ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, Kobani'de IŞİD'e karşı savaşan silahlı gruplara havadan atılan silah ve tıbbi malzeme dolu konteynerlerden birinin IŞİD'in eline geçtiğini doğruladı.
Pentagon Sözcüsü Steve Warren, gazetecilere yaptığı açıklamada, Kobani'deki Kürt gruplara havadan atılan 28 konteynerden 2'sinin hedeften saptığını belirtti. Warren, bu iki konteynerden birinin yere düştükten kısa süre sonra havadan vurularak imha edildiğini, diğerinin ise "düşman eline düştüğünü" kaydetti.
Küçük silahlar, el bombaları, tıbbi malzeme ve cephane içeren konteyneri taşıyan paraşütün rüzgar nedeniyle rotasından saptığının sanıldığını ifade eden Warren, "Ekipman dolu bir konteyner, düşmana herhangi türden bir avantaj sunmak için hiçbir şekilde yeterli değil. Bunlar nispeten az miktarda malzeme, zaten IŞİD'in sahip olduğu şeyler" dedi.
ABD yönetimi, önceki gün Kobani'deki Kürt gruplara uçaklarla silah ve erzak yardımı yaptığını duyurmuştu. Pentagon, Kobani’ye havadan yapılan takviyelerden IŞİD tarafına düşen bir tanesinin yok edildiğini açıklamış, internet ortamında ise silahların IŞİD militanlarınca ele geçirildiğini gösteren videolar yayınlanmıştı.
TÜM ASKERİ MİSYONLAR BAZI RİSKLER İÇERİR
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Marie Harf, ABD'nin Kobani'deki güçlere yaptığı havadan silah ve tıbbi malzeme yardım konteynerlerinden birinin IŞİD'in eline geçmiş olabileceğini belirterek, "Tüm askeri misyonlar bazı riskler içerir. Bunun alternatifi ise hiçbir şey yapmamak. Bunun geçerli bir seçenek olduğunu düşünmüyorum" dedi.
Harf’e günlük basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, havadan atılan silahların bir kısmının IŞİD'in eline geçtiğini ABD'nin de kabul ettiği yönündeki sözleri soruldu.
ABD Başkanı Barack Obama’nın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile telefon görüşmesinde, Kobani’de çaresiz durumdaki savaşçılara takviye yapmanın hayati ve acil önemde olduğunu açıkça belirttiğini aktaran Harf, IŞİD’in Türkiye sınırında daha fazla bölgeyi ele geçirmesine izin vermenin, daha fazla Suriyeli toplulukları tehlikeye sokacağını ve IŞİD’i yenilgiye uğratma ve ılımlı muhalifleri güçlendirme noktasında Türkiye ile ortak çıkarlarını tehdit edeceğini kaydederek, "Bizim oradaki tüm çıkarımız bu" diye konuştu.
Kobani’ye havadan yardımların devam edip etmeyeceği sorularını yanıtsız bırakan Harf, Pentagon’un havadan atılan konteynerlerden bir değil ikisinin IŞİD tarafına düştüğü ve bunlardan sadece birinin yok edilebildiğine yönelik yeni açıklamasının hatırlatılması üzerine, Pentagon'un açıklamasına atıf yaparak, "İkinci konteyner IŞİD tarafından ele geçirilmiş olabilir. Dünkü video, kayıp olan konteynere ait olabilir. Ancak, bunların Amerikan yapımı silahlar olduğuna yönelik iddialar doğru değil, çünkü havadan gönderilen silahlar Amerikan yapımı silahlar değil" ifadesini kullandı.
ASKERİ MİSYONLAR RİSK İÇERİR AMA ALTERNATİFİ DE HİÇ BİR ŞEY YAPMAMAK
Harf, başka bir soru üzerine, tüm askeri misyonların bazı riskler içerdiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ancak bunun alternatifi hiçbir şey yapmamak, Kobani ve çevresinde IŞİD’i geri püskürtmeye çalışan bu savaşçıların, ihtiyaçları olan silah ve cephanelik ile tıbbi gerekçelere sahip olduklarından emin olmamaktır. Bunun geçerli bir seçenek olduğunu düşünmüyorum. Bu küçük bir risk. Bu meselede de (Kobani'de kaybedilen konteyner) çok küçük miktar başkalarının eline geçmiş olabilir ama adım atmaya yönelik önde gelen ulusal güvenlik zorunlulukları yeteri kadar önemli."
Harf, başka bir soru üzerine, IKBY Peşmergelerinin Suriye’ye geçişinin ne zaman olabileceği konusunu Türkiye ile konuştuklarını ifade etti.
Türkiye’nin koalisyonun değerli bir ortağı olduğunu dile getiren Harf, Türkiye’nin bu mücadelenin birçok ayağında çeşitli adımlar attığını hatırlattı. Harf, "Türkiye stratejik müttefik ve IŞİD’i tamamen yenilgiye uğratmada aynı amacı paylaşıyoruz. Bir tür eşiği geçmek için listedeki her bir maddeyi yerine getirmeleri gerektiği gibi bir durum yok. Çok önemli olan değerli adımlar atıyorlar" dedi.
Harf, bir soru üzerine, havadan silah yardımları operasyonunu başarılı bulduklarını kaydetti.