Halkın Sesi Partisi (HAS Parti) Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Libya'da diplomasiye ve barışa şans verilmesi gerektiğini belirterek, "Libya halkı, ne Kaddafi'nin barbarlığını ne de NATO'nun saldırganlığını hak etmektedir." dedi.

Halkın Sesi Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Libya'ya karşı başlatılan harekâtla ilgili açıklama yaptı. Kurtulmuş, Türkiye'nin, Libya konusunda aynen Füze Kalkanı meselesinde olduğu gibi diplomatik açıdan devre dışı bırakıldığını belirtti.

Kurtulmuş, Libya'ya saldırı gerçekleştiren ülkeleri eleştirerek, açıklamasına şöyle devam etti: "Kaddafi'yi bugüne kadar büyüten ve onu kendi halkına karşı acımasız bir despot yönetici haline getiren batılı büyük ülkeler ve batılı büyük şirketlerdir. Kaddafi'nin saldırganlığında onların da payı bulunmaktadır." ifadesini kullandı.

Türkiye'nin başlatılan saldırıda Füze Kalkanı meselesinde olduğu gibi diplomatik açıdan devre dışı bırakıldığını ifade eden Kurtulmuş, şu ifadeleri kullandı: "ABD, İngiltere, Fransa ve müttefiklerinin esas amacının Kaddafi'nin zulmünü durdurmak olmadığı; Libya'nın zengin kaynaklarına el koymak ve Afrika'daki emperyal amaçlarını canlandırmak olduğu anlaşılmaktadır. Daha önce, Darfur sorununu uluslararası alana taşıyan batılıların, sorunu çözmek yerine Sudan'ın bölünmesini sağladıkları gibi şimdi de benzer bir yöntemle Libya'nın bölünme sürecini başlatacaklarından endişe etmekteyiz.

Libya halkı, Kaddafi'nin barbarlığı hak etmediği gibi NATO'nun saldırısını da hak etmemektedir. Ne Kaddafi'nin barbarlığı ne de NATO'nun saldırganlığı... Saldırının ilk saatinde yüzlerce füzenin atılmış olması sivillerin bu süreçte ciddi şekilde olumsuz etkileneceğini göstermektedir."

Libya'da kan, savaş ve saldırının durdurulmasını isteyen Kurtulmuş, açıklamasını şöyle tamamladı: "Diplomasiye ve barışa şans verilmelidir; bu konuda herkes acilen üzerine düşeni yapmalıdır. Derhal ateşkes ilan edilmelidir. Türkiye, acilen arabuluculuk rolünü üstlenmelidir. Üyesi olduğu NATO'yu toplantıya çağırmalıdır. ve üyesi olduğu halde, kendisine danışılmadan nasıl böyle bir harekâta girişildiğinin cevabını istemelidir. Türkiye, daha fazla kan akmadan, barışı sağlamak için uluslararası bir konferansa öncülük etmelidir." -


CİHAN