Abdurrahman Dilipak: AI-UK/DEMONKRASİ@ X-IoT!?

Habervakti.com yazarı Abdurrahman Dilipak'ın yazını iktibas ediyoruz

Abdurrahman Dilipak: AI-UK/DEMONKRASİ@ X-IoT!? /Habervakti.com

Bugün 12.12.24.. Nümeroloji, Astroloji ve Kehanetlerle ilgilenenler için özel bir gün. Bugüne ve sonrasına dikkat etmek gerek, astrolojik açıdan da.

Gözümüze Ukrayna’yı yaklaştırıyoruz arkasında bir dünya kayboluyor, gözümüze Çin’i yaklaştırıyoruz yine öyle. Gözümüze Gazze’yi yaklaştırıyoruz, arkasında başka bir şey görünmüyor. Bugünde gözümüze Suriye’yi yaklaştırınca, Gazze bile görünmez oldu. Esed’in Vahşeti Netenyahu’nun vahşetini görünmez yaptı. Bazan kahyalar ağalarında daha zalim olabiliyor. Meğer Holokostu aşan bir vahşet yaşanmış Şam’da. Habil-Kabil kavgasını kaç bin yıl oldu unutmadık. Bugün yaşanan vahşet ise Nagazaki ve Hrişoma ile bile kıyaslanmaz. Nagazaki’de 74.000 kişi ölmüştü, Hrişoma’da 140.000 kişi. Suriye zindanlarında işkence ile katledilenlerin sayısı 2’sinin toplamı katlayacak kadar büyük. Bu tarihin en büyük vahşetlerinden biridir.

Şii mollalar bu Neo Kerbela’yı nasıl görmediler, gözleri olduğu halde, nasıl duymadılar kulakları olduğu halde, nasıl hissetmediler kalpleri olduğu halde. Peki batılı ülkeler bilmiyorlar mı idi bu vahşeti. Niye sustular. Bu zalim nasıl insanların önüne çıkıp demokrasiden söz edebiliyordu ve onu alkışlayanlar, ona övgüler dizenler bunu bilmiyorlar mı idi..

Bunların Demo(n)krasisini, sağı ile solu ile Afganistan’da, Irakta gördük. 11 Eylül komplosunu kimin niçin ve nasıl tezgahladığı da gün yüzüne çıktı. Esed’in tünelleri Chabat’ın Newyork’taki havralarının altındaki tünellerinden daha az kanlı değil, belki daha kanlı. Esed de, aslında bizde de olduğu gibi bu örgütlerle ve uluslararası sistemle birlikte hareket ediyordu. Sahi şimdi Esed’i savunan CHP’liler, bu bunlara destek verenler bu gerçekler karşısında utanacaklar mı?

Aman aman, geçin bunları, Suriye’de olanlar ne ki, ABD’de her gün 2.300 çocuk kayboluyor. Gazzede hergün o kadar çocuk ölmüyor mu!?. Bizim de takipçisi olduğumuz yeni dünya düzeninde ABD ve Kanada’daki kayıp çocuk sayısı 450.000 küsür. AB 250.000, Meksika 120.000 Hindistan 96.000 (Aslında gerçek sayı bilinmiyor) , Rusya 43.000, Brezilya 40.000 . (Küsürat’ın bir önemi yok!?) Türkiye’de 2016 yılı'ndan beri bu konuda istatistik tutulmuyormuş. Dünyada her yıl 3 Milyon çocuk kayboluyormuş. ABD’de her yıl 800 bin çocuk kayıp ihbarı yapılıyormuş Bunların önemli kısmı bulunuyor ya da kurtarılıyormuş.. FBI raporlarına göre 2016 yılında 750 bin çocuk tecavüze uğramış.. (bunlar kayıtlı vaka sayısı). 2019 yılında 421 bin 394 çocuk kayıb ihbarı alınmış, bunların %37si siyah. Oysa ABD’ de siyahların beyaz nüfusa oranı yüzde 12. Bu arada yıllardır bulunamayan 450.00 kayıp siyahi çocuk kaydı bulunuyor. Bunların kimi organ mafyası tarafından kaçırılıyor, kimi zenginler, ya da siyasi, bürokratlar için gençlik iksiri yapılmak üzere, Adrenochrome (Adrenokrom) için. Kimi Şeytana kurban sunmak için, kimi bu çocukları sex kölesi yapmak, ya da Mafia’nın İK’sı için, kimi tıp ve kozmetikde kobay, kimi istihbarat elamanı ya da terör örgütlerine canlı bomba yapmak için kaçırılıyor.

