Ayetullah Hamanei’nin Afganistan Temsilcisi: İslami mezhepler aralarındaki cüzi fıkhi farklılıkları tartışmaktan kaçınmalılar. Bunun yerine ortak değerleri anlatmalı ve ihtilaf konusunda düşmanların komplolarına karşı uyanık olmalılar

Ayetullah Hamanei’nin Afganistan temsilcisi, Ayetullah şeyh Muhammed Asif Muhsini, İran Kuran Haber Ajansı İkna muhabiriyle yaptığı konuşmada, İslami mezhepler arasındaki cüzi farklılıkların İslami vahdete engel olamayacağını, aksine bu farklılıkların İslam dininin birer zenginliği olduğunu söyledi.

Mezhepler arasında temel inançlarda hiçbir farklılık olmadığını, fıkıh konularında da yüzde 95 hükümlerin aynı olduğunu belirten Ayetullah Muhsini “Müslümanlar arasında vahdet yani, "bizim yüzde doksan beş ortak değerlerimiz ve amellerimiz var" noktasını bilmektir” diye konuştu.

Hiçbir Müslümanın yüzde 5 lik bir farklılıktan dolayı ihtilaf çıkarıp İslam dinini temelden zedelemeyeceğini söyleyen Ayetullah Muhsini “Dışarıdan İslam düşmanları komplolarla Müslümanlara arasında ihtilaf ve fitne çıkarmak, bir bardak suda tufan koparmak istiyorlar. Bir küçük farklılıklarımızı bir kenara bırakarak ortak değerlerimizi her zaman mümünlere anlatmalıyız” dedi.

Prof. Mevlana: İslam mezhepleri arasındaki ihtilaf, Hıristiyanlardan çok az

İslam mezhepleri arasındaki farklılığı, Hıristiyan mezhepler arasındaki ihtilafla kıyaslamak kesinlikle mümkün değildir. Dinin temel hükümlerini hem Sünniler hem de Şiiler kabul ederler. Aralarındaki farklılık sadece cüzi fıkıh konularındadır. Önemli farklılık hilafet ve imamet konusunda olmasına rağmen bu dahi Hıristiyanlar arasındaki ihtilafın yanında küçük kalır.

Amerika “Washighon” üniversitesi uluslar arası ilişkiler bölümü müdürü Prof. Hamit Mevlana demecinde, fıkıh konusunda Müminler arasındaki farklılığın tefrika sebebi olamayacağını, Müslümanlar arasındaki karşılıklı görüş alışverişinin bu tefrikaları önlemek için önemli olduğunu söyledi.

Günümüzde en büyük etkinin irtibat olduğunu belirten Prof. Mevlana “Vahdete yardımcı olacak konuları günlük görevimiz gibi algılamalıyız. Şii ve Sünni alimleri arasındaki toplantılar ve işbirliği bu konuda çok faydalı olacaktır” dedi.

Şimdiye kadar Şii ve Sünni düşünürler arasında bu konuya önem verilmediğini söyleyen Prof. Mevlana “Dünyanın dört bir köşesindeki İslam alimlerinin bir araya toplanması ve bir merkez üzerine güçlerini toplamaları çok önemlidir” diye konuştu.

Batılı düşünürlerin Şii ve Sünni Müslümanlara arasındaki ihtilafı Hıristiyanlıktaki Katolik ve Protestan ihtilafına benzettiklerini söyleyen Prof. Mevlana, bu sözleri söyleyenlerin ne Şiiler nede Sünniler hakkında yeteri bilgiye sahip olmadıklarını belirtti.

Şii ve Sünnilerin ortak İslami temellerde hiçbir farkları olmadığını vurgulayan Prof. Mevlana “Dinin temel hükümlerini hem Sünniler hem de Şiiler kabul ederler. Aralarındaki farklılık sadece cüzi fıkıh konularındadır. Önemli farklılık hilafet ve imamet konusunda olmasına rağmen bu dahi Hıristiyanlar arasındaki ihtilafın yanında küçük kalır” diye konuştu.

Günümüz Protestan inancının Hıristiyanlığın temel inançları konusunda ciddi değişimlere uğradığını söyleyen prof. Mevlana “Oysa şii ve Sünni Müslümanlar arasında dinin temel hükümlerinde hiçbir fark yoktur. Farklılık sadece bazı cüzi kelam konularındadır” dedi.

Mezhebler Arası Diyalog