Abdurrahman Dilipak : Mars'a bir iki..

Habervakti.com yazarı Abdurrahman dilipak'ın yazısını iktibas ediyoruz

ABDURRAHMAN DİLİPAK

Mars'a bir iki../ Habervakti.com

Derin Gerçekler

Göğe asansör kuracaklardı ya hani? Dünyadan kaçacak yer arıyorlar.
“Meçhule giden bir gemi” bu uzay aslında. İlginç değil mi, dünyada olan tabii olaylar güneş sisteminde de oluyor. Orada hava, su, ısı konusu bile canlı hayat için imkansız. Ama nasıl olsa bu millet her yalana kolayca inanıyor. CoVID’de görmedik mi bunu.
“Bilim kıyafeti giydirilmiş her yalan” bir takım çevrelerde nas gibi kabul görüyor, haşa.

Hani onlar aya gidiyordu, biz yaya kalmıştık. Yok canım o kocaman bir yalandı. Ama biz de herhalde artık “Türkiye yüzyılı”nda aya merdiven dayarız. Elon Musk gibi ya da asansör kurarız.!? Biliyorsunuz son fırlattığı asrın en büyük roketi havada patladı. Şuman rezonansı ya da Wan Allen kuşağının onlar için bir anlamı yok. Ya da Tarık ve Şira onların umurunda değil. Ay’da, Merih’te, Mars’ta aradığınız yerden çok daha fazlasını dünyanın bir çok bölgesinde bulabilirsiniz. Buyurun sizi Grönland’a ya da kutuplarda istediğiniz yere gönderelim. Adamların nasıl olsa her söylediklerini insanlık bilim zannediyor ve ne söylersen inanıyor, onlar da uydurmaya devam ediyorlar.

Schumann rezonansı, 1952'de fizikçi Winfried Otto Schumann tarafından bulundu. Bu rezonans yeryüzü ile iyonosfer arasında meydana gelen yaratılıştan varolan elektromanyetik titreşime verilen isimdir. İlk kez James Van Allen tarafından tanımlanan Van Allen Kuşakları ise Güneş ve uzaydaki diğer yıldızlardan yayılan ışınlara karşı filitre ve kalkan işlevi gören tabakadır. Van allen 500 ile 58.000 km yüksekliğe kadar ulaşabilmektedir. Kozmik manyetizmanın oluşturduğu bu yapı güneş fırtınası gibi durumlar yanında, dünya dışı ya da dünyadan uzaya açılan girişler içinde bir bariyer görevi yapmaktadır. Van Allen radyasyon kuşağı, enerji yüklü parçacıkların bir bölgesi olup, bunların çoğunluğu, gezegenin manyetik alanı tarafından bir gezegenin yakaladığı ve etrafında tuttuğu güneş rüzgarından kaynaklanmaktadır. Dünya'nın böyle iki bandı vardır ve bazen başkaları da geçici olarak oluşur. Dünyan çevresinde 2 ana kuşak vardır. Yerine şartlara göre yaklaşık 500 ila 58.000 kilometre yüksekliğe kadar uzanır. Bantlar Dünya'nın manyetosferin iç bölgelerinde bulunur ve enerji yüklenmiş elektronları ve protonlarından oluşan kozmik rüzgarı yakalayarak bu enerjik parçacıkları saptırır ve bu şekilde Dünya'nın atmosferini muhtemel bir yıkımdan korur. Uzaydaki araçlar açısından da bu kuşaklar zaman zaman risk oluşturabilmektedir. Zaman zaman, dış etkilere bağlı olarak yeni geçici bariyerler de oluşabilmektedir.

Bu kadar nüfus fazla diye yaygara kopartanlar şimdi 60 yaş üzerindekilerin 6 ayda bir aşılanmasını istiyorlar. Yakında bunlar da ''fazla gaz salgılıyorlar, öldürelim'' diyebilirler. Zaten ötenazi ve intihar yasası bazı ülkelerin parlementolarında görüşülüyor. Halbu ki, Dünya nüfusunun yaklaşık yarısı iki ülkede yaşıyor. Çin, toprak olarak 9.5 milyon km2, Hindistan 2.9 milyon km2. Hindistan Çin’in üçte biri. Dünyanın %70’i su. Antartika 14 Milyon km2. Kutuplarda yaşamak Mars'ta yaşamaktan daha mı zor. Yapmayın...

