Nureddin Şirin
Kur'an'ımızı Yakan Haçlı Emperyalistlere Vereceğimiz Bir Cevap...
Kur'an'ımızı Yakan Haçlı Emperyalistlere Vereceğimiz Bir Cevap Vardır Elbet...!
Afganistan"daki ABD önderlikli NATO işgal güçlerinin şimdiye kadar sivil halka yönelik gerçekleştirdiği saldırılarda binlerce savunmasız Müslüman kana bulanırken, haçlı emperyalistlerin İslam ve Müslümanlara olarak kin ve nefreti bu kez Kur"an-ı Kerim"leri yakmaya kalkmakla yeni bir boyut kazandı.
Daha önce Amerika"nın bir eyaletinde envangelist bir papazın 11 Eylül olaylarının yıldönümünü "Kur"an yakma günü" olarak ilan etmesiyle öne çıkan bu şeytanca komplo bu kez işgal altındaki Afganistan"da bir Amerikan hava üssünde karşımıza çıktı. Amerikan askerleri üste bulunan Kur"an-ı Kerim"leri ve dini eşyaları ateşe vererek, Amerikan emperyalizminin mukaddesatımıza yönelik barbarca ve alçakça yüzünü kalleşçe ortaya koydular.
Büyük şeytan Amerika"nın bu küstahça saldırısı kuşkusuz ki öncelikle Afganistanlı Müslümanlar arasında büyük bir infiale yol açtı. Afganistan"ın birçok kentinde düzenlenen büyük protesto gösterilerinde haçlı emperyalizme öfke yağarken Amerikan üslerinin önünde gösteri yapan kardeşlerimiz ise kurşun yağmuru altında kana bulandı. 30"dan fazla Afganlı kardeşimiz bu saldırılarda şehid olurken, yüzlerce kardeşimiz de yaralandı.
Amerikan emperyalizminin İslam"ın kutsallarına yönelik sürdürdüğü bu şeytanca saldırılar Afganistan"ın dışındaki ülkelerde de öfke patlamasına yol açtı. Pakistan, Endonezya, Malezya, ve Bangladeş"te de büyük çaplı gösteriler düzenlenerek Amerikan bayrakları ile Obama kuklaları ateşe verildi.
İslam"ın ve Müslümanların en büyük değeri olan Kur"an-ı Kerim"in ateşe verilmesinden daha büyük bir cürüm ve tecavüz olabilir miydi?
Şeytani güçlerin bu saldırıları bir taraftan onların gerçek yüzlerini ifşa ederken, bu saldırı aynı zamanda Müslümanları da Kur"an-ı Kerim"e sahip çıkma gibi büyük bir imtihanla karşı karşıya getiriyordu. Müslümanların böylesi bir saldırganlık ve küstahlık karşısında sessiz ve tepkisiz kalması mümkün olabilir miydi?
İşte bunu öncelikle Afganlı kardeşlerimiz temiz kanlarıyla, "ben müslümanım" diyen kadın erkek bütün dünya müslümanlarına öğretti. Onlar haçlı emperyalistleri sadece sloganlarla protesto etmekle kalmadılar; büyük şeytan Amerika"nın Afganistan"daki üslerine yönelik gerçekleştirdikleri eylemler sırasında göğüslerine yağan kurşunlarla al kızıl kana boyanarak, İslam"ın mukaddesatını savunmanın en soylu örneğini sergilediler.
Canlar kurban olmaz mıydı Kur"an için,
Göğüsler siper olmaz mıydı bu yüce Kur"an"a"?
Amerikan emperyalizmi bir taraftan İslam"a ve Müslümanlara karşı olan düşmanlığını tüm azgınlığı ve pervasızlığı ile sürdürürken, diğer taraftan da Müslüman halklar arasında emperyalizme karşı olan mücadele ve direniş ruhunu öldürmek için "ılımlı İslam" projelerini doludizgin uygulamakta, sonuçta Müslümanları emperyalizm karşısında uysal, edilgen ve sorunsuz bir konuma dönüştürmektedir.
Ne yazık ki bunun yaygın örneklerine hep birlikte şahit olmaktayız. Emperyalizme karşı mücadele sahnesinden çekilen Müslümanlara her geçen gün yenileri eklenmekte, neredeyse "emperyalizm ile İslam arasında bir uyum ve uzlaşma zemini" oluşturulmaktadır. Ve öyle ki, emperyalizmin İslam dünyasına yönelik komplolarına dikkat çekme ve bu küresel firavunluğa karşı direniş ve cihad bilincini canlı tutma çabaları da yine Müslümanlar tarafından takbih edilmektedir...
Nitekim emperyalizm bu komplolarının neticelerini test etmek üzere de, kutsallarımıza saldırma oyunlarını oynamakta, böylelikle Müslümanların mukaddesatlarına bağlılıklarını ölçmeye kalkmaktadır.
Tamamen planlı, sistematik ve örgütlü bir şekilde sürdürülen bu komplolar, Müslümanların duyarsızlığı sürdükçe ve gereken tepkiler mümkün olduğunca en sert ve en güçlü bir şekilde verilmedikçe, haçlı emperyalizmin şeytani ajandasının yeni gündemleri önümüze çıkacaktır.
Emperyalizm, İslam ümmetini gönüllü köleliğe hazırlamak, haçlı tasmalarını kendi ellerimizle kendi boynumuza taktığımız günlerin hesabını yapmaktadır.
Bu küresel firavunluğa karşı İbrahimcesine bir tavrı kuşanmaz, emperyalizmin pençelerini söküp dişlerini kıracak cesur ve onurlu bir mücadeleyi kuşanmazsak, ümmetimizi kendi ellerimizle bu şeytani sultanın köleliğine bırakmış oluruz.
Bunun içindir ki, bu şeytani planlara ve küstahlıklara karşı mukaddesatımızı savunmak, ümmetimiz üzerinde oynanan bu oyunları bozmak ve haçlı emperyalizmine geçit vermeyeceğimizi en kararlı bir şekilde göstermek için, sorumluluk bilincindeki bütün bacı ve kardeşlerimizi 7 Mart Çarşamba akşamı Taksim meydanında İslami sivil toplum kuruluşlarının ortaklaşa düzenleyecekleri protesto yürüyüşüne katılmaya çağırıyorum.
Zira bu, bizim Kur"an ile sınavımızdır; haçlı emperyalizmi karşısında eğilmediğimizi, savrulmadığımızı ve mukaddesatımıza yönelik alçakça saldırılara karşı dimdik ayakta durma kararlılığımızı ortaya koyacaktır".
Ve bu tavrımız, Hz. Resul-i Ekrem"in "Ya Rabbi! Kavmin Kur"an"ı mehcur (terkedilmiş bir halde) bıraktı" şikayetine muhatab olmamak için, Kur"an"a sadakatimizin bir ispatı olacaktır"
"İsrail"siz bir Ortadoğu, Amerika"sız bir dünya" sadece temenni ve arzulardan değil, emperyalist ve siyonistlere karşı cihad ve direnişten geçer.
O halde, küstah haçlı emperyalizmine, büyük şeytan Amerika"nın bu saldırılarına karşı, "Allahuekber" "Canlar feda Kur"an"a" "Zillet bizden uzaktır" feryadlarımızla yürümek için, ellerimizdeki Kur"an-ı Kerim"lerle kadın-erkek, genç-ihtiyar hep birlikte Taksim meydanında buluşalım"
KUR'AN'IMIZI YAKAN HAÇLI EMPERYALİSTLERE VERECEĞİMİZ BİR CEVAP VARDIR ELBET...
velfecr