Mısır'da Ordu'nun Damarına Bastılar
Benzin istasyonlarından fırınlara, turistik tesislerden lüks araç bayiliğine ülke ekonomisinin yüzde 10 ila 30'unu elinde bulundurduğu tahmin edilen ordunun...
Mısır ordusu, sahip olduğu ekonomik işletmelerin halkın yararına olduğunu savundu. İktidarı elinde bulunduran Yüksek Askeri Konsey'in ekonomik işlerden sorumlu üyesi Tümgeneral Mahmut Nasr, sivillerin bu işletmelere el uzatmasına izin vermeyeceklerini söyledi.
Benzin istasyonlarından fırınlara, turistik tesislerden lüks araç bayiliğine ülke ekonomisinin yüzde 10 ila 30'unu elinde bulundurduğu tahmin edilen ordunun, yeni anayasa çalışmalarıyla bu imtiyazlarını kaybedeceği öne sürülüyor.
Ancak Müslüman Kardeşler hareketinin ordunun yanı sıra son günlerde liberal ve sol gruplarla da anlaşmazlığa düşmesinden dolayı orduya karşı yeterli baskıyı oluşturmasının zor olduğu tahmin ediliyor.
Liberal ve sol gruplar, anayasaya konacağı öne sürülen dini referanslardan dolayı Müslüman Kardeşler ve Selefilere karşı çıkıyor. Her iki grup hem anayasayı hazırlayacak 100 kişilik Anayasa Komisyonu ve hem de Meclis'te sandalyelerin üçte ikisinden fazlasını elinde bulunduruyor.
Ordudan üst düzey bir ismin ilk kez sahip oldukları ticari işletmeler konusunda tehdit kokan açıklamalar yapması, askerlerin yeni anayasanın hazırlık sürecinde çok aktif olacakları şeklinde yorumlanıyor.
Tümgeneral Nasr, Mübarek rejiminin devrilmesinden sonra bütçede meydana gelen büyük açığın finanse edilmesi için yaptıkları yardımı da hatırlattı. Ordu geçtiğimiz yıl sonunda bütçeye 1 milyar dolarlık yardımda bulunduğunu açıklamıştı.
Cemal Abdulnasır liderliğindeki Hür Subaylar Hareketi'nin 1952 yılında Kral Faruk'a karşı yaptığı darbeden sonra imtiyazlı bir konum elde eden askerler emekliliklerinden sonra da ya hükümette üst düzey görevler alıyor veya büyük işletmelere yönetici oluyordu.
1979 Camp David Anlaşması'ndan sonra ABD'nin Mısır'a yaptığı askeri yardımlar da çoğunlukla generaller tarafından sivil otoritenin kontrolü dışında kullanılıyordu.
Amerikan yardımları, Mısır'ın İsrail'e karşı yeni bir savaştan kaçınmasının en garantili ve etkin yolu olarak değerlendiriliyordu.
"Projelerimiz için mücadele edeceğiz ve bu mücadeleyi de bırakmayacağız." diyen Tümgeneral Nasr, "30 yıl boyunca bu projeler için çalıştık ve kimsenin de bu projeleri yok etmesine izin vermeyiz. Kim olursa olsunlar hiç kimsenin silahlı kuvvetlere ait projelerin yakınına dahi yaklaşmasına müsaade etmeyiz." şeklinde konuştu.
Tümgeneral Nasr, bu projelere dokunmaya çalışanların Mısır ulusal güvenliğine dokunmuş sayılacakları tehdidinde de bulundu.
Tümgeneral Nasr'ın çıkışı, ticari işletmelerinin, ordunun kırmızı çizgileri olduğu şeklinde yorumlandı.
cihan