Dünyayı kirlettiği söyleyenler var ya, bu kimyasalların dörtte üçünü bunlar üretiyor, sonra gelip ineğin gaz çıkartmasının hesabını bize soruyorlar. Bizim geri zekalı (ne) biliiim adamları politikacılık ve bürokratçılık oynayan adamları da buna göre mevzuat ayarlıyorlar.

Dünyanın toplam yüzölçümü 510 milyon km2, Karasal alan yaklaşık 149 milyon km2, Su 361 milyon km kare. Dünyada karbondioksit %0.038. Atmosfer kütlesinin üç çeyreği gezegen yüzeyinin 11 km içerisindedir. Ay’a gidecekler ya, bir de oraya bakalım: Orada çok daha az hayati kaynak var ve bir Ay günü bir ay sürüyor. Ayrıca radyasyona karşı bariyer oluşturacak bir atmosfere de sahip değil. Mars’taki yerçekimi Dünyamızın yüzde 38’i kadar. Yani ömür boyu astronot elbisesi gibi bir elbiseyle yaşamak var. Dünya 510 milyon km2. Dünyada ısı -88, +58 .4m yerin altında 18 derece sabit ısı var. Ay'ın yüzölçümü kabaca 38.milyon kilometrekaredir. Ay günü boyunca yüzey sıcaklığı ortalama 107 °C, Ay gecesi boyunca da ortalama -153 °C civarındadır. Dünya %78 Nitjojen %21 oksijen, %1 diğer gazlar. Dünya’da deniz seviyesinde bir santimetrekarede yaklaşık 100 milyar molekül varken, Ay yüzeyinde santimetrekare başına yaklaşık 100’dür. Ay yüzeyindeki gazların toplam ağırlığı da yalnızca 25 tondur. Her Ay gecesinde, gazlar soğuyarak yüzeye iner ve bir dahaki gündüzde, Güneş rüzgarları ile tekrar havalanır. Bunlar Argon, Helyum, Metan, Nitojen, Karbon dioksit, karbon monoksit ve oksijen. Ay'ın atmosferi çok ince ve daha çok hidrojen, neon ve argondan oluşuyor. Bu da insan gibi oksijene bağımlı bir canlı türünün Ay’da nefes almasını imkansız kılıyor. Ay’da yüzeyde bol miktarda oksijen olsa da bu Ay yüzeyini kaplayan, kaya ve ince toz tabakasından oluşan regolitin içinde hapsolmuş durumda. Ay’da kamil bir hayat ortamı oluşturmanın yüzbinde birine Dünyada daha mükemmel bir alan oluşturmak mümkün.

Dünya dışı atmosferde +120, -100 derece ısı var. Gece gündüz arasında bu kadar ısı farkına dayalı bir bilgisayar sistemimiz yoktur. Uzay’da kurulan uzay istasyonu Dünya'nın üzerinde ortalama 400 kilometre yükseklikte yaklaşık 28.000 km/s hızla her 90 dakikada bir dünya etrafındaki turunu tamamlıyor. Uzayda ısı skalası şöyle: Troposfer 10, Stratosfer 40,Mezosfer 50, Termosfer 300 (ısı 200 ile 1600°C’dir.), Ekszosfer 400-1000 km

Alçak irtifa uyduları 160 km’den başlayarak yukarı doğru çıkabilmektedir. 2000, 20.000, 35.000 km ye kadar yükselen uydular da var.

