Bayındırlık ve İskan Bakanı Mustafa Demir, bakanlık ve taşra teşkilatlarının günümüz koşullarına göre, gerçek görevlerine uygun yeniden yapılandırılacağını belirterek, ''Başta imar mevzuatı olmak üzere bir çok konuda ezberimizi bozacak, hafızalarımızı boşaltacak şekilde yepyeni düzenlemelere gitmek durumundayız'' dedi.
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nca 81 ilin bayındırlık ve iskan müdürlerinin katılımıyla Antalya'nın Kemer ilçesinde düzenlenen toplantının kapanış konuşmasını yapan Bakan Demir, toplantının, geçmiş ve gelecek çalışmaların değerlendirilmesi, yeni sistem, faaliyet ve stratejilerin oluşturulması ile personelin kaynaşması amacıyla önem taşıdığını dile getirdi. Bakanlığın son dönemde hayata geçirdiği çalışmaların Türkiye'nin mühendislik birikimine olumlu yansıyacağını ifade eden Demir, bakanlığın taşra teşkilatlarındaki personelinin sahip olduğu teknik imkan ve birikimlerini yaşadıkları ve görev yaptıkları şehirlerine yansıtamamalarının sıkıntılarını bildiğini vurguladı.
Türkiye'nin depremlerde dünyanın en fazla yapı ve can kaybına uğrayan ülkelerin başında geldiğini, bu kayıplara geçmişteki hatalar ve ihmallerin de yol açtığını kaydeden Bakan Demir, 'Bu hatalar ve ihmallerin acısını, sızısını hep birlikte hissediyoruz'' dedi.
Hayata geçirecekleri projelerle önümüzdeki süreçte Türkiye'nin 20-30 yıllık perspektifini göz önüne alarak yapılanma gerçekleştireceklerini ve kırsal kesimden artan göç ve nüfus hareketiyle karşı karşıya kalınan olumsuz kentleşmenin önüne geçileceğini vurgulayan Demir, kırsal kesimde yapacakları çalışmaların bu yönde kendilerine ciddi veri oluşturacağını bildirdi.
Kentleşmeye yönelik sorunların bilincinde olan Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın son olarak Ankara'da Kentleşme Şurası'nı gerçekleştirdiğini ve geniş kapsamlı konuları ele aldığını ifade eden Demir, şöyle devam etti:
''Kentleşme tüm dünya ve ülkemizde hızla devam ediyor. Köyler kentleşiyor. Kentleşme dünyada global bir süreç olarak algılanmaktadır. Dünyada, üçüncü bin yıla giderken kentsel milenyum kavramı toplumların gündemine girmiştir. Türkiye olarak kentsel milenyumu en canlı hisseden, olumlu ve olumsuz yanlarını birebir yaşayan ülkelerden biriyiz. Bakanlık olarak artık 21. yüzyıl başlarında çok daha farklı olmamız gerektiği bilincindeyiz. Bu amaçla tüm ilgili kurum ve kuruluşlarla kentleşme ve altyapıya bilgi sağlayan faaliyet noktaları hızlı şekilde oluşturulacaktır. Bilgi ve deneyimlerimizle Bayındırlık ve İskan Bakanlığı olarak yaşanabilir kentler için Türkiye'nin ortak aklını oluşturma durumundayız. Bu bizim görevimizdir. Bunu başka yerden bekleyemeyiz.''
''EZBERİMİZİ BOZACAĞIZ''
Geçmişte bakanlığın kendi görev alanlarıyla ilgili bir çok konuyu gerektiği gibi yerine getiremediğini ve bu nedenle bazı yetki alanlarının başka kurum ve kuruluşlara kaydırıldığını kaydeden Demir, şöyle konuştu:
''Kamu yönetimi boşluk kabul etmez. Biz işimizi en iyi yapacağız. Ülkemizin ve gelecek nesillerin ihtiyacı için dünyanın merkezi konumunda yaşayan, çok köklü bir varlık alanında dünyada enfes ürünlere, geçmişe sahip olan ülkemizde, mühendis ve mimarlar olarak sahip olduğumuz misyonumuzu tekrar üstlenmek durumundayız. Başta imar mevzuatı olmak üzere bir çok konuda ezberimizi bozacak, hafızalarımızı boşaltacak şekilde yepyeni düzenlemelere gitmek durumundayız.''