Sap ve samanın birbirine karıştığı böyle bir zamanda her gördüğünüze, duyduğumuza inanmayalım. o artırılmış bir sanal gerçeklik de olabilir. Algıları yönetmek için daha 40 yol var. Alan mayınlarla dolu. Bölgede 10 ülkenin İstihbarat ajanları var. Şerif Hüseyin’i Müslümanların başına halife yapmak isteyen İngiliz aklı bugün kendine sakalı uzun, sarıklı cübbeli, yeni bir “Şerif Hüseyin” bulabilir. Halife mi istiyorsunuz, bırakın onu, sizin için, Şiası’na da Sünni’sine de cennet vadedecek bir Mehdi de icad edebilirler, Mesih de. İmamı Azabı şehid eden bir Halife vardı. Onun zihniyet ikizlerini aramızda bulması bugün hiç de zor değil. Bunu da bir kenara not edelim. Esedin ajanlarını ararken, kendi içimizdeki Şeytanın ajanlarını görmezden gelmeyelim. Dikkatli olalım. Ama bu iş bir Paranoyaya da dönüşmesin.

Her türlü siber saldırılara, zihin manüpilasyonlarına hazırlıklı olalım, cep telefonları, bilgisayar, akıllı sistemler üzerinden. Yediğimize içtiğimize dikkat edelim. Daha çok Dejavu yaşayabiliriz, da Lucid Dream, Astral bir yolculuklar giderek artıyor. Artık rüyalar bile kontrol edilebiliyor.

Esed, Netenyahu, Zelensky birer figüran, MI6, MOSSAD, EU, FDI, FAO, WHO, BM, NATO, FED, LIBOR, FDI, NATO UN WOMAN, DSÖ, CIA, FBI, NSI VS. hepsi bu kirli oyunun bir parçası. Hepsi aynı kapıya çıkıyor. DEMONDOOR’a. (Luciferin çocuklarının sonunda varacakları kapı orası zaten). Demokrasi BİDEN sonrası yeni adı DEMON - KRASİ, Hak ve Halk yok. İnsan da yok, ailede. (Eskiden var mıydı sanki) . Ama artık Şeytanla bağlantılarını izleme gereği bile görmüyorlar. Bundan sonra, onlara göre Lucifer aydınlatacak dünyayı ve o yönetecek. Suç, ceza, ayıp günah yok. Din, ahlak, gelenek, biyolojik cinsiyet de yok. Bizler artık GENDER diye tanımlanan TransHuman bir GENOM olacağız. O yönde emin adımlarla ilerliyoruz. Dijital dönüşümün nesnesiyiz ya kafamıza NeuraLink ve deri altına NanoChip takıldıktan sonra insan da insanlık da ölecek Cyborg denen bir BİREY Avatar’lar, Klonoid’ler, Humanoid’ler ile birlikte yaşayacağız. Xenebot’larla tanışacağız daha..

Bakın Sağlık, Gıda Tarım, Çevre, Sanayi, Ulaştırma, Aile, Kültür, MEB, İçişleri, Dışişleri bakanlıkları hepsi böyle bir gelecek için çalışıyorlar, hem de tam kadro ve “FullTime”!? Emir yukarıdan, daha yukarıdan, en yukarıdan gelince durmak yok yola devam. (Biliyorsunuz bu hiyerarşinin en tepesinde Şeytan var. Onun altında Dünya derin devleti, ABD, AB ve UK var, bir de bunların emrinde ya da bunlarla ilişkili Uluslararası örgütler var. (Say say bitmez, İklimciler, Sıfır atıkçı’lar, Karbon ayak izici’ler, HollyWood vd.) Bunların hemen hepsi bizim ülkemizde, diplomatik imtiyaz, yargı ve vergi muafiyeti olan, pozitif ayırımcılığa tabi örgütler.

Nerede kalmıştık. Artık parti, STK, sendika, seçim parlamento, askerlik, “yerli ve milli” olan bir şey yok. İmzaladık gitti Yeni Delhi’de, 20 Çağdaş Tanrı kırallarla birlikte. Tek dünya, tek aile, tek gelecek, daha ötesi var mı? Ne günlerden geçip geldik, ne hayallerimiz vardı. Fetih kutlamaları yapardık, ama artık yok. İstanbul sözleşmesi Lanzarote derken, işin ucu nereye geldi. Başörtüsü bayraklaşmıştı iktidara yürürken iktidar partisinin elinde, bugün onlar siyasi protesto eylemleri sebebi ile coplanıp, hapse atılabiliyor, çıplak üst – baş araması yapılabiliyor.

İstanbul’da “Osmanlı Milletler Topluluğu”, “Müslüman halklar Birliği”, kuralım derken, Mendi geldi, “İslam dünyası Hahamlar Birliği”ni kurdu. O yetmedi bir de biz TURAN hayali kurarken, elin oğlu geldi bir de Türk Dünyası KARAY BİRLİĞİ kurdu hem de bu ülkede. Hepsi Beştepe’ye çıktılar, Laikçi CHP, HDP, Milliyetçi MHP filan kimsenin GIK’ı çıkmadı. Biz BİR ALİ yetmez dedik BİNALİ’yi “ak sakal” ilan ettik, onun da sesi çıkmıyor. O oğlunun işleri ve derdi ile baş edebilse, sonra sıra bu işlere gelecek herhalde. Daha bitmedi, NUHİ YASALAR var sırada. İBRAHİM BULUŞMASINI BAE’ne kaptırdık. İbrahim yolu bizde. HAZARA BİRLİĞİ geliyor, Arap, Kürt, Fars, Ermeni, Rus, Habeş Yahudilerini, Türk Yahudileri ile buluşturup, Karadeniz’den, Kafkaslar üzerinden Hazar denizine, oradan Basra körfezinden Hind okyanusuna uzayan başka bir birlik söz konusu.

