Abdurrahman Dilipak: Tehlike Büyük!

Habervakti.com yazarı Abdurrahman Dilipak'ın yazısını iktibas ediyoruz

Abdurrahman DilipakTehlike büyük!/Habervakti.com

Farkında mısınız, son günlerde, ilginç cinayet haberleri geliyor. Toplum cinnet geçiriyor. Ya da Zombi kuşağı iddiaları sanki gerçek oluyor.

Bu olaylar sadece bizim ülkemizde olmuyor. Fuhuş suç olmaktan çıkartıldığından beri, Fahişeler, sosyal media üzerinden adeta her sokakta mekân tutmaya başladı. Fuhuş olan her yerde uyuşturucu da var artık. Fuhuş deyince fuhuş’un her türlüsü söz konusu. LGBT’yi de geçtiler. Pedefoli patladı, ensest ilişkiler kapıda. Aynı şekilde fuhuş ve uyuşturucu olan her yerde kumar da var. Grub sex’i geçtiler, artık Şeytana tapanlar, Şeytana çocuk kurban ediyorlar. Kan içiyorlar.

“İklim değişikliği yalanı” ile okul, Media üzerinden, Trans Humanizm projesinin ürünü, din, ahlak, gelenek ve biyolojik cinsiyetinden bağımsız, Nesnelerarası iletişimin nesnesi olan BİREY’leri Siborg’a dönüştürüp, “modern köle”ler olarak kolaylıkla güdülenebilen sürülere dönüştürmek istiyorlar.. Et yerine böceklerden üretilen sentetik et yiyen, hiçbir şeyin sahibi olmayan, hatta ailesi bile olmayan cinselliği akışkan ve değişken bir nesil geliyor.

Biz “Türkiye yüzyılı maarif sistemi”nden söz ediyoruz da “MK ultra” projesi ile artık beyne kayıt yapılabilecek. Okula da öğrenciye de öğretmene de gerek yok aslında. Dijital dönüşüm ofisi, uluslararası sistemle birlikte hareketi ön gören stratejik eylem planında, deri altına yerleştirilecek “Nano Chip + Connect card” üzerinden NeuraLink iletişimi ile Yapay zekaya erişerek sadece BigData’ları değil, sisteme bağlı diğer insanlar ve hayvanların beyinlerini de kullanabilecek.

Artık dil bilmeden bütün dillerde okuyup yazabiliyorsunuz da yakın gelecekte BioHacker’ler beyinlerimizi de hackleyebilecekler. Aslında Hackleme’den doğrudan beynimize sızıp, beynimize yeni bilgiler yükleyebilecek ya da istenmeyen dataları silebilecekler. Ama bize şöyle diyecekler: Nasıl her dili okuyup yazıyorsanız, hayvanlarla da konuşabileceksiniz.

Mesela artık körler görebilecekler, sağırlar duyabilecekler. Hatta doğuştan gözleri olmasa da. Başınıza takacağız bir kamera, dışarıdaki görüntüyü alıp, beyin dalgalarına dönüştürüp, dışarıdan. Beyine gönderebilecek.

Mesela, beyne gönderecekleri sinyallerle, Telomeri manipüle ederek yaşlanmayı tersine çevirip gençleşmeyi örgütleyebilecekler. Hatta, çekilen, düşen dişin yerine beyinden bir komut göndererek yeniden bir diş çıkmasını sağlayabilecekler. Hasta böbreğin yerine vücudun 2. bir böbrek üretmesi sağlanabilecek. Ya da sizden bir gen alarak klonlanmanız ve onu da yedek bir organ deposu olarak kullanabilirsiniz.

Tesla, NeuraLink App. Olarak kör ve sağırların görme ve işitmesini sağlayacak bir aksesuar’ın tanıtımını yaparken Mark Zuckerberg de “Meta akıllı gözlükleri”nin tanıtımını yaptı. Bu gözlüklerle sokaktaki herkesi tarayıp yüz tanıma özelliğiyle ev adresi gibi kişisel bilgilere anında erişebileceksiniz. Bu kamera hırsızların, mafyanın işini kolaylaştırabilir. İyi ya da kötü kişiler için bu gözlük eşit hizmet verecek. Bu teknoloji, insan tacirleri tarafından çocukları kamusal alanlarda izlemek, hareketlerini takip etmek ve rahatsız edici bir kesinlikle kaçırma planları yapmak için kötüye kullanılabilir. Devletlerin, güvenlik güçlerinin kişiler hakkında daha fazla bilgi sahibi olmanın ötesinde, diğer sistemlerle birlikte, kişilerin yüz ifadeleri onlar hakkında muhtemel risk kapasitesini algılamayı da kolaylaştıracak. Dolayısı ile, risk katsayısı yüksek kişilerin, Biorezonans yöntemi ile iradesi dışında kontrol altına alınmasını sağlayabilecek. Tabi bunun kötü niyetle kullanılması ya da Hackerler eliyle de çok tehlikeli manipülasyonlara zemin oluşturması mümkün olabilecek.

