Ah Obama!

Abdurrahman Dilipak

Amerikan seçimlerinden haberiniz var mı?

Demokratlar kaybetti. Cumhuriyetçiler kazandı.. Obama’nın işi zor..

ABD’nin en pahalı seçimi olmuş bu seçim. 6 milyar dolardan fazla para harcamış adaylar. Partiler genç seçmeni, sandığa gitmeyen seçmeni sandığa çekmek için çalışmışlar, ama sonuç felaket. Katılım %40 dolayında..

Demokrasi ölüyor. Halk “oyun”un dışında.. Katılımcılık, çoğulculuk can çekişiyor..

Bu sonuçlar batıyı da etkileyecek.. Filistin de etkilenecek. Şahinlerin güçlenip, güvercinlerin tüylerinin dökülmesi, sırtlarını bunlara dayayan grublar için de bu sonuç önemli.

Mesela, sanki İsrail’deki şahinler bu işten kazançlı çıkacaklar ama Paralelciler bu işten zarar görecekler. En azından böyle bir algı sözkonusu.. Önümüzdeki günlerde ABD’de İrangate gibi bir BOP tartışması gündeme oturabilir.. Ve tabii ABD’nin desteklediği ılımlı İslam politikası ve Gülen hareketi ile ilgili harcamalar ve kurulan düzen içeride ciddi bir tartışma meydana getirebilir.. Bu tartışma ABD’de başlarsa bu işin ucu İngiltere, Almanya, Vatikan ve İsrail’e de uzanır.. Bu yönde bir gelişme olacak olursa Gülen’e de yol gözükür..

CHP umutlanacak mesela..

Tabii şimdilik bu sonuç karşısında Obama’nın ve Demokratların takınacakları tavır önemli..

Senato’nun üçte bir gibi bir kısmı yenilendi. 100 sandalyeden oluşan Senatoda 36 yeni üye seçildi. Sonuçları belli olan eyaletlerden gelen bilgiye göre şimdiden Cumhuriyetçiler 21, Demokratlar 10 sandalye kazandı.. 5 üye belli değil.. Şu anki duruma göre Senatoda Demokratların 44, Cumhuriyetçilerin 51 sandalyesi kesin. 5 üyenin tamamı Demokratlara gitse bile, Demokratlar çoğunluğu kaybetmiş gözüküyor..

Eyalet valileri seçiminde de durum Demokratların yüzünü güldürmüyor. 50 eyaletten 36’sında seçime gidildi ve sonuç aynı.. Obama’nın son iki yılı oldukça zorlu geçecek gibi gözüküyor.. Son kamuoyu araştırmaları Obama’ya desteğin %40’lara kadar gerilediğini gösteriyor.. Bu seçimde birçok aday seçim kampanyasında Obama’nın adını bile almadı. Bu da Obama’nın parti içindeki desteğini de kaybetmeye başladığını gösteriyor.. Obama adı üzerinden yapılan algı operasyonunun başarılı olduğunu gösteriyor bu sonuçlar..

Demokratların da Obama’nın da işi zor..

Bu sonuca göre  Kongre’nin iki kanadı da muhalefet partisinin kontrolüne geçti. Demokrat Parti, düne kadar Senato’da 55 sandalyeye hakimdi. Cumhuriyetçiler kilit altı eyalette, Arkansas, Colorado, Iowa, Montana, Kuzey Carolina, Güney Dakota ve Batı Virginia’da seçimi kazandılar ve 2007’den beri süregelen dengeler altüst oldu.

Obama’nın önünde zor 2 yıl var.. ABD için bu 2 yıl çok zor geçeceğe benziyor..

ABD’de iflasını açıklayan şehir sayısı 3’e çıktı. Bu sayının önümüzdeki aylar da daha da artmasından endişe ediliyor. Dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD’de iflas eden şehir yönetimlerinin sayısı üçe yükseldi.. San Bernardino ve Detroit’in ardından şimdi de Kaliforniya eyaletinde Desert Hot Springs şehri iflasını ilan etti.

Resme bakar mısınız, günya dünyaya yardım eden ABD kendi kardeşlerinin iflasını önleyemiyor.. Ne ekonomileri, ne akılları, iktisad kurumları, ne ahlakları bu trajediyi bitirmeye yetiyor..

Koskoca AB, bir Yunanistan’ı bile kurtaramadı.. Batı medeniyeti her anlamda bir iflasın eşiğinde.. Aile dağılmış vaziyette, alkol ve uyuşturucu almış başına gibiyor. Beden sağlıkları gibi ruh sağlıkları da bozuk.. Bilimleri, sanatları, felsefeleri, o anlı şanlı, dünyaya akıl veren kurumları, kiliseleri, sanatları bu felaketi durdurmaya yetmiyor..

Onlar yoksulluğa alışık değiller. Şimdi daha çok içecekler, paniğe kapılacaklar, daha saldırganlaşacaklar, rüzgar ekenler, fırtına biçecekler.. Birçok belayı başlarına çekecekler..

İngiltere AB’den ayrılmak istiyor.. Almanya da restini çekti.. “Gidersen git” diyor. Zaten ne Mastrich’e katıldı, ne Schengen’e.. Hâlâ kendi parasını kullanmaya devam ediyor. Sosyal fonlara katılmıyor.. Almanya da AB’deki kendi yağıyla kavrulamayan ülkeleri ne kadar sırtında taşıyabilir ki! Türkiye AB’ye tam üye olmadan AB dağılabilir..

ABD ve batı, şu hali ile kendi can derdine düşmüş vaziyette. Dayandıkları ve yücelttikleri kavram ve kurumlar kendi dertlerine bile çare değil. “Kelin ilacı olsa kendi başına çalardı.” “Kendisi himmete muhtaç bir dede, nerdeki gayrıya himmet ede.” Batı, kendini değiştirmek, bir özeleştiri yapmak yerine suçu hep başka yerlerde arıyor.. Kaçtığını sandığı şeye doğru koşuyor.. Görünen o ki, gelecek günler, geçen günleri aratacak onlara..

Yaşanan süreç, komünizmden sonra kapitalizmin çöküş sürecidir. Kapitalizmin krizidir bu.. Necip Fazıl ödül töreninde konuşan Nuri Pakdil; komünizme, kapitalizme, faşizme, emperyalizme ve firavunizme meydan okurken, aslında bu çöküşe işaret ediyor.. Pakdil’e ödülünü veren Erdoğan, daha önce defalarca vurguladığı gibi “Dünya 5’den büyüktür” derken de, aynı gerçeği dillendiriyordu uzun zamandır.. Rabia bu anlamda ayrı bir anlam ve derinlik kazanıyor.

Evet, yeni bir dünya mümkün. Düne dair ne varsa dünde kaldı, şimdi eskimeyen yeni gerçeklerle yüzleşme ve yeni hayaller kurma zamanıdır.. Eski hal muhal, ya yeni hal, ya izmihlal..  Selâm ve dua ile..

yeniakit