Dünyanın dört bir tarafında katliam ve akıl almaz işkence uygulamalarına imza atan Amerika'nın 1898 Meksika işgali ile başlayan "İşgal ve İşkence" dolu tarihi, bugün Irak ve Afganistan ile devam ediyor.
CIA BAŞKANI NE DEMİŞTİ?
CIA'nın Başkanı Leon Panetta CIA personeline gönderdiği yazıda terör zanlılarını sorgulamak için daha önce ülke dışındaki gizli hapishaneleri kullandıklarını, fakat artık bundan vazgeçtiklerini yazmıştı. Panetta artık tartışmalı sorgu tekniklerinin kullanılmayacağını, söz konusu hapishanelere hiç yeni tutsak götürülmediğini ve bu merkezlerin kapatılacağını açıklamıştı. Örgütün bu merkezlere koruma sağlayan özel şirketlerle sözleşmelerini sona erdirdiğini de açıklayan Panetta, bununla birlikte zanlıları "kısa süreli ve geçici olarak" ellerinde tutma haklarının saklı olduğunu belirtmişti.
İZNİ BUSH VERMİŞTİ
Farklı ülkelerde yakalanarak "Amerika'nın zulüm merkezleri" olarak bilinen bu mekânlara getirilen mahkûmların akıl almaz işkencelerden geçirildiği biliniyordu. Basına yansıyan işkence taktikleri arasında, sırt üstü yatırılan zanlıların bezle örtülü yüzlerine su dökülüp boğulma noktasına getirilmeleri de vardı. Bush yönetimi, CIA'ya, ABD'nin Doğu Avrupa, Asya ve Afrika'da müttefiki olan ülkelerde gizli gözetim merkezleri kurma izni vermişti. Yeni başkan Obama ise Ocak ayında gizli hapishaneler ve Guantanamo gözetim merkezinin kapatılması talimatını verdi.
AMERİKA, İŞKENCEYİ KURUMSALLAŞTIRMIŞ
Amerika'nın başta Irak olmak üzere yeryüzünün birçok noktasında "sistematik" işkence noktalarının varlığı zaten biliniyordu. Bu noktalarda özel taktiklerle zanlılar konuşturulmaya çalışılıyor ve en ağır işkencelere tabi tutuluyorlardı. Amerikalı subaylar ise "Amerikan Ordusu"dan bu işin eğitimini alıyorlardı. Robert Parry'nin; "Lost history: Contras, Cocaine & Other Crimes" ve Peter Dale Scott'un; "Two Indonesias, Two Americas" adlı çalışmaları, ABD'nin, işkenceci askerler yetiştirdiğini ortaya çıkartmıştı. Buna göre, 1965 yılında ABD, çok gizli bir istihbarat programını devreye sokmuştu. Maryland'deki "Ordu İstihbarat Merkezi ve Okulu"nda faaliyete başlayan bu program ile işbirlikçi ülkelere istihbarat eğitimi verilmeye başlanmıştı. Bu programda işkence yöntemleri ile ilgili eğitimler de veriliyordu.
1970'lerde ise bu merkezde şantaj, adam kaçırma, suikast, gözetleme ve paramiliter örgütlenme eğitimleri verilmeye başlandı. Robert Parry'nin delillerini sunduğu bu programda başta işkence olmak üzere infaz, karşı ayaklanma teknikleri gibi eğitimlerin yanı sıra "baskı içeren teknikler" başlığı altında mahkûmların sabah aniden uyandırılmaları, gözlerinin bağlanması, çıplak bırakılması, açlık ve susuzluk çektirilmesi gibi sözde "basit" işkence uygulamaları da öğretiliyordu.
ABD, İŞKENCE EĞİTİMLERİNİ İTİRAF ETTİ
1983 yılında CIA Danışmanı John Kırkpatrick tarafından hazırlanan el kitapçığında ise "bazı işler" için profesyonel suçluların kiralanması, liderlere suikast düzenlenmesi ve Nikaragualılar'a zorla bazı görevlerin yaptırılması ile alakalı taktikler veriliyordu.
1982 yılında dönemin Savunma Sekreteri Dick Cheney'e Ordu İstihbarat Merkezi ve Okulu'ndaki işkence eğitimleri şikâyet edilmiş, ancak herhangi bir girişim yapılmamıştı. 1996 yılında ise Amerikan Savunma Bakanlığı, İşkence, suikast, infaz, aşağılama ve adam kaçırma eğitimi verdiğini resmen kabul etmişti.
