İsrail yönetimi İran’ın Suriye’deki nüfuzunun artışı ve yavaş yavaş İsrail sınırına yaklaşması karşısındaki endişelerini ve korkularını gizleyemiyor. Ayrıca İsrailliler açıklamalarında İran’ın Hizbullah’a silah ve mühimmat desteği yaptığını ifade ederek, Hizbullah’ın İsrail’e karşı yeni bir cephede savaşa girmesinden yana endişeli olduklarını dile getiriyorlar. Nitekim 2000 yılının Mayıs ayında Hizbullah müdahale etmeden önce Güney Lübnan’da durumlar İsrail açısından kontrol altındaydı. Ancak Hizbullah’ın İsrail ordusunu süpürmesinin hemen ardından İsrail’in o zamanki başbakanı Ehud Barak’ın da emriyle ordu aceleyle geri çekilmek zorunda kaldı.
 Öte yandan İsrail Savunma Bakanı Moşe Yalon ise son yaptığı açıklamalarda IŞİD’in İsrail açısından tehdit unsuru olmadığını, ancak İran ve Hizbullah’ın İsrail’in en tehlikeli baş düşmanları olmaya devam edeceklerini vurguladı. Aynı şekilde İsrail Başbakanı Netenyahu da Hizbullah’ın ya da İran’ın Suriye sınırında İsrail’le savaşmak için yeni bir cephe oluşturmalarına müsaade etmeyeceklerini vurguladı. Netenyahu İsrail’in Suriye’den Lübnan’a silah sevkiyatını engellemek üzere çalıştığını ifade etti. Batı Kudüs’te Jerusalem Post gazetesinin 4. Diplomatik toplantısında konuşan Netenyahu kendisinin Rusya Devlet Başkanı Putin’le Suriye semalarında birbirlerine zarar vermeyecekleri hususunda anlaştıklarını ifade etti.
 Netenyahu konuşmasının devamında İsrail’in Suriye için siyasi çözüme gidilmesi durumunda bu çözümün ortağı olacağını vurguladı. Çözüm masasında İsrail’in çıkarlarının da gündem edilmesi gerektiğini söyleyen Netenyahu “İran ve Hizbullah’ın Suriye’yi karargahları haline getirmelerine asla müsaade edilmemelidir” dedi.
 Nitekim Netenyahu bundan iki hafta önce Obama’yla yaptığı görüşmede de Suriye’de siyasi çözüm arayışına girildiği takdirde İsrail’in çıkarlarının da göz önünde tutulması gerektiğini ifade etmişti. Bu yüzden Washington yönetiminin müzakerelerde bu konuyu gündem etmesi bekleniyor.
 Netenyahu yaptığı açıklamalarda İsrail’in Suriye’ye iki konuda müdahale ettiğini, bunlardan birincisinin insani ve tıbbi yardım olduğunu söyledi. Netenyahu “Biz sınıra yakın bölgelere yardım eli uzattık ve binlerce yaralı kadın, erkek, çocuk İsrailli doktorların elinde tedavi gördü. Tedavi gören bu Suriyeliler şeytan olarak gördükleri İsraillilerin aslında melek olduklarına şahit oldular. Ancak geri döndüklerine başlarına dert olmaması için görüntülenmeyi reddettiler” dedi. İkinci müdahale ettiği konuyu ise Netenyahu şöyle açıkladı: “Sınırdan silah sevkiyatı yapılmasına ya da sınıra silah yaklaştırılmasına asla izin vermedik. Durumu daima kontrol altında tutamamış olsak da eğer böyle bir şeyin farkına varırsak Suriye ordusuna ait herhangi bir tersaneyi vurmakta tereddüt etmeyiz” dedi.
 Öte yandan Netenyahu’nun resmi sözcüsü tarafından yapılan resmi açıklamaya göre Netenyahu Rusya Devlet Başkanıyla bir görüşme gerçekleştirdi. Taraflar 10 gün sonra Paris’te bir araya gelerek Suriye’yle ilgili çeşitli meseleler üzerinde görüşmek üzere anlaştılar.
 İsrail Hava Kuvvetleri Komutanı General Amir Eshel ise “İsrail’in savunma noktasında daima hazırlıklı olması gerekiyor. Zira tek bir hamle bölgeyi kızıştırmaya yetebilir” dedi. İsrailli general bugün İsrail sınırının gerginliğinin tırmanmasının an meselesi olduğunu söyledi ve “Hava Kuvvetlerine düşen sınırı her türlü tehlikeye karşı korumaktır” diye ekledi.
 İsrailli General bugün İsrail’in bir yandan kırmızı çizgilerini aşmamaları hususunda uyarı mesajı verirken, bir yandan gerilime yol açmayacak şekilde güçlü bir mesaj vermek zorunda olduğunu ifade etti. Suriye’de bugün çok sayıda grubun bulunduğunu söyleyen general “İsrail hiçbir gruba dokunmamalı ve hiçbir grubun da kendisine dokunmasına izin vermemelidir” dedi.