MHP'nin daha önceki benzer söylemleri çok tartışılmıştı.

KÜRTÇE MEVLİD ANAYASAL SUÇMUŞ
Halkın oyuyla seçilen Mersin Milletvekili Nesrin Ünal'ın başörtüsünü çıkartmasının, Milletvekili Adayı Nusret Demiral'ın Kasım 1995'te "Ezan'ın Türkçe okunmasını" teklif etmesinin ve ANASOL-M hükümeti döneminde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye bağlı olan DPT tarafından yayınlanan tatil beldelerine "başörtülüler ve evcil hayvanlar giremez genelgesi"nin mimarı MHP yönetiminden, çok tartışılacak bir çıkış daha geldi. Diyarbakır'da Mevlid Kandili vesilesiyle okutulan ve onbinlerce Diyarbakırlının katıldığı huzur ortamında edilen ibadet ve okutulan Kürtçe mevlidi eleştirerek 'kamusal alan' mimarı Sabih Kanadoğlu, eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve Vural Savaş ile aynı fikri platformda bulunmaktan çekinmeyen MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, bir gazeteye verdiği beyanatta: "Kamusal olan tüm alanlarda resmi dil Türkçe'dir. Cami de kamusal bir alandır. Kamuya ait bir alandır. Kürtçe mevlid, Anayasa'nın 3. Maddesi'nde, 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin dili Türkçe'dir' hükmünün sulandırılmasıdır. Anayasal zeminde suç işlenmiştir. Bu suçu işleyenler cesareti Başbakan'dan almışlardır" dedi.

VURAL SAVAŞ VE KANADOĞLU DA SAVUNUYOR
Emekli Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu ve Vural Savaş da MHP'li Şandır gibi düşünüyorlardı. Kanadoğlu, "Anayasa'daki hükümlere göre devletin dili doğrudan doğruya Türkçe'dir. Herkesin ana dilinde konuşmasına kimsenin itirazı yok, böyle bir yasak da yok. Ancak Kürtçe propaganda, Anayasa ve yasaya açıkça aykırıdır. Bu, ulus bütünlüğünü de ortadan kaldırır.." derken; Emekli Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş da Şandır ile aynı gazeteye verdiği beyanatta, "Bir ülkede Anayasa ve kanunlar uygulanamıyorsa, o devlet ülkedeki hâkimiyetini kaybetmiş demektir. Açık söylüyorum, Türkiye Cumhuriyeti'nin geleceğini parlak görmüyorum" dedi.

ŞANDIR, VAKİT'E KONUŞTU: "TRT ŞEŞ'E DE KARŞIYIM"
Vakit'in sorularını cevaplandıran Şandır, "Kamusal alan mucidi Sabih Kanadoğlu ve Vural Savaş'la Kürtçe Mevlid konusunda ortak paydada buluşmanız, MHP tabanını rahatsız etmez mi?" şeklindeki sorumuza: "Bugüne kadar namaz nasıl kılınıyorsa, mevlid nasıl okunuyorsa öyle okunmalıdır dedim. Dün ne değişti de Kürtçe mevlid okunuyor? Bunu sorgulamak için söyledim. Ben sadece Kürtçe kullanımının yaygınlaştırılmasının amacını ifade ediyorum. Bu tür girişimler Türkiye'yi parçalamaya başlıyor. Bir dil üzerinden yeni bir millet oluşturmayı amaçlıyor. İşin özü budur. Kimin hangi dilde ibadet yaptığıyla falan ilgilendiğimiz için bunu gündeme getirmedik. Bugüne kadar insanlar nasıl ibadet yapıyorlarsa, öyle yapsınlar. Bugün bu Kürtçe dili niye bu kadar ön plana çıkartılıyor? Bir AK Parti Belediye Başkan Adayı çıkarak Kürtçe konuşuyor. Başbakan Kürtçe konuşuyor. Benim sorguladığım bunlardır" diye cevap verdi. Şandır, TRT ŞEŞ'e karşı olup olmadıkları yönündeki sorumuza ise; "TRT ŞEŞ'e karşıyım tabiî. TRT ŞEŞ yayınlarıyla resmen suç işlenmektedir. TRT, Türk halkının verdiği vergilerle yayın yapan bir kuruluştur. Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi dili Türkçe'dir. Türkçe'nin dışında başka bir dilde yayın ve eğitim yapılması, Anayasa'ya göre suçtur. Ne değişti de Kürtçe, bugün devletin radyo ve televizyonunda ön plana çıkartılıyor? Benim sorguladığım budur" diye cevap verdi.
Bir süre önce yayına başlayan ve Doğu ile Güneydoğu bölgelerinde yoğun ilgiyle izlenen TRT ŞEŞ ise, Mevlid Kandili programı için Diyarbakır'dan yayın yapmıştı. Diyarbakır Ulu Camii'de düzenlenen programda, vatandaşlar Kürtçe okunan mevlidden önce Diyarbakır Yenişehir İlçe Müftüsü Alaaddin Bozkurt'un Kürtçe olarak yaptığı vaazı dinlemişti.