AMERİKA BUNU HEP YAPIYOR
Diğer taraftan ABD'nin "Irak İşkenceleri" ise tüm dünyayı şoke eden görüntülerle belgelenmişti. Irak'ta her taşın altından esirlere yapılan işkencenin boyutlarına dair yeni kanıtlar ortaya çıkarken, Irak Geçici Hükümet Konseyi'nin insan hakları bakanı Abdülbassit Türki de "İşgal başladığından beri tüm ABD üslerinde işkence yapılıyor" demiş ve görevinden istifa etmişti. "İşkence Sembolü" olarak bilinen Ebu Garib'de çalışan paralı askerlerden olan Joe Ryan, bir Amerikan radyo istasyonuna gönderdiği günlükte ise Ebu Garib'teki sapık işkencelerin tüm detaylarını anlatmıştı. Amerikalı askerlerin dünyanın farklı yerlerinde yaptığı akıl almaz işkencelerin görüntüleri Amerikalıları bile isyan ettirmişti. Görüntülerin basına yansıması üzerine bir açıklama yapan Demokrat Senatör Ted Kennedy; "Artık ABD'nin simgesi Özgürlük Heykeli değil, vücuduna ve kafasına çuval geçirilmiş ve kablolar bağlanmış halde bir kutunun üstünde duran esirdir" demişti.
Zorbanın kanlı tarihi
Amerika'nın işkencelerini belgeleyen Carol Richardson'un "What does god require? Working to close the 'school of assassins" adlı eserinde yer alan Amerika'nın bazı katliamları ve işkenceleri ise şöyle:
- 1898'de Meksika'yı işgal etti, aynı yıl Küba'ya girdi.
- 1921 yılında Nikaragua'yı işgal etti. Anti-emperyalist direnişin başını çeken Sandino ve 300 kişiyi katletti. 40 yıldan fazla sürecek bir terör devrini başlattı. Sabotaj ve suikastlar düzenledi.
- 1945'te Japonya'nın Hiroşima ve Nagazaki kentlerine atom bombası atarak bir anda 250 bin kişiyi vahşice öldürdü.
- 1950-53 yılları arasında yüz binlerce yurtsever Koreliyi katletti.
- 1954'te binlerce Guatemalalı'yı öldürdü.
- 1955'te Endonezya, Laos ve Kamboçya'da çok sayıda CIA operasyonu düzenledi.
- 1950-59: Küba'da 60 bin kişi, ABD destekli Batista birliklerince katledildi.
- 1961'de Küba'ya karşı Domuzlar Körfezi çıkarmasını örgütledi.
- 1965'te Dominik'e paraşütçülerini indirdi ve 10 bin Dominikliyi katletti.
- 1973'te Şili'de CIA'nın düzenlediği darbe ile 30 bin kişi katledildi.
- 1975'te Vietnam'dan kovulduğunda arkasında milyonlarca ölü ve sakat bıraktı. ABD'nin saldırıları sonucunda Vietnam'da milyonlarca insan yaşadıkları yerlerden sürüldü, onbinlerce kadına tecavüz edildi, yüz binlerce insan sakat bırakıldı ve milyonlarca insan işkenceden geçirildi.
- 1970-75 yılları arasında Kamboçya ve Laos'ta ABD, 1 milyon insanı katletti.
- 1983'te Lübnan'a müdahale etti. 14 bin deniz piyadesinin katıldığı operasyonda binlerce Lübnanlı katledildi.
- Yine 1983'te Lübnan'a ikinci bir müdahalede bulundu. Amerikan 6. Filosu'na ait savaş gemileri Lübnan'a günlerce bomba yağdırdı.
- 1986'da uluslararası haydutluk örneği sergileyerek Libya'yı bombaladı, bine yakın sivili katletti. Ülkeye ambargo uygulayarak deniz ablukasına başvurdu.
- 1989'da Panama'ya asker çıkarttı ve 5 bin Panamalıyı katletti.
- 1991'de Irak'ın Kuveyt'e girişini bahane ederek diğer emperyalist güçleri de ardına takarak Irak halkına karşı bomba yağdırdı. ABD uçakları bu ilk Körfez Savaşı esnasında Irak halkının üzerine 12 bin sorti yaptılar.
- Somali'deki durumu bahane ederek yine diğer emperyalist güçleri de peşine takarak ülkeyi işgale girişti.
- İran'a karşı başlattığı ahlaksız ambargoyu yıllardır sürdürüyor.
- Latin Amerika'da ABD'nin bulaşmadığı savaş, katliam, insan hakları ihlali yok gibi. Nikaragua'dan kaçan işkenceci, halk düşmanı örgütleri destekledi ve Nikaragua halkının üstüne saldırttı.
- Birçok Latin Amerika ülkesinde de Ulusal Muhafızlar adı altında Ölüm Mangaları'nı örgütledi, eğitti, finanse etti, silahlandırdı ve halkın üzerine saldırttı. ABD son olarak Irak ve Afganistan'da yüzbinlerce Müslümanı şehit etti, kadınların namuslarına el uzattı ve hapishanelerde onbinlerce Müslümana sistematik işkenceler yaptı.
Vakit