"5G’ye ve Chip Diktasına Karşı"

Abdurrahman Dilipak'ın Bugün Yayımlanan Yazısı..

Biz Korona ile uğraşırken, insanlar bu yeni “global tehdit”e karşı çözüm arayışına giriştiler.

Evet dünya evrensel anlamda Şeytani bir “Siber tehdit” altında.

Bu Şeytani işin içinde, Rothschild’ler de var, Rockefeller’ler de. Elon Musk da işin içinde Bill Gates de. Tabii “Siyonist çete” olmadan bu işler olmaz. Trump olmadan da olmaz, Kraliçe olmadan da. FED de bu işin bir ayağında var, LIBOR da.. CIA da var Pentagon da. Şeytan üçgeninin 3 ayağı Londra, Pekin ve Washington. Rusya’yı da bir yere not edin. Evet “Mahşer’in 3 atlı”sı “Tanrı’yı kıyamete zorlamak” için kolları sıvamış gözüküyorlar. Uzayın işgali sürüyor. Orwell’in (1903-1950) “1984” romanında söz ettiği “büyük gözaltı”ndan daha tehlikeli bir tehditle karşı karşıyayız. Global bir kuşatma “biz evde yargısız bir infazla mecburi iskana tabi tutulduğumuz günler”den bu yana havada, karada ve denizde devam ediyor. Hatta bu işe çok daha öncesinden başladılar. BOP üzerinden işin başında 22 ülkenin sınır, iktidar ve rejimini değiştireceklerdi.. Olmadı.. ABD, “Yüzyılın Projesi” ile Türkiye’den boşalan yere PYD’yi, Mısır ve Suudi Arabistan’ı ikame ederek Global işgalin siber ordusunu konuşlandırmak için bölgemize geldi. Fukuyama’nın “Tarihin sonu” hikayesi, Huntington’un “Medeniyetlerarası çatışma”sı, 11 Eylül, hepsi bu katliam planının bir parçası idi.

Şu günlerde denizlerde “Tarihin en büyük askeri hareketliliği” yaşanıyor. HAARP sıcak denizlerde tatile çıkmadı. Akdeniz’de, Libya ve doğu Akdeniz, Kıbrıs sahilleri, Ege ve Karadeniz’de sular durup dururken ısınmadı. Hind okyanusu, Pasifik ve Atlantik’te de benzer askeri bir hareketlilik söz konusu.

Amerika’nın, şimdi yıllar sonra yeniden atom bombası denemeye hazırlandığı haberleri geliyor. Bunun Çin üzerinden “Kızım sana söylüyorum, gelinim sen dinle” kabilinden bir tehdit olma ihtimali var.

Dünya bugün her anlamda çok daha kırılgan bir durumda. Her anlamda bu böyle. Ekonomik, politik, sosyolojik, teknolojik, kültürel, teolojik açıdan fark etmiyor. Ve bir çatışma halinde, böyle bir savaşın galibi olmayacağı da açık. Starlink ve benzeri projelerle uzayın işgali sürerken, Siber ordular, insansız hava, kara, deniz araçları, robotlar için 5G projesi kör bir gidişle sürdürülmeye devam ediyor. Birtakım politikacılar ve bürokratlar, cellatlarının bıçağını bileylemeye devam ediyorlar. Tabii onlara gelen bu müfsit topluluğun temsilcileri, “Biz ıslah edicileriz” diyorlar. “Ağuyu altın tas içere sunuyorlar”, iyi bilin ki, onlar bozguncuların ta kendileridirler.

Bu “Global darbe planı”nın cuntacıları çok önceden hazırlıklarını yaptıkları için her gün yeni bir projeyle öne çıkıyorlar. Blockhain, kripto para, Starlink, Humanoid, insansız araçlar, yapay zeka’dan sonra en büyük projeleri insanlara Chip takma projesi. Böylece “Tek dünya devleti” ve “Tek uluslu bir dünya”. Bu proje, toplumu kontrol altına almak için hükümetleri kullanacak ama, sonunda o hükümetleri de yok edecekler. Sınırsız bir dünya. Tek ulus, tek dünya devleti, tek para, tek ordu.

