Rumsfeld:Irak'a Türkiye'den Girseydik

Rumsfeld:Irak'a Türkiye'den Girseydik

ABD'nin eski Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, verdiği röportajda, Irak Savaşı konusunda vicdanının rahat olduğunu ve geceleri rahat uyuduğunu söyledi…

Tehditler yüzünden kendisine Amerikan hükümeti tarafından tahsis edilen
güvenlik görevlileri eşliğinde ABD'nin New Mexico eyaletindeki
çiftliğine uçarken GQ dergisine röportaj veren Rumsfeld, görevinden
ayrıldığından bu yana Bush ile temasının olmadığını kaydetti.

Gazeteci Paulo, ''Eğer Rumsfeld'in, görevinden ayrıldıktan sonra,
çiftliğinde, kızgın, geçmişi düşünen, düşmüş kahramanı oynayacağını
bekliyorsanız bu gerçekleşmeyecek. Böyle hissediyorsa bile göstermiyor.
Gösterseydi zaten muhtemelen Donald Rumsfeld olmazdı. Bu adamın hiçbir pişmanlığı yok'' ifadelerini kullanırken, Rumsfeld'in zaman zaman
sabırsız davranmakla birlikte hiçbir kızgınlık belirtisi göstermediğine
işaret etti.

Rumsfeld, ''Bush'u özlediniz mi?'' sorusuna ''hayır'' derken, ABD Başkan
Yardımcısı Dick Cheney ile halen görüştüklerini kaydetti. Kendisiyle
aynı dönemde ABD Dışişleri Bakanlığı yapan Colin Powell için, ''Hala
yakın mısınız?'' sorusuna ise Rumsfeld, ''Hayır, yakın değiliz. Hiçbir
zaman da yakın olmadık'' dedi.

Röportajda Rumsfeld, daha önce iki kez Ebu Garib skandalı yüzünden
istifaya teşebbüs ettiğini ve Bush tarafından ''Sana ihtiyacımız var''
denilerek istifa talebinin reddedildiğini aktardı.

-YİNE TÜRKİYE-

Rumsfeld, hayatındaki en zor zamanın sorulması üzerine Rumsfeld, ABD'nin eski başkanlarından Gerald Ford döneminde Beyaz Saray'da görev yaptığı zamana işaret etti.

Bush yönetimindeki 6 yıllık görevinde, geriye dönüp baktığı zaman ne tür
hatalar gördüğü yönündeki soru üzerine Rumsfeld, daha önce de defalarca söylediği gibi yine Türkiye'nin, Irak Savaşı'ndan önce topraklarının Amerikan askerleri tarafından kullanılmasına izin vermeyişine değindi.

Rumsfeld, "Türkiye üzerinden Irak'a asker sokulabilseydi, bugünün
isyancıları olan Saddam yanlılarının o kadar uzun bir süre serbestçe
etrafta dolaşmasının önü kesilmiş olurdu" görüşünü savundu.