Öymen'den tuhaf Ergenekon değerlendirmesi

Öymen'den tuhaf Ergenekon değerlendirmesi

CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, ''Hükümet ve hükümet yanlısı basının amacı Atatürkçüleri, laik insanları, gerçek demokrasiye inananları, çağdaş düşünceli insanları baskı altına almak, sindirmekse, bunu başaramayacaklardır'' dedi.

Öymen, partisinin Nilüfer ilçe örgütünde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin, AK Parti'ye açılan kapatma davası ile ''Ergenekon'' soruşturmasından oluşan iki büyük davanın görüldüğü son derece kritik bir dönemden geçtiğini söyledi.

AK Parti'ye açılan kapatma davasının başından itibaren, ''Bu bir yargı darbesidir, yargı siyasallaştırılmıştır'' ifadeleriyle yargıya büyük suçlamalarda bulunulduğunu ifade eden Öymen, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinin kararında da açıkça ''Eğer mahkeme kapatma kararı verirse, Türkiye yeniden Avrupa Konseyi tarafından gözetim altına alınır'' denildiğini belirtti.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Öymen, AK Parti'nin, Türk yargısını ''tehdit'' niteliği taşıyan bu karara tepki göstermediğini savunarak, ''Gözden kaçan başka bir nokta ise kararın bir maddesinde 'Partiler laik olamaz' denilmesi. Halbuki laiklik, Türkiye'deki bütün siyasal partileri kapsıyor. Açıklanan kararla düpedüz Anayasa Mahkemesine baskı yapılmak isteniyor'' diye konuştu.

''Ergenekon'' soruşturmasında da gerek yurt içinden gerekse yurt dışından yargı üzerinde baskıda bulunmak isteyenler olduğunu iddia eden Onur Öymen, ''Toplumda saygı gören kişiler, topluca gözaltına alınıyor.

Yaşananlar, ABD'de senatör Joseph McCarthy döneminde yaşananlara benziyor'' görüşünü savundu.

Onur Öymen, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve hükümet üyelerinin, soruşturma sürecinde ''savcının sözcüsü'' gibi beyanlarda bulunduğunu öne sürerek, bu durumun ''kuvvetler ayrılığı'' ilkesiyle çeliştiğini söyledi.

Öymen, şöyle konuştu:

''Hükümet ve hükümet yanlısı basının amacı Atatürkçüleri, laik insanları, gerçek demokrasiye inananları, çağdaş düşünceli insanları baskı altına almak, sindirmekse, bunu başaramayacaklardır. Atatürkçüleri Türkiye'nin çağdaş bir ülke haline getirilmesini sindirmeye hiç kimsenin gücü yetmeyecektir. Türkiye'de bir yıldırma, sindirme kampanyası başlatanlar açıkça bilsinler ki bunun hiçbir çıkışı yoktur. Türkiye'de demokrasi, yargı bağımsızlığı, aleyhinde kesin hüküm verilmedikçe bütün sanıkların masum sayılacağı ilkesi mutlaka yaşatılacaktır.''

''KUŞKU UYANDIRACAK İFADELER''

Türk Silahlı Kuvvetlerini (TSK) birbirine düşürmeye, komutanlar arasında görüş ayrılıkları varmış izlenimi vermeye çalışanların mutlaka başarısızlığa uğrayacağını savunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, şöyle devam etti:

''TSK'nın birliğini, bütünlüğünü, disiplinini, hiyerarşik yapısını korumak, yalnızca askerlerin görevi değil, herkesin görevidir. Bunun içine emekli subaylar da girmektedir. TSK'nın içindeki birlik, bütünlük, disiplin ve dayanışma duygusu hakkında kamuoyunda kuşkular uyandıracak açıklamaların, TSK ve Türk devletine zarar vereceği kanısını taşıyoruz. TSK'yı, geçmiş ve bugünkü komutanları töhmet altında bırakacak davranış ve sözlerden herkes kaçınmak zorundadır. Eğer bir suç bir yerde birileri tarafından işlenmişse kim olursa olsun, bunu tespit etme görevi mahkemelere aittir. Mahkemelerin dışında hiç kimse, insanların kimliği, kişiliği ve namusu hakkında kuşku uyandıracak ifadelerde bulunmamalıdır. Eğer bir söyleyeceğiniz varsa gidersiniz, mahkemede söylersiniz.''