İslâm Birliği Başkanı Yahya Pedro ise, “İnşallah Küba devletinin mayıs ayında söz verdiği cami yapımı ile beraber Küba'da İslâm'ın yolunu gözleyen Müslümanlara güzel manevi bir sığınak gerçekleşecek derken” gelecek için çok ümitli şeklinde konuşuyor.
İHH’NIN KÜBA İÇİN PROJELERİ
İHH olarak orada yaşayan Müslümanlara destek olacaklarını ve İslâm'ın yeni yeni filizlendiği bu ülkeye ilgilerinin süreceğini kaydeden Osman Atalay, “Küba ile ilgili projelerimiz var. Öncelikle onların dini ihtiyaçlarına cevap verecek yazılı ve görsel araç gereçler temin etmek istiyoruz. Önümüzdeki aylarda Küba İslâm Birliği Merkezi’ne inşallah İspanyolca dini temel kaynakları göndereceğiz. Yazılı ve görsel dokümanları okur yazarlık oranı çok yüksek bu ülkede çok faydalı olacağını düşünüyoruz Mayıs ayında yapılacak cami projesi ile ilgili de sözümüz oldu oradaki Müslümanlara. Elimizden ne gelirse yapacağız inşallah” dedi.
---------
KÜBA'DA İSLÂM'IN MAZİSİ ÇOK YENİ...
Küba’da İslâm'ın mazisi ise çok yeni. Bugün Küba'da tahmini olarak 2000 civarında Müslüman olduğu belirtiliyor. Havana’da 960 Kübalı şehadet getirerek adını Müslüman olarak İslâm merkezine yazdırmış.
İHH Yönetim Kurulu Üyesi Osman Atalay, geçtiğimiz yıl Latin Amerikalı Müslümanlar toplantısında ülkede yaşayan Müslümanlardan talep gelince Ramazan Bayramı'nda ülkeye bir ekip gönderdiklerini ve buradaki Müslümanların İslâm’a aç olduklarını tespit ettiklerini belirtti. Atalay, bu Kurban’da ülkeye giderek Küba İslâm Birliği Başkanı Yahya Pedro ile beraber ülkede 210 hisse kurban kesip Havana da Kübalı Müslümanlar ile tanıştıklarını anlattı. Bayram sabahı yaklaşık 700 kişi bir spor merkezinde Bayram namazı kıldıklarını kaydeden Atalay, “Çay ikramı ile bayramlaşma ve ardından kurban kesmeye gittik. 4. günü akşama kadar kurban kesim ve dağıtımı yaptık. Çok olumlu tepkiler aldık” diyor. Başkan Yahya Pedro’nun 58 yaşında Afrika kökenli bir Müslüman olduğunu, İslâm'ı ilk kez 1966 yılında Afrika'dan gelen Müslümanlardan duyduğunu, öğrendiklerini belirten Atalay, “1970'lerde İncil'deki bazı satırlar Yahya Pedro’yu İslâm'ı aramaya sevk etmiş. 1982'de Togo'dan gelen bir diplomatın vesilesi ile Şehadet getirmiş ve sadece Müslüman olmuş. 1996 yılında Kur'an-ı Kerim bulup okumuş ve ailesi kardeşleri ile beraber anne ve babası hep beraber Müslüman olmuşlar” dedi. Kübalı Müslümanların İslâm'ı Ortadoğu İslâm ülkeleri elçilikleri vasıtası ile ya da Küba'da okuyan Afrika ve İslâm ülkeleri öğrencilerin yardımı ile öğrendiklerini belirten Atalay, “Kübalı Müslümanların İslâmi mazileri çok kısa.. 1970 ve 80'li yıllarda İslâm'ı kulaktan duyarak haberdar olmuşlar. Yazılı görsel İslâmi araç ve kaynaklar çok sınırlı, yok denecek kadar az. İspanyolca dilinde Kur'an-ı Kerim ve kaynak eserler mevcut değil. İslâm akademi eğitimi almış bir grup oluşmamış henüz. En önemlisi bir mescidleri dahi henüz yok. Fidel Castro mayıs ayında cami yapımı sözünü vermiş” diyor.
--------
KÜBA NASIL BİR ÜLKE?
Küba 11 milyon nüfusu ve 110.860 km2 yüzölçümü ile Meksika Körfezi girişinde Karayipler Denizi ve Kuzey Atlas Okyanusu arasında bulunan tropikal iklimin hüküm sürdüğü sevimli bir ada devleti.. Küba dendiğinde akla ilk gelen, ülke ile adı nerede ise bütünleşmiş olan devrimin lideri Fidel Castro, puro ve müzik.. Fidel Castro ve bir grup arkadaşının başlattığı mücadele, 1959 yılında komünist bir devrimle sonuçlanarak ülkeyi 26 yıl boyunca yöneten diktatör Batista’yı alaşağı etti, Böylece yıllardır Küba'yı Amerika’nın kumarhanesi ve mafya işlerinin merkezi haline getirilmesine son verdi. Küba hâlâ sosyalist bir yönetim şekli ile idare ediliyor. 2006 yılında Castro yakalandığı rahatsızlıktan ötürü ülke yönetimini geçici olarak kardeşi Raul Castro'ya devretmiş durumda. 1961 yılından itibaren Küba'ya uygulanan Amerikan ambargosuna rağmen Küba kendi ayakları üzerinde durmaya devam ediyor…
Son yıllarda Küba özellikle anti Amerikancı tutumu ile Ortadoğu ülkelerinin de ilgi odağı. Venezuela ile ilişkilerini üst düzeyde sürdürürken, petrol ihtiyacını bu ülke ile kapatmayı başarmış durumda. İran ile girdiği yakın ilişkiler ve İslâm ülkeleri ile sürdürdüğü temaslar sonucunda ise diplomatik ve siyasi destek sağlamayı başarıyor. Ülke temizliği, düzeni ve yüzde 95 gibi yüksek okuma yazma oranı ile dikkat çekiyor.
Ülkenin resmi dini ise yok. Genelde Katolikler çoğunluk da bulunurken, %2 Museviler var, bir de Afrika dinleri inanç olarak mevcut. İnsanlar bireysel olarak serbestçe ibadetlerini uygulayabiliyor. Devlet de insanların dinlerini yaşamaları noktasında hiçbir kısıtlamaya gitmiyor.

vakit