Basın açıklamasının tam metni:
Değerli Katılımcılar,
Bugün 158. haftamızın basın açıklamasını, sizlerle paylaşmak istediğimiz iki kötü, iki iyi habere ayırmak istiyoruz.
Kötü haberlerden ilki Gazze'den. Bunlardan ilki yürek yaramız Gazze'mizin dünyaya açılan (maalesef) tek kapısı olma niteliğini taşıyan Refah sınır kapısının Mısır tarafından yeniden kapatıldığı haberi. Bu kapı Gazze'nin tek kapısı çünkü diğerlerinden Gazze'ye girebilmek için İsrail engelini aşmak gerekiyor. Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek'e halkımızın Gazze'ye uzanan şefkat eli olan yardım kuruluşlarının yetkililerinin ve yardımların bölgeye rahat ulaşabilmesini sağlamak için Gazzelilere bu kapıyı açık tutmayı borçlu olduğunu hatırlatmak isteriz.
İkinci kötü haberimiz İtalya'dan. İtalya'da bir belediye geçtiğimiz günlerde, özellikle 11 Eylül saldırılarından sonra insanların kalplerine ve beyinlerine yerleştirilmek istenen "İslamî terör" algısının bir uzantısı olarak namazı ve peçeyi yasakladı. Namaz kılan insandan zalimlerin dışında hiç kimsenin korkması gerekmiyor. Çünkü namaz insanı kötülüklerden alıkoyar. Yasakçılar şunu unutmamalılar: İnsanların inançlarına getirilmek istenen bu tip kısıtlamalar inanan insanların imanlarını arttırmaktan başka bir işe yaramaz.
Sıra iyi haberlerde. Bu haberlerin ilki yine Avrupa'dan. Norveç'te geçtiğimiz günlerde alınan bir karar doğrultusunda Müslüman kadın polislere inançları gereği başlarını örtebilmeleri izni verildi. Bu haberi mutlulukla karşıladığımızı belirtiyor darısının bizim ülkemizin ve kamusal alanlarımızın başına olmasını diliyoruz.
İkinci iyi haberimiz Türkiye'den. Mazlum-Der'in İsrailli yetkililer hakkında soykırım suçu işlediklerine dair cumhuriyet savcılıklarına suç duyurusunda bulunduğunu burada söylemiştik. O başvurulardan biri netice verdi ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı suç duyurusunu yerinde buldu. Soruşturma neticelenir de aralarında İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres, İsrail Başbakanı Ehud Olmert, Dışişleri Bakanı Tzipi Livni'nin de bulunduğu 18 kişi Türkiye'ye gelirlerse soykırım suçlamasıyla Türkiye'de yargılanabilecekler. Böyle bir karar suçluların ifadelerinin alınamaması gibi teknik bir sebep yüzünden çıkamasa bile bu İsrail'in Filistin'de giriştiği 60 yıllık soykırımın hukuki açıdan tescil edilmesi için hem Türkiye'de hem de dünyada bir ilk olacak.
Son olarak Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas'ın Türkiye ziyaretini değerlendirmek istiyoruz. Abbas şu anda birtakım temaslarda bulunmak üzere Türkiye'de. Kendisine İsrail'in Gazze'ye düzenlediği acımasız saldırılar sürerken yaptığımız çağrıyı bir kez daha yineliyoruz:
Sayın Abbas, lütfen Gazze'de akan kanın sizin de bizim de kardeşlerimiz kanı olduğunu unutmayın. Aranızdaki fitneyi kaldırın ve işgalci İsrail'in, emperyalizmin topuna, tüfeğine, fosfor bombalarına karşı daha önce yaptığınız gibi tek yürekle, kardeşlerinizle birlikte aynı saflarda savaşarak cevap verin. Bizim kalplerimiz yıllardır Özgür Filistin için, Kudüs için, Gazze için çarpıyor. Sizin kalbinizin de aynı duygularla çarptığına inanıyoruz. Vicdanınızın sesini dinleyin ve zalimlerle işbirliği içindeymiş gibi görünmekten kurtulun. Çünkü biz hala sizin ayaklarınızın da doğru yoldan kaymaması için dua ediyoruz. Yüce Allah'ın isteğini bugünlerde lütfen bir kez daha hatırlayın: "Toptan Allah'ın ipine sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın. Ve Allah'ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp-ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız."
Filistin'de ve Filistin'le kardeşler olarak sabahlayacağımız günlerin yakın olması duasıyla"
ANKARA İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ PLATFORMU
Adına Esra DURU