Şimdiden hazırlıyorlar, “Sağlık Pasaportu”nuz olmadan hiçbir ülkeye, hatta mevcut hükümetleri ikna edebilirlerse bir ilden ötekine bile gidemeyeceksiniz. Bu pasaportu almak için ya Chip taktıracaksınız, ya aşı olacaksınız. Aşı olursanız, sabit Chip’li bileklik ve kolye ile yine izleneceksiniz.

“Performans Pass” da yolda. Kim neye sahipse ve ne kadar değer üretiyorsa, otomatik puan kazanacaksınız ve harcamaları ya da cezalarınızı sistem bu pass’dan çekecek. “Siber Legalty” ve “Potansiyel kapasite” katsayınıza bağlı kredilibiteniz olacak. Yani “Siber Kast” sistemi geliyor. “Alt segment”e düşerseniz “Siber kölesiniz”. “Kriminal risk katsayınız”a göre ev hapsinden, hayatın dışına itilmiş, yalnızlaştırılmış bir tecride kadar her şey mümkün olacak. Zaten “infaz”ınız için tek “tık” yeterli. Siber polis ve siber infaz timleri için hiç kimse ulaşılamaz değil bu plana göre.

Üretiminiz merkezi planlamaya bağlı, öğreniminiz yüklemeye dayalı, üretiminiz kadar tüketme hakkınız olacak. Verimsizseniz zaten eleneceksiniz. Toplumda en alt segmentteki, üretim dışı, risk grubundakilerin tasfiyesi, otomatik olarak gerçekleştirilebilecek.

Siber demokraside seçime ve kamuoyuna gerek yok. Eğitim ve düşünceleriniz bile izlendiği için siz daha düşünmeden onlar bir mal, hizmet ve olgu.. Bu durum karşısında sizin muhtemel refleksinizi %90’ın üzerinde ölçümleyebilecekler ve dahası sizi şuuraltınızda eğilimler üzerinden manipüle edecekler.

Zaten öyle 7-8 milyar insan olmayacak. Kısırlaştırıcı aşı, gıda, spor, kozmetik, yaşam tarzı, cinsiyetsizleştirme yolu ile bunlar yıllardır yapılıyor.

Durun hele çözümsüz de değiliz. Onların bir planı varsa, Allah’ın da bir hükmü var. İnsanlar yaşama içgüdüsü ile Chipleri işlevsiz hale getirecek çözümler arıyorlar. Mıknatıs, kurşun, kenevir, sarımsak, sirke, sığla, safran, kaktüs ile birçok şey yapılabilir. İşyerleri yeni Jammer teknikleri kullanmaya başladılar bile. Faraday kafesi odalar, manyetik izolasyon teknikleri uzak değil. Uzaydaki uydular ya da insansız hava araçları insanımsı robotlar RF jeneratörleri ve Laser teknikleri ile işlevsiz hale getirilebilir. Durum bakın daha neler olacak. Onlar onlarca yıldır hazırlık yapıyorlar. Onların bir planı varsa, Allah’ın da bir hükmü vardır. Görelim Mevlam neyler. Artık deşifre oldular. Onlar her şeye hakim değiller, olamazlar da. Böyle giderlerse dünyaya büyük bir bedel ödetebilirler ama bu macera onlar ve onların işbirlikçileri için ise yolun sonu olur. Selâm ve dua ile

Medya-Makale Haberleri

Abdurrahman Dilipak: Bize yalan Söylediler
Mücahit Gültekin: Suriye Tartışmaları, "Kökü Dışarıda Olmak" Söylemi ve Politik Hafıza Üzerine
Abdurrahman Dilipak: Suriye İsrail’le karşı karşıya gelirse!
Abdurrahman Dilipak: Suriye’deki halk devrimine nasıl bakıyorum
Abdurrahman Dilipak: Allah’a ve ahiret gününe inanmak!