''BALKON SAÇACAĞI BİZİM DEĞİL''
Türkiye'de eğitimini alarak mimarlık mesleğini yapanlara kentsel yapıyla ilgili gerçek görevlerine uygun işler yaptırılması gerektiğini vurgulayan Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Açık balkonun uzunluğu, genişliği ne kadar olacak? Balkon saçağının seviyesi nedir?' Biz bunları artık mimar arkadaşlarımızdan öğrenmek durumunda değiliz. Biz bunlarla artık uğraşamayız. Onlarla uğraşırsak kentleşmeyi kaybederiz. Bakanlık olarak biz orkestra şefi olmak durumundayız. Bu yöndeki icra çalışmalarımızı artık başlattık. Bu çalışmalarımız, bakanlığımızın merkez ve taşra teşkilatlarında yeniden yapılanmayı da doğal olarak ortaya çıkaracaktır. Nasıl olacaktır? Ne olacaktır? diye fikirler olacaktır ama bu yola girmek çok önemli.''
İl müdürlerinden, yakın bir gelecekte yepyeni bir anlayışın, vizyonun ve misyonun temsilcileri olduklarını bilmelerini isteyen Bayındırlık ve İskan Bakanı Mustafa Demir, ''Mesleki yetkinlik, tecrübeler ve etik değerlerimizle yürüttüğümüz çalışmalar, bakanlığımızın yeni bir yapıya kavuşturulmasını çok kolaylaştıracaktır. Bu elbiseyi yeniden giymek durumundayız. Geçmişte olduğu gibi...'' dedi.
Cumhuriyetin kuruluş süreçlerinde yoktan var olan bir ülkede mühendislerin, müteahhitlerin olmadığı dönemde yapılandırılan Bayındırlık Bakanlığının o süreçleri çoktan geçtiğini ve artık dünyada söz sahibi mimarlık, mühendislik ve müşavirlik hizmet seviyesini yakaladığını belirten Demir, il müdürlerine, ''Hala o günlerdeymiş gibi her şeyi kendi elimizle, en küçük detayıyla, en üst noktaya kadar yapmaya kalkışırsak bu bütünlüğü ve etkinliği kaybederiz. Bizim, bugün büyük ölçüde kaybedilen o bütünlüğü tekrar kazanma ile o misyonu tekrar üstlenmeye doğru yola çıktığımızı bilmenizi istiyorum'' diye seslendi.
Bakanlığın, bugünün koşullarına göre geliştirileceğini ve yeniden yapılandırılacağını, şehircilik ve fiziki planlama, plan ve harita, etüt ve proje işleriyle ilgili personele lojistik destek verileceğini dile getiren Bakan Demir, ayrıca yapı denetim ve yapı malzemeleri konusundaki mühendislik ve mimarlığın da en etkin bir şekilde tavizsiz, eksiksiz uygulanmasını çok kısa sürede temin edeceklerini söyledi.
''ULUSAL AFETLER''
Yapım işleri ve müteahhitlik alanında sektörün Türkiye'de olumsuz gelişmesine izin vermeyeceğini de anlatan Demir, Türkiye'de bu alanların disipline edilmesi gerektiğini dile getirerek, şunları söyledi:
''Önümüze afet geldiğinde müdahale etmek görevimizdir ama Ulusal Afet Bilgi Sistemi ile önümüzdeki yıllarda afetlere maruz olan yerleri tespit etme imkanı ve gayretinde olacağız. Hem mühendislik hem kamu alanında görevlerimizi ifa etmek durumundayız. Afet olduğunda müdahale etme ile afet olabilecek yerde afet riskine karşı yapılacak çalışmalar arasında maddi açıdan 7 kat fark var. Hızla buna yönelmemiz lazım. Ana başlıklar altında buralarda bakanlığımızı yeniden yapılandırıp, üzerimize düşen görevleri yeniden en iyi şekilde ifa edeceğiz.''
