Kunduz katliamı Almanya"yı karıştırdı
NATO savaş uçaklarının, geçen hafta Afganistanın Kunduz eyaletinde sivillerin oluşturduğu 100e yakın kişiyi katletmesi, Merkel başbakanlığındaki hükümeti zor durumda bıraktı.
Saldırıdan Savunma Bakanı'nı sorumlu tutan Alman basını, "Savunma Bakanı Franz Josef Jung görevinin adamı değil" diyerek, görevden alınmasını istedi. Alman Financial Times Deutschland gazetesi, "Savunma Bakanı'nın Afganistan'da yürütülen savaşı sürekli 'masum boyutlarda' gösterme çabası bile aslında kötü. Ama (Afganistan'daki son operasyonda) sivillerin de hayatını kaybettiğine dair ortada çok güçlü deliller varken, bir bakan bunların varlığını topyekün reddedebiliyorsa, o takdirde bu göreve uygun kişi değil demektir" yorumunda bulundu.
Geçen hafta Afganistan'ın Kunduz eyaletinde NATO'ya bağlı uçakların, "Taliban direnişçileri" diye 100'e yakın sivili katletmesi Almanya Başbakanı Angela Merkel ile Savunma Bakanı Franz Josef Jung'u zor durumda bıraktı. Alman basını, saldırıyla ilgili olarak, tankerlerin kaçırıldığı bölgedeki uluslararası güce komuta eden Alman ordusunu suçladı. Haberlerde, Kunduz'daki saldırının 27 Eylül'deki genel seçimlerde Merkel'in işini zorlaştıracağı belirtildi. Washington Post'a konuşan ve ismi açıklanmayan Alman bir komutan da, gelen istihbarata göre saldırının "NATO kurallarını çiğnediğini" itiraf etti. Saldırıyı, Alman komutasındaki Amerikan F-15E uçağı gerçekleştirmişti.
Katliam saldırısı dünkü Alman gazetelerinde de geniş yer aldı. Sivillerin katliamından Alman Başbakanı Merkel ile Almanya Savunma Bakanı'nı sorumlu tutan basın, "ABD'nin düştüğü hataya, şimdi Almanya da düştü" yorumlarına geniş yer verdi. Gazeteler, kanlı katliamın sorumlusu Alman Savunma Bakanı'nın görevden alınmasını istedi. Afganistan'daki saldırıyı gündemine taşıyan Alman Financial Times Deutschland gazetesi, Alman kamuoyunun, bir zamanlar Afganistan'da direnişçilerle mücadele sırasında sivillerin de zarar görmesinden Amerikan birliklerini sorumlu tutarken, şimdi aynı duruma Almanya'nın düştüğünü vurguladıklarını kaydetti. Gazete, bu konuda Almanya Savunma Bakanı Franz Josef Jung'un yaptığı açıklamaların ise "en rahatsız edici nokta" olduğunu belirterek şu görüşlere dikkati çekti:
"SAVUNMA BAKANI JUNG GÖREVİNİN ADAMI DEĞİL"
"Savunma Bakanı'nın Afganistan'da yürütülen savaşı sürekli 'masum boyutlarda' gösterme çabası bile aslında kötü. Ama (Afganistan'daki son operasyonda) sivillerin de hayatını kaybettiğine dair ortada çok güçlü deliller varken, bir bakan bunların varlığını topyekün reddedebiliyorsa, o takdirde bu göreve uygun kişi değil demektir."
TALİBAN OYUNU BOZDU; ALMANYA'YI SAVAŞIN İÇİNE ÇEKTİ
Yine Almanya'nın ulusal gazetelerinden Frankfurter Allgemeine Zeitung ise, "Avrupa Afganistan'da kirli işleri Amerikalılara yaptırıp, kendisi sadece yeniden imar konusu ile ilgilenmek istiyordu. Ama Taliban bu rol dağılımını bozdu ve Afganistan'daki bütün yabancı güçleri, bu arada Almanya'yı da savaşın içine çekti" diyerek yorumunu şöyle sürdürdü: "Taliban'ın ana saldırı hedefi, Batı'nın Afganistan'daki bu savaşı devam ettirme azmini kırmaktır. Bu durumda askerlerin ve sivillerin ölümü, onların ne için öldüğü sorusunun yöneltilmesini daha yoğun biçimde dayatıyor. Ama AB Dışişleri Bakanları, vatandaşlarına bu durumu izah edeceklerine, Hindikuş'ta tartışmalı bir muharebeyi kazananlara yükleniyorlar."
AFGANİSTAN, ALMAN SEÇİMLERİNE MALZEME OLDU
Bir diğer ulusal gazete Süddeutsche Zeitung'un yorumunda da konunun Almanya'da 27 Eylül'de yapılacak genel seçimlere malzeme olduğuna değiniliyor. Gazete, yorumunda şu satırlara yer vermiş:
"Kaderin bir cilvesi olarak Afganistan'ı seçim kampanyası malzemesi haline getiren Taliban olmamıştır; daha doğrusu doğrudan onlar olmamıştır. Bir Alman komutanın verdiği emir, Alman birliklerinin Afganistan'da ifâ ettiği görev konusunun seçim tartışmalarının odak noktasına gelmesine yol açmıştır. Artık bu konu seçim meydanlarında konuşulacaktır; arzu edilse de edilmese de..."