Sadece Suriye değil, Türkiye de Starlinklerle kuşatılmış vaziyette. Türk Kürt, Kadın erkek, Müslüman kafir yok artık, Trans Humanizm var Globalist çetenin gündeminde. Biyolojik insan yok, nesnelrarası iletişimin nesnesi olan bir canlı organizma var. Yeni anayasada Türklük maddesi, Kürdistan hayalleri şurada dursun, artık İnsan, Makine ve hayvan eşit. Makine aradaki bağlantı ve buluşma noktası olunca o daha da eşit oluyor. Onun da üstünde yapay zeka var.

DemonKrasi işte böyle bir şey, 1600’lerin yarısına gelene kadar 100 yılda dünyada yaşayan 4 büyük ırktan biri olan Kızılderilileri yok ettiler öldürdüler, kara derilileri köleleştirdiler, Sarı derilileri sömürgeleştirdiler. Dünya nufusu’nun 4’de biri yok edildi, 4’de biri köleleştirildi, 4’de biri sömürgeleştirildi. Ve dünya beyazlara kaldı. Modern batı bu yağma’nın eseridir.

Kayıtlara göre 1. Dünya savaşında can kaybı 10 milyon.. 2. Dünya savaşında 70 milyon insan öldü. Soğuk savaştaki can kaybı 12 Milyon oldu.

13 Nisan 2023’te açıklanan CoVID ölümü 7 Milyon, başlangıcından bu güne 17 milyon vakadan sonra iyileşenlerden bir çoğunda marazlar oluşurken, 5 milyonun üzerinde ölüm vakasının gerçekleştiği düşünülüyor. Sadece Türkiye’de 60 milyona yakın kişiye 152.317.553 Doz aşı yapıldı. ABD de 619.765.972 doz aşı yapılmış, Çin de 3.436.966.000 doz. Dünya genelinde 15 Milyar dozun üzerinde aşı yapılmış. Şimdi bunların sayısı bilmediğimiz kadarı turbo kanser, kalp, pıhtı atma sonucu öldü ya da sakat kaldı. Yani CoVID 1., 2. Ve soğuk savaş dönemlerindeki toplam ölümden daha fazla zayiat verilmiş. Bizim aşı lobisi ellerini koklasınlar bakalım kan kokuyor mu? Bu dünya yargılanmasalar bile, İlahi adalet divanında bu cinayetin hesabını nasıl verecekler. Bu gösterilmeyen cinayet Hitler’in, Stalin’in ya da Netenyahu’nun, Esed’in insanın kanını donduran katliamları ile kıyaslanamaz. Bu katiller ve onların yerli ve milli işbirlikçileri hala aramızdalar.

Evet işte asıl sorun bu. Uluslararası düzenin işbirlikçileri, bugün, 5G, Starlink, Akıllı arabalar, akıllı evler, akıllı işyerleri üzerinden kuantum bilgisayarlar ve yapay zeka üzerinden yüz milyonlarca insanı tek tek la Bio Hackerlerin yazılımları ile mezara gönderebilecekler. Gazze bu gerçeği görmemiz açısından bir fırsattı. Bakalım bugün Suriye’de patlayan bombaların aydınlattığı kanlı ve derin gerçeği ve onun da arkasındaki gizlenen vahşeti görecekler mi? Bugünlük de bu kadar. “Medeniyet denilen maskara mahluku görün” Selam ve dua ile.

NOT: Başlıktaki “AI” yapay zeka, yapay bilince bir gönderme. “UK” Bir yandan “Zihin kontrol”e yani UK-Ultra’ya bir gönderme, öte yandan United Kingdom’a bir gönderme. “DemonKrasi”, Pedefolik, Satanist, Siyonist, yeni Siber Faşizm dönemine ve Demokrasinin dejenerasyonuna bir gönderme. “@” Sosyal mediaya, her türlü e-posta ve benzer bilişim-iletişime, “X”, Twitter, Bilinmezlik, Trump’un yeni gözdesi Elon Musk üzerinden siber savaş, Starlink, NeuraLink, akıllı evler ve şehirlere, araçlara bir gönderme. “IoT” Nesneleerarası iletişim’de ana santral olacak olan BlockChain benzeri bir global network’e ve iklim maskeli Karbon ayak izi cinayetine bir gönderme..

Medya-Makale Haberleri

Abdurrahman Dilipak: Irmak yatağını arıyor
Abdurrahman Dilipak: Suriye nereye gidiyor?
Abdurrahman Dilipak3. Dünya Savaşı'nı durdurmak
Abdurrahman Dilipak: Trump diye biri!
Abdurrahman Dilipak: Hz. Süleyman ve karınca