Cafesiyaset yazarı Celal KAZDAĞLI'nın yazısı
Protesto Eylemlerini Hangi Örgüt Yapıyor?
Köşk’te güvenlik zirvesi yapıldığı sırada çok sayıda araç konvoy halinde, Çankaya’nın etrafında dolaşarak içerdekiler üzerine kamuoyu baskısı kuruyordu.
İçerdekiler Cumhurbaşkanı, Başbakan, Komutanlar, Bakanlar ve güvenlikle ilgili kurum başkanlarıydı.
Dışarıdakiler ise gençlerdi; çoğunluğunu kızların kadınların oluşturduğu.
Benzer eylemler aynı akşam Türkiye’nin pek çok ilinde ve semtinde gerçekleşti. Kızılay, Taksim, Bakırköy, Kadıköy, Bahçelievler, E-5 yolu, İzmir ve kimi Anadolu kentleri protesto gösterilerine ve Hükümet’e yönelik “bir şey yap” baskısına sahne oldu.
Bu tür eylemler, ertesi ve sonraki günler devam etti. Konya 100 bin kişiyle miting yaptı.
Gece ışık yakıp söndürme eylemleri gerçekleştirildi. Bayraklı bu tür eylemlerden sonra şimdi de siyah kıyafetli protesto dönemi başladı.
Biz bütün bunları televizyonlardan ve gazetelerden takip ediyoruz. Haber olarak izliyoruz, eylem olup bittikten sonra.
Peki; bu insanlar nasıl haberdar oluyorlar da on binler aynı anda benzer tepkiyi veriyor?
Nasıl birden toplanıyorlar?
Bu tepkilerin, kalabalıkların arkasında bir örgüt, gizli bir el mi var?
“Evet. Bir el var.”
Ama bu öyle sandığınız türden bir örgüt değil. Bugüne kadar bildiğimiz klasik yapıların ötesinde bir şey bu.
Internet ve SMS; bu yeni tür örgütün adı.
Henüz lise öğrencisi genç kızın, “Amca bu akşam 21.30’da ışık söndürme eylemi var. Hainlere vatana sahip çıktığımızı gösterelim” mesajından ibaret bir örgüt bu.
Bilgi teknolojilerinin kullanıldığı yeni bir dönem var önümüzde.
Gazeteden televizyondan önde giden bir haberleşme ağını kullanıyor artık her yaştan gençlerimiz.
Eylemler, protestolar, ortak duygular hep burada oluşuyor.
Ya bir SMS ile geliyor mesaj ya da MSN’de birbirimizle konuşup aynı noktaya geliyoruz.
Olmadı e-mail var; o yolla haberleşiyoruz.
İnternet dünyasında üyesi olduğumuz mail grupları, kulüpler, siteler, portallar var.
Bütün buralardan haberleşip anında sokağa çıkıyoruz. Tepkimizi gösteriyoruz.
Hükümet o genç kızı ve örgütünü memnun etmek zorunda
PKK’nın son saldırısının yarattığı öfke seline tepki de büyük oranda internet ortamında verildi.
Bizim sokakta gördüklerimiz sanal alemden reel dünyaya geçen eylemlerdir sadece.
Bir şey daha var; bizim pek fark etmediğimiz. Sanal dünyada bu teknolojiyi kullanan ve son tepkinin asıl mimarları kimler biliyor musunuz?
Öğrencisi ve çalışanıyla kadınlar.
Müthiş çalışıyorlar ve onlar yönetiyor mesaj trafiğini.
Kamuoyu baskısı ile kendisini “bir şey yapma” zorunda hisseden Başbakan Recep Tayip Erdoğan, yoğun bir diplomatik çaba içinde. Esas itibariyle ABD’yi ikna etmeye çalışıyor.
Hükümet’in ve güvenlik güçlerinin alacağı her karar önce, “Amca” diye mesaj gönderen lise öğrencisi genç kızı ve O’nun örgütünü memnun etmek zorunda.
Yoksa ülke bölünmesin derken dijital dünyada toplum ikiye bölünmüş olur da farkına varmazsınız. www.cafesiyaset.com
|