Bu arada Yeşiller Partisi, Başbakan Angela Merkel'in bu konuda hükümet açıklaması yapmasını talep ederken, Sol Parti de konunun mecliste ele alınmasını istedi. Sol Parti, ''Bombalara son - Afganistan'dan dışarı'' sloganıyla bugün tarihi Brandenburg Kapısı önünde gösteri yapacağını açıkladı.
ALMAN SAVUNMA BAKANLIĞI KATLİAMI SAVUNDU
Almanya Savunma Bakanlığı, Afganistan'da görevli Alman komutanın talimatıyla Kunduz kentinde iki petrol tankerinin NATO savaş uçakları tarafından bombalanmasının gerekli ve doğru olduğu bildirildi. Almanya Savunma Bakanlığı Sözcüsü Thomas Raabe, dün başkent Berlin'de yaptığı açıklamada, ''Kunduz'daki hava saldırısı askeri açıdan gerekli ve doğruydu'' dedi.
Raabe, cuma günü düzenlenen saldırı öncesinde bölgede keşif uçağıyla araştırma yapıldığını, daha sonra hedefe F-15 tipi iki savaş uçağıyla her biri 227 kilogram ağırlığında iki bomba atıldığını belirterek, video ve fotoğraflarda petrol tankerlerinin çevresindeki kişilerin silah taşıdıklarının görüldüğünü ifade etti.
İNSAN HAKLARI ÖRGÜTÜ: ÖLDÜRÜLENLERIN ÇOĞU SILAHSIZ SIVILLERDI
Öte yandan; Afganistan'ın önde gelen sivil toplum kuruluşu Afganistan Hakları İzleme (AHİ), 4 Eylül'deki saldırının düzenlendiği Kunduz vilayetinin Çar Dara bölgesinden 10'dan fazla kişiyle yapılan mülakata dayanarak yayımladığı raporda, "60-70 kişinin öldüğünü, amgdurların tamamı Taliban destekçisi olsa bile, bu kişilerin silahsız ve herhangi bir çatışmaya girmemiş olması gerçeği dolayısıyla topluca öldürülmelerine haklı bir sebep gösterilemeyeceğini" kaydetti. AHİ, Cuma günkü saldırıda 12'den fazla direnişçinin de öldürüldüğünü belirtti.
Merkel zor durumda
Katliam saldırısından sonra büyük tepkiler alan ve zor durumda kalan Almanya Başbakanı Angela Merkel, NATO'nun geçen hafta Afganistan'da düzenlediği hava akınında sivillerin de öldüğü haberlerinin acilen soruşturulmasını istedi. Kunduz yakınlarındaki Alman birliklerinin talebi üzerine NATO uçakları, iki yakıt tankerini vurmuş, olayda çoğu sivil 100'e yakın kişi ölmüştü. Öte yandan Merkel'in bugün FederalMeclis'te Afganistan'daki duruma ilişkin açıklama yapması bekleniyor.
Kukla Karzai ABD'den şikayetçi oldu
Afganistan Cumhurbaşkanı Hamid Karzai, ABD yönetimini, kendisine kötü davrandığı gerekçesiyle suçladı. Fransa'da yayımlanan Le Figaro gazetesinin sorularını cevaplayan Karzai, ABD yönetiminin "yeterince uysal davranmadığı" gerekçesiyle kendisine gizli bir biçimde saldırıda bulunduğunu iddia etti. Karzai, "ABD'nin kuklası olmak kimsenin çıkarına değil"diye konuştu. "Afganistan'daki seçimlere hile karıştığı" yolundaki iddiaları cevaplayan Karzai, "tam oturmamış demokrasilerde, bu tür durumların olağan olduğunu" söyledi. Karzai, seçim sonuçlarının kesinleşmesi ve iktidarının resmiyet kazanması halinde, ilk 100 gün içinde ulusal uzlaşı için Taliban grubu ile diyaloğu başlatma niyetinde olduğunu söyledi.
Zorba işgalci ABD askerleri, Afganistan'da hastane bastı
Amerikan askerlerinin Afganistan'da bir İsveç vakfı tarafından işletilen hastaneyi bastığı bildirildi. İsveç Afganistan Komitesi, Amerikan askerlerinin, Vardak vilayetinde işlettikleri hastaneyi geçen Çarşamba gecesi bastığını, arama sırasında hastane çalışanlarının ellerini bağladığını, hastaları yataklarından kalkmaya zorladığını belirtti. Askerlerin baskını kaçak direnişçileri arama gerekçesiyle yaptığı kaydedildi. Vakfın Afganistan direktörü Anders Fange, aramanın izinsiz yapıldığını belirterek, baskının sağlık kuruluşlarının tarafsızlığı ilkesine aykırı olduğunu ve "kabul edilemeyeceğini" söyledi. Aramadan sonra, askerlerin hastane çalışanlarına, yaralı direnişçilerin hastaneye gelmesi durumunda kendilerine haber vermelerini söylediği belirtildi. Fenge, isteğin "hastaneyi hedef haline getireceği" gerekçesiyle reddedildiğini kaydetti. Baskının bölgede çalışan yardım kuruluşları ile NATO kuvvetleri arasındaki anlaşmaya da aykırı olduğunu belirten Fenge, "Bu tür ihlallerin bir daha olmaması için garanti istedik ve bunu bölgedeki askeri komutana açıkça belirttik" dedi. Hastanede arama yapıldığını doğrulayan, ancak başka ayrıntı vermeyen ABD ordu sözcüsü, iddiaları araştırdıklarını söyledi.
Vakit