Mars’a mı gidecektiniz? Marsta -140, +30 ısı var. hava %96 Karbondioksit, %4 diğer gazlar, 145 milyon km2. Mars/Yüzölçümü 144.800.000 km². Mars’ın biraz daha içine girdiğimizde çok fazla yanardağ ve kayalık olduğunu görüyoruz. Mars’taki manyetik alan Dünya’daki kadar güçlü değil. Dünya bu manyetik alanı sayesinde güneş fırtınalarından korunabiliyor fakat Mars için bu söz konusu değil. Bunun haricinde Mars yüzeyinde yaşam için elverişli olmayan gazlar mevcut. Mesela, Karbondioksit %95.9, O2 % 014

Mars 2. Ekvatorda gündüz sıcaklığı 20°C'ye kadar çıkabilirken gece -40°C'ye kadar düşebiliyor. Mars, Dünya'ya göre Güneş'e çok daha uzak ve Güneş ışınlarını bize göre %40 daha az alıyor.
Mars’a gitmek isteyenler için biraz bilgi verelim: Mars'taki 1 yıl 687 Dünya günü, gün 24 saat, 2. Ekvatorda gündüz sıcaklığı 20°C'ye kadar çıkabilirken gece -40°C'ye kadar düşebiliyor. Hava basıncı Dünya'dakinin %10'u. Şunu da bulmuşlar: Mars'ın yüzeyinde donuk halde en az 4 milyon m3 su bulunuyor. Mars'ın atmosferi %95 oranında karbondioksitten oluşmakta. Dünya ve Mars'ın birbirine en uzak olduğu anda, bir radyo sinyalinin birinden diğerine ulaşması yaklaşık 21 dakika alıyor ki bu da bir hal-hatır sormanın dahi 1 saati aşacağı anlamına geliyor. Kullanılacak uzay araçlarının acil durumlarda hızlı kararlar alacak programlarla donatılmış olması gerek. Çünkü evi arayacak zaman yok!

Neyse ki, Tarık ve Şira geliyor. Uzayı temizleyecek uzayda büyük hadiseler yaşanacak ve tabi uzaydaki bir yıldız olarak dünyamız da bu süreçten büyük zarar görecek. Çünkü zalimlerden olduk, çünkü aklımızı kullanmadık, çünkü Şeytanın dostlarını dost edindik. Bekleyin o zaman yaptıklarınızın karşılığını. Allah mazlumları koruyacak. Ama insanların çoğu zarar görecek. Mazlumlardan da sessiz kalanlar, Allah'ın ipini bırakıp zalimlerin düşmanlığından korkup onların dostluğuna sığınanlar var ya, ötekileri yakacak ateş, onlara da dokunacak. İnsanların büyük çoğunluğu için zor günler kapıda ve bu süreç uzan sürecek gibi. Belki göğün ağırlıklarını indirmesi, yerin depreşmesinin sona ermesi 2045’i bulabilir.

Ne yapalım derseniz, önce kadere, rızıka ve ecele, ahiret gününe ve gaybe, imanınızı gözden geçirin. Sizi gören, duyan, bilen , Kadir-i mutlak / mutlak iktidar sahibi bir Allah var. Çaresiz değilsiniz, çare sizsiniz. Allah sizin ellerinizle zalimleri cezalandırmak ve mazlumlara yardım etmek istemektedir. O zaman ne gam! Sabredenlerden, şükredenlerden, direnenlerden olalım.

Akifin dediği gibi,
“Allaha dayan sa’ye sarıl, hikmete ram ol / yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol.
Hakkın ve halkın gören gözü, işiten kulağı tutan eli, haykıran sesi olalım.
Yani yeniden Müslüman olalım. Allah’ın rızasının tecellisinin vesilesi olalım. Adil şahidler olalım da, Allah bizim ellerimizle zalimleri cezalandırsın ve mazlumlara yardım etsin.

Selam ve dua ile..

Medya-Makale Haberleri

Mücahit Gültekin: Suriye Tartışmaları, "Kökü Dışarıda Olmak" Söylemi ve Politik Hafıza Üzerine
Abdurrahman Dilipak: Suriye İsrail’le karşı karşıya gelirse!
Abdurrahman Dilipak: Suriye’deki halk devrimine nasıl bakıyorum
Abdurrahman Dilipak: Allah’a ve ahiret gününe inanmak!
Abdurrahman Dilipak: Suriye bizim göz aydınlığımız olsun!