Avrupa Birliği (AB) büyükelçileri önceki gün Moro İslami Kurtuluş Cephesi (MILF)’nin üst düzey yöneticileriyle biraraya geldi. Sultan Kudarat bölgesindeki Shariff Kabiunsuan kasabasındaki Camp Darapanan’da MILF yetkilileri ile buluşan AB elçileri, Filipin devletiyle devam eden barış süreciyle alakalı kaygılarını dile getirmek için bir ziyarette bulundukları vurgulandı.
Moro İslami Kurtuluş Cephesi Merkez Komitesi Politik İlişkiler başkan yardımcısı Gazali Cafer, “Moro İslami Kuruluş Cephesiyle hükümet arasında çok kapsamlı bir barış anlaşmasının o kadar da uzak olmadığı yönündeki duyguyu paylaşıyoruz. Ama artık buna ne kadar yakın olduğumuzu bilmiyoruz” dedi. Gazali konuşmasında Avrupa Birliği büyükelçilerine cevaben, nihai barış anlaşmasına ulaşılmasının an meselesi olduğunu söyledi.
Toplantıda Moro İslami Kurtuluş Cephesine başkanlık eden Gazali, hükümetle barış müzakerelerinin bir şekilde sürekliliğini de ifade etti. Barış sürecine genel olarak olumsuz etkisinin olduğunu ifade ettiği Malezya’daki ön görüşmelerinin yeniden başlaması için ivedi bir programın olmadığına işaret eden Gazali, artık topun hükümette olduğunu ve Moro İslami Kurtuluş Cephesinin; Filipinler hükümetinin ve Moro İslami Kurtuluş Cephesinin hemfikir oldukları konsensus ve prensiplere dayalı bir müzakere masasına oturmak için her an hazır olduğunu belirtti.
AB ARABULUCU OLMAK İSTİYOR
Aralarında AB büyükelçisi Alistair MacDonald, Avusturya büyükelçisi Herbert Jager, Belçika büyükelçisi Gregoire Vardakis, Finlandiya büyükelçisi Ritta Resch, Hollanda büyükelçisi Robert G. Brinks, Romanya büyükelçisi Valeriu Gheorghe, İspanya büyükelçisi Luis Arias Romero, İsveç büyükelçisi Inger Ultvedt, Birleşik Krallıklar büyük elcisi Peter Beckingham’ın da bulunduğu Avrupa Birliği diplomatik delegasyonuna Fransa büyülelçisi Gerard Chesnel başkanlık ederken, grupta Fransız Konsolosluğu birinci sekreteri Jean-Louis Bertrand da yer aldı.
Fransa büyükelçisi Chesnel konuşmasında, kendilerine göre geniş kapsamlı bir barış anlaşmasının çok uzak olmadığını, ancak basında yer alan haberlerde bunun o kadar da yakın bir ihtimal olmadığının belirtildiğini ifade edip, Avrupa Birliği olarak, Filipinler hükümeti ve Moro İslami Kurtuluş Cephesinin izin vermeleri halinde barış sürecine hem politik, hem de ekonomik açıdan katkıda bulunabileceklerini açıkladı
Buna cevaben Gazali, Moro İslami Kurtuluş Cephesi olarak böyle bir AB yardımını memnuniyetle karşılayacaklarını söyledi.
AB büyükelçisi Macdonald, AB’nin insan hakları, kalkınma işbirliği, ekonomik, finansal ve güvenlik yardımları sağladığını ifade etti ve aslında AB’nin, kırsal kalkınma ve tarım reformlarınına odaklanarak, ulusal hükümetle, yerel idareler ve sivil toplum kuruluşlarıyla kalkınma işbirliği için zaten 600,000 avro harcadığını belirtti.
FİLİPİN YÖNETİMİ ANLAŞMAYA UYMUYOR
Delegasyonda bulunanlardan biri, Moro İslami Kurtuluş Cephesi başkan yardımcısının açıklamalarına ilişkin “niye hükümetin görüşmeleri yavaşlattığını düşünüyorsunuz?” diye sordu. Moro İslami Kurtuluş Cephesi Barış Müzakere Panel başkanı Mohagher Iqbal, 1997 yılında başlayan barış görüşmeleriyle alakalı gündemde yer alan meselenin geçmişle alakalı alanda olduğunu bildirdi.
Iqbal, “Filipin hükümeti ve Moro İslami Kurtuluş Cephesi, geçmişe ait bölgesel sorunla alakalı 29 konsensus konusunu indirip, 2007 Aralık ayındaki Anlaşma Müzekkeresine dâhil edecekti ama bu, Malezya hükümetinin organize ettiği üç yıllık ön görüşmelerden sonra karşılıklı mutabakata varılan konsensus noktalarından hükümetin caymasından dolayı mümkün olmadı” dedi.
Malezya arabuluculuğu, Filipinler hükümetinin sözünden döndüğü konsensus noktalarındaki çarpıtmaların bertaraf edilmesinde başarılı bir tavır sergiledi ve tekrardan 2008 Mart’ında ön görüşmelerin kaldığı yerden devam etmesini sağlamak için her iki tarafa Anlaşma Müzekkeresi imzalattı. Ama ne yazık ki Filipinler hükümeti yine sözüne sadık kalmadı. Bu yüzden görüşmelerin tekrar ne zaman kaldığı yerden devam edebileceğini bilmiyoruz” diyen Iqbal, şu anda hükümetin kanun adamlarından oluşan bir ekip kurup, konsensus konularının anayasal ve hukuki olarak incelenmesini istediğini ancak aslında hiçbir grubun bu konsensus konularını değiştirmeye yetkisini olmadığını ve bunun süreci gereksiz yere uzatıp, barış sürecini tehdit etiiğini belirtti.
Toplantı, Moro İslami Kurtuluş Cephesi’nin hazırladığı görkemli bir öğlen yemeğiyle bitti.
TİMETURK