Demir, bakanlık merkez ve taşra teşkilatlarındaki personelin özlük haklarının iyileştirilmesine yönelik çalışmalar başlattıklarını da bildirerek, ''Çalışan tüm arkadaşlarımız insanca hayatını yaşayabilmelidir. Sıkıntılar içerisinde mesleğin icra edilemeyeceğini hepimiz biliyoruz. Bunu hızla düzelteceğiz'' dedi.
Bakan Demir, yeniden yapılanmaya ilişkin sözlerini, personele şu uyarıyla tamamladı:
''Artık bayındırlık il müdürlüklerini, keşifler, maliyetleri belirleyen, ihale eden, sağlık ocağı denetleyen ve o işler arasında boğulan müdürlükler olmaktan çıkartacağız. Bu tür faaliyetleri hizmet satın alma yoluyla gerçekleştireceğiz. İl müdürlükleri de bu yapıya hızla dönüşecek. Bu işlere hazırlıklı olun.''
KAÇAK YAPILAŞMA TARİH OLACAK
Bayındırlık ve İskan Bakanı Mustafa Demir, ruhsata aykırı, kaçak ve mühendislik hizmeti verilmeyen plansız yapılaşmanın önüne geçmeyi hedeflediklerini belirterek, bu yöndeki kararlılığı tamamen hayata geçireceklerini bildirdi.
Bakan Demir, Kemer'de Bayındırlık ve İskan Bakanlığı yöneticileri ve 81 il müdürünün katıldığı toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bakanlık ve merkez teşkilatlarının yeniden yapılandırılması ile sürdürülebilir kentleşme hedeflerini dile getiren Demir, şunları söyledi:
''Kentleşmede geçmişten gelen mühendislik uygulamalarının ihmallerinden kaynaklanan ruhsatsız yapı stoğumuz var. Ruhsata aykırı yapılarımız var. Hedefimiz bundan sonra; ruhsata aykırı, kaçak ve mühendislik hizmeti verilmeyen plansız yapılaşmanın önüne geçmektir. Bu kararlılığımız tamamen hayata geçecek. Hafızalarda, imar planı olmayan, projesiz, ruhsatsız yapı yapma konusu ortadan kalkacak.''
''SEÇİM ÖNCESİ, SONRASI OLMAZ''
Bakan Demir, yerel seçim öncesi kaçak yapıların artıp artmadığına ve bu yönde çalışmaları olup olmadığına ilişkin soruya da ''Bakanlığın gündeminde topyekün bir durum var. Kaçak yapılaşmanın, seçim öncesi, seçim sonrası olmaz. İmara aykırı yapı kavramı bir bütünlük arz eder ve Türkiye'de bu kavramın ortadan kalkması lazım. İlk etapta bunu gerçekleştireceğiz'' karşılığını verdi.
Taksime cami yapılacağı haberlerinin hatırlatılması üzerine de Demir, ''İbadet yapıları da diğer yapılar gibi belli mevzuata bağlıdır. Bakanlığımızın konusu dışındadır. Cevap vermek şahsi olur'' diye konuştu.
Bakan Demir, bir soru üzerine de kat irtifakından kat mülkiyetine geçişin normal bir süreç olarak gelişmesini sağlamayı amaçladıklarını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
''Vatandaşların tapu dairelerinde ekstra işlem takibine gerek kalmaksızın bu süreci tamamlamak istiyoruz. Bu konuda çalışmalarımız devam ediyor. Sanırım önümüzdeki hafta netleşir. Kat mülkiyetine geçişte vatandaşların mağduriyetine izin vermeyeceğiz.''
Bakan Demir, toplantının ardından Cuma namazını Kemer'deki Gül Camisi'nde kıldı.