Kudüs, Pazarlık Unsuru Olamaz
Halife Abdülhamid, Filistin’de Yahudilere bir karış toprak satmayı reddetmişti. Çünkü bu topraklar bütün Müslümanlara vakfedilmişti ve...
Halife Abdülhamid, Filistin’de Yahudilere bir karış toprak satmayı reddetmişti. Çünkü bu topraklar bütün Müslümanlara vakfedilmişti ve hiç kimsenin bu topraklardan ödün verme veya satma hakkı olamazdı. Kudüs Buluşması, Kudüs kentinin İslâm ve Hıristiyanlık inançlarındaki önemi ve yeri konusunda Arap ve İslâm ortak görüşünü temsil etmektedir.
ABDULMECİD EZZENİBAT
Ürdün Müslüman Kardeşler Hareketi eski Genel Sekreteri
Son birkaç yılın en büyük konferansında Türkiye’nin İstanbul şehrinde 65 Arap ve İslâm ülkesini Kudüs ve iki kıbleden ilki, Haremüşşerif’in üçüncüsü El Aksa için temsil eden yaklaşık 4-5 bin kişi toplandı.
Bu kapsayıcı konferansın önemi, öncelikle İslâm ümmetinin bütünlüğünü ve merkezi önemde bir probleminin yani Kudüs üzerinde bütünleşmesini temsil etmesi ve İstanbul’un hatırasını gündeme getirmek için İslâm hilafetinin başkenti İstanbul’da gerçekleşiyor olması. Zira Halife Abdülhamid Filistin’de Yahudilere bir karış toprak satmayı reddetmişti. Çünkü bu topraklar bütün Müslümanlara vakfedilmişti ve hiç kimsenin bu topraklardan ödün verme veya satma hakkı olamazdı. Ayrıca bu konferans ABD’de yapılacak barış toplantısı öncesi Kudüs’ün Araplığını ve Müslümanlığını teyit etmek, bu konuda ödün verilmemesi ve pazarlık konusu olmaması uyarısında bulunmak için gerçekleşmiştir. Kudüs Buluşması, Kudüs kentinin İslâm ve Hıristiyanlık inançlarındaki önemi ve yeri konusunda Arap ve İslâm ortak görüşünü temsil etmektedir.
SİYONİST DÜŞMAN TÜRKİYE’YE KIZGIN
Kanımca toplantının gerçekleşmesine iki önemli gelişme eşlik etti. İlki Siyonist düşman devletin cumhurbaşkanının Türkiye ziyareti ve Kudüs Buluşması’na kucak açan Türkiye’ye yönelik Siyonist düşmanın kızgınlığı. İkinci gelişme ise Yahudilerin kutsal kentin Yahudileştirilmesindeki ısrarları, Aksa’nın surları altındaki kazıların sürmesi, Müslümanların ve Hıristiyanların duygularına meydan okuması.
TOPLANTININ YAPILMASI TÜRKİYE’NİN ROLÜNÜN LEHİNE
Toplantı, düşman devletin açık protestosuna ve iptal girişimlerine rağmen gerçekleşti. Türkiye bu toplantının kendi topraklarında yapılmasına izin verdi ve bu durum Türkiye’nin gün be gün artmaya başlayan bölgedeki ve dünyadaki eksen rolü lehinedir.
Bu toplantı, Arap ve İslâm dünyasındaki halk iradesinin gücünü, halkların birinci temel problem olan ve Kudüs’le temsil edilen Filistin etrafındaki dayanışmasını ve anlayışını ortaya koydu. Ayrıca toplantı Arapları, Müslümanları, İslâm ve Hıristiyanlık dininin sahiplerini Kudüs davası gibi bir davanın bir araya getirebileceğini gösterdi. Bu problem bedenlerde hem canlı kalmalı, ümmetin problemlerini savunmak için bütün düzeylerde daha fazla işbirliği ve dayanışma amacıyla bilenmeli.
Bu toplantı ayrıca resmi Arap rejimlerinin bir şeyler yapmaktan aciz olduklarını, iktidar için savaşan Filistinlileri barıştırma ve bir araya getirme çerçevesinde dahi hiçbir girişim sunmaksızın bekleme ve gözlemeyle yetindiklerini gösterdi. Düşman ise Kudüs’ü dişlerinin arasına alıyor, toprağını çiğniyor, duvar inşaatını ve kazıları sürdürüyor.
TOPLANTI HALK İNTİFADASINA DÖNÜŞÜR MÜ?
Acaba bu toplantı Kudüs’ün kurtuluşu ve bu eksen problemine yönelik yasal ve ulusal görevlerini yerine getirmeleri için rejimlere baskı amaçlı bir halk intifadası oluşturur mu?
Filistinli kardeşlerimiz bu gerçekleri idrak ediyor, diyaloga geçmeye, sözü birleştirmeye çalışıyor mu? Arap ve İslâm halklarımızın büyük kesimini temsil eden bu kurum ve şahsiyetlerin çağrısına icabet ediyor mu?
Arap ve Müslüman ülke rejimleri halklarının eğilimlerini dikkate alacak, ihtiyaçlarına karşılık verecek ve iradelerini temsil edecek mi?
Bu toplantının Filistin, Arap ve İslâm ülkeleri tutumlarında Filistin’in ve halkının başarısı, direnişinin, intifadasının, Kudüs’ün ve kutsallıkların kurtuluşunun desteklenmesi yönünde bir dönüşümü temsil etmesini umuyoruz.
Ürdün’de yayımlanan El Ghad gazetesi, 20 Kasım 2007, Arapçadan çeviri: Halil Çelik / Vakit