Mısır’ın Gazze’yi İşgal Tehditleri
Mısır cuntası General Mahmut Halef üzerinden Gazze’ye tehditler savurdu. General aynen şunları söyledi: “Hamas Mısır’ın Gazze’ye yapacağı askeri operasyonu beklesin. Onların görecekleri gün geliyor.”
İşgal rejimindeki Mısır Büyükelçiliği, katil ve cani Ariel Şaron’un cenaze törenine katılması ve ülkenin taziyelerini iletmesi için bir grup diplomatı Şaron için yapılan cenaze törenine gönderdi. Mısır büyükelçisi çete rejimine taziye için böyle bir heyet gönderirken Mısır cuntası ise General Mahmut Halef üzerinden Gazze’ye tehditler savurdu. General aynen şunları söyledi: “Hamas Mısır’ın Gazze’ye yapacağı askeri operasyonu beklesin. Onların görecekleri gün geliyor.”
Abdunnasır’ın izinden giden Abdulfettah Sisi’nin liderlik ettiği darbecilerin gerçek yüzü, niyeti ve amacı budur. Gazze kuşatmasında işgalci İsrail’e katılıyor, onun sevinç ve hüzünlerini paylaşıyor, Gazze’ye karşı yapılacak askeri operasyona katılmayı canı gönülden istiyorlar. Bunlar Mısır ordusunun işgalci İsrail ordusuna bağlı bir alay olmasını istiyorlar. Hâlbuki biz bölgede Filistinliler için İsrail’den başka bir düşman bilmedik, bilmiyoruz.
Darbeci cuntanın tehditleri aklı başından gitmiş terör zihniyetli General Mahmut Halef’in sözleriyle sınırlı değil. Mısır’daki cunta içinde yer alan başka şahısların da benzer açıklamaları var. Reuters Ajansına demeç veren askerlerden birinin açıklamaları Halef’in yaptığı açıklamaları açıyor. “Sırada Gazze var. Çünkü biz Mısır’daki Müslüman Kardeşlerin teröründen ancak sınırımızdaki Gazze’nin teröründen kurtulduktan sonra kurtulabiliriz.”
Hiç kimse, Mısır’daki cuntacıların içi boş tehditleri karşısında değil direnişçilerin, çocuklarımızın bile korkudan kirpiklerinin titreyeceğini beklemesin. Tehditlere boyun eğmeyerek Şaron ve ordusunu Gazze’den çıkarmayı başaran başta Kassam Tugayları olmak üzere Gazze’deki direniş güçleri işgal ordusunun muhtemel başka saldırılarına karşı durmaya da hazırdır. İşgalciye ve onun ordusuna unutulmaz dersler veren direniş güçleri son altı yıl içinde yapılan iki savaşta düşmanı hezimete uğrattı. İşgal ordusu saflarına paralı yeni bir alay daha katılırsa bu direnişçileri asla etkilemeyecektir.
Diğer yandan Mahmut Halef ve diğer darbecilerin Gazze’ye yönelik tehditleri Mısır ve Filistin halkı arasındaki kardeşlik ve sevgi bağlarını da asla koparamayacaktır. Her iki toplum da sıkıntı, musibet ve bela ile sınanıyor. Bir süre bu sıkıntılar devam etse de, darbenin ortadan kalkmasıyla bunlar da son bulacaktır. Darbeciler son günlerini yaşıyor. Darbeciler şu anda son günlerini, son saatlerini yaşıyorlar. Onların Filistin ve diğer Arap ülkelerine kendi sorunlarını ihraç etme gayretleri o habis ruhlarının artık çıkmaya başladığının işaretidir sadece.
Sonuç olarak şunu söylüyoruz:
Gazze ve Müslüman Kardeşlere karşı yapılan bütün çağrı ve saldırıların arkasında onlarca şüphe var. Bunun içinde ahlaksızlıktan tutun işgalci İsrail’e hizmet etmeye kadar her türlü kirli niyet var.
Türkiye basınının Müslüman Kardeşler ve Erdoğan hükümetine karşı yıpratma kampanyası başlatan üst düzey bir Arap yetkiliyle ilgili skandalları yayınlamaya başladığını hatırlatmakta yarar var.
fiem