Başa dönersek, “Mavi Balina”yı hatırlayın. Demonizm, L’exorcism konusunda yıllar önce insanları uyarmaya çalıştım ama, Yahudiler ve Hristiyan dünyası, ya da istihbarat örgütleri, Para Psikolojik olaylar olarak bu konularda çok uzun yıllardır yakından ilgilenirken, bizi bunlarla uğraşanları alay konusu yaptık. (“Laiklik” kitabında Batı da kilisenin cin ve şeytan konusu içindeki rolü için ve kitabın kısa tanıtımı için, bakınız: https://www.kitapsec.com/Products/Laisizm-Abdurrahman-Dilipak-Kayit-Yayinlari-408736.html ). Bugün bu konu aslında, “Paralel evren”, uzay’dan gelecek canlılar, paralel evren tartışmasının gölgesinde, ezoterik hikayeler, Tv dizileri, yoksulluk gerçekliği karşısında lüks ev, araba, hayat tarzının gösterilmesi, dini ve ahlaki duyguların zayıflaması, dini kurumların itibar kaybı, din, tarih ve geleneğin algıya, mefahire ve magazine döndürülmesi, ailenin dağıtılması, İstanbul sözleşmesi, Lanzarotte hepsi üst üste geldi.

Siyaset Mafya’ya içiçe geçti. Ne bekliyorsunuz. Holiganizm’in ve Mikro faşizmin. Eğitim kampına dönen Futbol ve spor salonları, Bilgisayar oyunları, Tv dizileri, Netflix’deki birtakım filmler, magazin filmleri, RealityShow’lar, Adrenalin ve Performans programları, çalışan kadınların çocuklarını terk ettikleri dünya’nın sonunda işte gelinen nokta. Başardınız. Durmak yok yola devam!

Evet başardınız, “Kurtlar vadisi” gerçek oldu! Bakın bu Casper’ler, Dalton’lar bu işi eğlence, oyun olarak yapıyorlar. Bunlar birer canlı bomba, ya da birer terminatör. PediHeridol etkisi uyandıran Cesaret hapları ile, bilgisayar oyunu oynar gibi, bir rüyada yaşar gibi yapıyorlar. Bunlar artık birer “Çocuk kahraman”..

TransHumanizm yolunda ilaç, gıda, Media üzerinden dönüştürülüyoruz. Aklımız, kalbimiz, midemiz işgal edildi. Gök işgal edildi. Hava, su, toprak, bitkilerimiz, hayvanlarımız birilerinin kontrolüne geçti. İklim yalanı ile, ilaç ile bu işler daha da yaygın ve etkili hale getirilmeye çalışılıyorlar.

O Wifi cihazları artık birer silah. 5G, Akıllı evler, şehirler, telefonlar, evler, iş yerleri hepsi birer bomba. BioRezonans üzerinden, BioHacker’ler üzerinden herkes ve her şey tehdit altında. Çocuklarınız oyun oynarken aslında bir terminatöre dönüştürülüyor. İpnotizma, Manyetizma, Katolipnatizma, TransandatalMeditasyon, LucidDream’lar, Astral yolculuklar aslında cehenneme açılan birer kapı gibi.

Bir kez onların tuzağına düşüp, medyum hale getirildiğinizde siz artık herşeyi yapabilirsiniz. Çünkü siz o zaman sadece biyonik bir robotsunuz.

Çocuğunuz sizin yanınızda iken bu yolla çocuğunuzu sizden çalabilirler ve çocuğunuz katiliniz olabilir.

