Ordu PKK'yı AKP'ye Karşı 'Kullanacak'
Le Monde:Sınır ötesi harekât işe yaramayacak olsa da, Türk ordusu AKP karşısında güç kazanmak için PKK'yı kullanacak gibi görünüyor.
Daniel Vernet (
Ilımlı İslamcı AKP hükümeti herkesin demokratik ve şeffaf bulduğu seçimlerle bir daha iktidara geldikten hemen birkaç ay sonra zorlu bir sınavla karşı karşıya. Kürt tuzağı Başbakan Erdoğan'ın üstüne kapanma tehlikesi taşıyor. Meclis, Türkiye'den ayrılmak isteyen PKK'ya bağlı asileri yerlerinden etmek için orduya olası bir Kuzey Irak müdahalesi emri vermesi noktasında hükümete ezici çoğunlukla yeşil ışık yaktı. PKK, 1. Körfez Savaşı'ndan sonra ABD koruması altında geniş özerkliğe kavuşan ve Saddam'ın düşmesiyle özerkliğini genişleten Irak Kürdistanı'nı sığınak gibi kullanıyor. Türkiye-Irak sınırında 40 kadar can kaybına yol açan son çatışmalar meclisin kararına tehlikeli bir güncellik kazandırıyor.Iraklılar ve Iraklı Kürtler gibi Türklerin de müttefiki olan Amerikalılarla, Türkiye'nin AB'ye olası katılımını müzakere eden Avrupalılar ihtiyat çağrısında bulundu. Erdoğan ölçülü davranma tavsiyelerine karşı kesinlikle duyarlı. Komşu ülkeyle çatışmaya girmek çıkarına değil ama sivil iktidarı zayıflatacak her fırsatı kollayan ordunun komuta kademesinin hedefi haline gelmemek için zayıflık işareti göstermemeli.
Kürt tuzağı her şeyden önce askeri bir mesele. Yol açacağı diplomatik zararlar bir yana, Türk güçlerinin Kürdistan'a yönelik kapsamlı müdahalesi Türkler de dahil olmak üzere pek çok kurban verilmesine yol açacak ve Ankara'nın Kürdistan'da saklandığından şüphelendiği 3 bin 500 PKK savaşçısının kökünün kazınmasını garanti etmeyecek. Ancak söz konusu tuzağın iç politikaya dair bir bileşeni de var ki, Erdoğan bundan kaçamaz.
AKP lideri son yıllarda neredeyse hatasız bir seyir izledi. AB'yle müzakerelerin açılmasını başardı. Ekonominin büyük kısmını serbestleştirdi, Türkiye'nin kronik hastalığı enflasyonun üstesinden gelip yüksek büyüme oranı yakalamasını sağladı. Kopenhag kriterlerini tümüyle karşılamasa da insan hakları davasını ileri taşıyan reformlara girişti. Askerin siyasete müdahale gücünü azalttı ve sağ kolu Abdullah Gül'ü cumhurbaşkanlığına taşıdı. Ordunun buna muhalefet ederek 'e-darbe'ye girişmesiyse güç gösterisinden ziyade zayıflık itirafı.
AB'yle müzakerelere ağır darbe iner
Askerler kaybettikleri iktidarın bir kısmını tekrar kazanmak için son aylarda çokça gösteriler düzenleyen ama sandıkta kendilerini gösteremeyen sivil ve laik Kemalistlere artık güvenemez. Irak'taki bir macera onların modern Türkiye'de kısa bir süre öncesine kadar işgal ettikleri konumu tekrar elde etmeleri için fırsat olacaktır. Zira tüm çatışmalar ordunun önemini artırır. Ayrıca müdahalenin boyutlarına ve süresine komutanlar karar verecek ve bunu yaparken de demokratik tartışmaya aykırı bir biçimde Türkiye içinde bir tür kutsal mutabakat talep edecekler. Son olarak AB'yle yürütülen müzakerelere ağır bir darbe indirilecek ve Türkiye'nin katılımına karşı çıkanlar askerlerin ve Türkiye'ye istikrarsızlığın dönüşü için kolaylık elde edecek.
Kemalist cumhuriyeti daha modern bir ülke haline getirmek için Avrupa'nın desteğine dayanan Erdoğan harekete geçtiğinde de, hiçbir şey yapmadığı zamanki kadar çok şey kaybedebileceğini bilerek operasyona ancak son çare olarak başvuracaktır