Kürtler zaten özel konumda
Irak'taki şartlar Sudan'dakilerden farklı olsa da ortak payda, ayrılma seslerinin yükselmesi. İki ülkede de bu çağrılara gösterilen gerekçeler kabul edilemez. Dahası, bu tavrın ulusal çıkarlar lehinde olduğunu söylemek de mümkün değil. SPLM çağrısını 'birliğin cazip görünmediği' iddiasıyla gerekçelendiriyor. Doğru olsa bile bu durum Sudan'ı bölme sebebi olamaz. Barzani'yse çağrısını, 'Kürtlerin hakkı' ifadesiyle gerekçelendiriyor. Fakat Kürt bölgelerinin yıllardır özel bir konumdan beslendiğini dikkate alırsak, bölünmeyi Irak halkının oluşumlarının 'hakkı' olarak görmek mümkün değil.
Peki bu gerekçeler kabul edilir değilse, niçin bu tür sesler yükseliyor? Yanıtı sadece Sudan ve Irak'taki özel durumla değil, genel Arap şartlarıyla da ilişkili. Üç önemli etken söz konusu: Öncelikle, yabancı güçler Arap ülkelerini parçalamaya çalışıyor. Bu planlar yıllardır biliniyor. Arap ülkelerinde bölünmenin doğal kuluçkası olan mezhep çekişmesini körüklemeye çalışıyor, ayrılıkçı güçleri kolluyorlar.
İkincisi, Arapların içinde bulunduğu genel şartlar iç krizleri ve tıkanıklıkları çözmekten aciz. Bir başka deyişle, Arap rejimleri kendi toplumlarında ulusal birliği yerleştirmekten aciz. Üçüncüsü, Arap rejimleri uzlaşıyı sağlayamıyor, ülkelerimizi tehdit eden tehlikelerle mücadele edemiyor.
Başka ülkelere yayılacak
O halde, tüm tehlikesine rağmen ayrılma çağrılarının bu şartların gölgesinde niçin hiçbir caydırıcı etkenle karşılaşmaksızın yükseldiğini anlıyoruz. Buradaki felaket şu: Bu şartlar devam ederse, ayrılma çağrıları Arap ülkelerinin çoğuna uzanacak ve bölünme tehlikesi Sudan veya Irak sınırlarında durmayacak. (Bahreyn gazetesi Ahbar El Haliç, 13 Aralık 2010)
ABNA.ir