Bakın, bu iş artık sadece çocuklar için, çocuklara yönelik bir tehdit değil. Siyonist, Pedefolik, Satanistlere, CHABAT, AGARTHA, Epstein, Diddy gibi insin şeytanına dönüşmüş kişilerin kimlerle ne haltlar yediklerini görüyorsunuz. Bir Havranın altındaki tünellerde yaşanan vahşeti biliyoruz. Bu savaşlar, terör örgütleri, darbeleri tezgahlayanlar çocuk değil. Son dönemdeki Amerikan başkanlarının hemen hepsi bir kirli ve kanlı Şeytani lobinin tetikçisi. Birçok İslam ülkesi ve ülke yöneticileri, ya da VIP-CIP kişiler, aile fertleri, ins’in Şeytanı’na dönüşmüş durumda, bakmayın başlarındaki sarığa ya da örtüsüne, sakallarına...

Sadece Casper-Dalton çeteleri yok artık dünyada, bunların çok daha büyük, dini, siyasi, ideolojik örgütleri de var. Avustralyalı neo-Nazi grubu Nasyonal Sosyalist Ağ'ın “Dokuz Açı Düzeni” Satanist terörist ağıyla bağlantılı. Lider Joel Davis, Satanist dövmelerini açıkça sergiliyor. O9A Satanist grubu, aşırı sağ terörizm, cinayet, cinsel saldırılar, çocuk cinsel istismarı ve çocuk fuhuşu ile bilinen bir “Okültist Terörist ağ”ıdır. Şeytan artık insanoğluna meydan okuyor. Türkiye, bu anlamda İslam ülkeleri üzerindeki etki katsayısı, jeopolitik, jeostratejik ve TeoPolitik açısından özel bir konuma sahip...

Uyuşturucu ile mücadele adı altında torbacılar ve kullanıcılar, hiyerarşi dışı unsurlara yönelik operasyonlarla oyalanıyor. Oysa üst konumda bir düzüne adama operasyonla, bu iş önlenebilir. Hele bir de uyuşturucu diye yapılan “esrar operasyonları”, dostlar alışverişte görsün kabilinden bir iş. Bu uyuşturucu işi, bu düzensiz, kontrol dışı, göçmenler üzerinden hem kullanıcı hem kurye olarak, hatta sektörde tetikçi İK açısından önemli bir yere sahip. Bu uyuşturucu işinde alt yükleniciler Mafia’nın, yabancı istihbarat örgütlerinin küçük taşeron örgütleri oldular.

Sivrisinek hükmündeki, hele de kayıt dışı göçmenleri yakalayarak bu işle baş edemezsiniz. Bataklığı sulayan çevreleri almanız gerek. Ama onların da siyaset, bürokrasi, sermaye, mediada güçlü adamları var artık.. Hatta cemaat çevreleri ile dolaylı bağlantıları var. İşte onun Narinler’in katilleri bulunamıyor. Onun için Münevver Karabulutlar cinayeti çözülemiyor. Bundan sonra buna benzer olayları daha çok yaşayacağız. Bu kıyamet alametlerinden bir alamettir. Ölen niye öldüğünü, öldüren niye öldürdüğünü bilmeyeceği bir zaman. Bu işin içinde olanlar fuhuş, uyuşturucu, kumarla ilişkilidir. İşin içinde mutlaka siyaset, bürokrasi, media, akademi, iş dünyası oluyor. Sanat ve spor çevresi, STK ve Media oluyor.

Bu BioHacker’ler, yapay zekâ ve Kuantum bilgisayarlar işini ciddiye almak gerek. BioRezonans’la çalışan, Bio Hacker’ler işini de ciddiye almak gerek. Artık bu yeni kuşak mafia da yapay zekâ kullanıyor. Ölmesi gerekeni de öldürecek olanı da o seçebilir. Avatar şeklinde siber katiller de var. İllegal örgütlerin siber dönüşümü devletlerden hızlı ve önce. DarkWeb bu konuda onlara tecrübe kazandırdı. Orada uyuşturucu, silah, kumar, beyaz kadın, çocuk ticareti, herşey var. BioHackerler de de var. Siber Uyuşturucu’lar giderek yaygınlaşıyor.

Medya-Makale Haberleri

Abdurrahman Dilipak: Kenevir yönetmeliği laikliğe aykırı mı?
Abdurrahman Dilipak: Bu nasıl Müslümanlık?
Abdurrahman Dilipak: Ne olacak bu insanlığın hali?
Abdurrahman Dilipak: Batı'da özeleştiri dönemi
Abdurrahman Dilipak : Meşiah Ve Armilus!