MHP'li Vural'dan Erdoğan'a sert sözler

MHP'li Vural'dan Erdoğan'a sert sözler

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Başbakan ....

Vural, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Erdoğan'ın Barzani ile Diyarbakır'da bir araya gelmesini eleştirdi. Vural, basın toplantısına, üzerinde "Onlar bir hiç uğruna ölmediler" ve "Şehitlere ölü demeyiniz zira onlar diridirler" yazan şehit fotoğraflarının yer aldığı pano getirdi.
Diyarbakır'da ihanet sahnesi kurulduğunu, Erdoğan ve Türkiye düşmanı konuklarının başrol oynadığını öne süren Vural, "Türk milleti sahipsiz değildir, Türkiye Cumhuriyeti Devleti sahipsiz değildir" dedi. Erdoğan, Öcalan ve Barzani'nin Türk milletine karşı aynı safta yer aldığını savunan Vural, "Erdoğan, dünün Sevr'ini dayatanlarla birlikte aynı yolun yolcusu, aynı dağın yeli olduğunu ortaya koymuştur" diye konuştu.
Vural, Diyarbakır'da yaşananların 'Çanakkale geçilmez' diyenleri ağlattığını, Kurtuluş Savaşı'nı yapan ecdadın kemiklerini sızlattığını, şehitlerin ruhlarını muazzep kıldığını ifade ederek, şöyle devam etti:
"Başbakan Erdoğan verdiği resimle, söyledikleriyle, bölücü ihanetin sembolü haline gelmiş PKK'nın eşbaşkanlığını fazlasıyla hak etmiştir. Önceki gün Diyarbakır'da yaşananlar PKK'yı, bölücüleri, millet düşmanlarını, Kürdistan sevdalılarını sevindirmiş, milletin dostlarını, vatanseverleri ağlatmıştır. Diyarbakır'da Başbakan Erdoğan'ın sağdıçlığında sergilenen bölücü tablo, Konya'da, Malatya'da, Erzurum'da, Gaziantep'te, Yozgat'ta, Edirne'de, Trabzon'da, Mersin'de, Rize'de yaşayanları kahretmiş, derinden yaralamıştır. Bize bu sahneyi hazmettirmek isteyenlere sesleniyorum; Müslüman mahallesinde salyangoz satılmaz. Bu milletin değerlerine, milli kimliğine, cumhuriyetine, varlığına, adına, egemenliğine yapılan bu saldırılar PKK kurşunlarından daha kahpe, daha kalleşçedir."
Oktay Vural, Erdoğan'ın 6 yıl önce "kabile reisleriyle görüşmem" dediğini anımsatarak, "Aşiret reislerini hem de kıyafetleriyle karşılamaya mecbur bırakıldığı ve bunu içine sindirdiği gündür. İnsan utanmalıdır. Tükürdüğünü yalamakta sınır tanımamaktadır. Meşe ağaçlarını kendisine adres olarak gösterenlerin karşısında sırıtabilmiştir. İnsan bu kadarını da hazmedebilir mi? Orada oturacaksan Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı gibi otur. Ne o yılışıklık" ifadelerini kullandı.
Bu coğrafyada 'Kürdistan' demenin, Diyarbakır'ı Erbil ile aynı eksene oturtmanın Sevr'i hortlatmak, Lozan'ı yırtmak olduğunu öne süren Vural, "İşgalci zihniyetin dışarıdan yapamadığını kim bize içeriden hazmettirebilir?" diye sordu.
"Erdoğan için vatan hiçtir"
Vural, Başbakan Erdoğan'ın Diyarbakır'da yaptığı konuşmada, "Dağdakiler inecek, cezaevleri boşalacak" diyerek, terör örgütüne af çıkaracağını ilan ettiğini öne sürdü.
Bu zihniyetin Türk milletiyle, kimlikle, tarihle alakası kalmadığını savunan Vural, şöyle konuştu:
"Artık Öcalan'a gerek mi kaldı? Onun yapamadığını Recep Tayyip Erdoğan yapıyor. PKK'nın hayal edemediklerini Erdoğan gerçekleştiriyor. PKK'ya verilen sözler bir bir yerine getiriliyor. Suçlu şehitlerimiz, onları katledenler barış elçileri. Bebek katillerini, şehitlerin katillerini affedenleri bu millet affetmez. Başbakan Erdoğan kalkmış, 'şehitlerimiz bir hiç uğruna ölmüyor' diyor. Çanakkale'de, Sakarya'da, Dulupınar'da şehit olanlar bir hiç uğruna mı ölmüştü? Erdoğan için vatan hiçtir, egemenlik hiçtir, Türk milleti hiçtir. Onlar bir hiç uğruna değil, Hilal uğruna batan güneşlerdir. Şehitlerimizin ruhu seni boğmaya, bitirmeye yetecektir. Kimse bu devletin ve milletin birliği uğruna şehit olanlara, 'hiç uğruna öldüler' diyemez. Şehitlerimizi hiç olarak gören, şehitlerin koruduğu değerleri yok sayan, Türk milletini ayaklar altına alan ve her günü Türklüğe hakaretle geçiren Erdoğan, bizim nezdimizde de bir hiçtir.
Diyarbakır'daki bu tablo mu özlenecek tablo? Diyarbakır'da sadece toplu nikah kıyılmadı, AKP ile PKK, Erdoğan-Öcalan yasak aşkı Barzani sağdıçlığında nikah tazeledi. Sen Diyarbakır'ı başka bir milletin, başka devletin parçası olarak mı görüyorsun?"
AK Parti'ye verilen oyun terör örgütüne ve Barzani'ye destek olaak geri döndüğünü öne süren Vural, "Bu saatten sonra böyle bir Başbakana oy verenler bu vebali taşıyamaz. Parti meselesi de değil bu. Ayrılmış Türkiye'de, bölünmüş millette particiliğin anlamı mı kalır? Sizin iradenizle bizi arkadan hançerleyen bir Lawrence, Frankeştayn var. Parti olarak farklılıklarımız olabilir, hizmette farklılıklarımız olabilir ama millette, devlette, cumhuriyette farklılık, ayrımcılık affedilmez. Bunun bedelini hepimiz öderiz" diye konuştu.
Ülkenin dışarıdan değil, içeriden tehditle karşı karşıya olduğunu iddia eden Vural, "Millet, sandıkta, teröristlere yataklık yapan, Türkiye'ye 'terörist' diyenleri baş konuğu olarak ağırlayan Başbakan'a Öcalan'ın yanında yer hazırlamakta, en iyi ihtimal Sıhhiye köprüsünün altında İbrahim Tatlıses, Şivan Perwer CD'leri satacak bir son için gün saymaktadır" dedi.
Kaynak: AA