Başbakan neşeli

Merve Kavakçı

Başbakan Erdoğan"ın Ramazan"da morali yerinde. Nasıl olmasın? CHP devirdiği çamlarla AK Parti hükümetinin işini kolaylaştırmaya devam ediyor. Bir kaç gün önce ortalık CHP lideri Kılıçdaroğlu"nun erken bozduğu orucu üzerine çalkalandı. Seçim sabahı sandığa gidip kaydının olmadığını farketmeye benzemez bu iş. Oruçtur. Ciddi bir meseledir. İnsanların kalbini yaramazsınız ki içine bakasınız. İçinde ne var anlayasınız. Samimiyet mi gösteriş mi, biraz ondan biraz bundan mı. Peki nedir? Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Ne güzel söylemiş atalarımız. Ne de doğru söylemişler.

Söylemekle olmuyor yaşamak gerekiyor. Yaşadıkça da yerleşiyor. Yerleştikçe de otomatikleşiyor. İçselleşiyor. CHP"nin eski lideri Deniz Baykal yeni lider Kılıçdaroğlu"na nazaran daha usta bir siyasetçi olsa gerek. İmaj düzeltme gayretini kendi üstlenmiyor da başkasına yaptırıyor. Gürsel Tekin Baykal"ın on yedi yaşından beri oruç tuttuğunu söylüyor. Basına sızan bu sözler haber değeri olduğu düşüncesi ile halka ulaşıyor. Mübarek olsun on yedisinden beri oruç tutuyorsa. Zaten Müslüman bir ülkede olması gereken de bu değil mi? Neden bunu söyleme ihtiyacı duyuluyor" Neyse ki sizin dininiz size bizim dinimiz bize prensibi var İslam"da.
Evet başbakanın morali yerinde, bir iftar sırasında dinleyicileriyle komik mi diyelim trajikomik mi diyelim bir anektodu paylaşmış. CHP"nin ne olup ne olmadığına dikkat çeken hadiseye herkes çok gülmüş. Haber şöyle "Erdoğan muhalefetin çevirdiği türlü oyunlara bir de örnek verdi. Erdoğan "Bir genç beni oruç tutmadığım için darp ettiler diye polis merkezine başvuruyor. Polis şikayetçi vatandaşı dinledikten sonra, "kardeşim Ramazan yarın başlıyor, otur bir çayımızı iç" dediğini anlattığında konuklar kahkahalara boğuldu. Erdoğan kahkahalar nedeniyle konuşmasına bir süre ara verdi ve sonra devam etti. Erdoğan muhalefete "Seçim çalışmaları yapın, gidin çalışın seçimlerde hile var yalanlarını bırakın" diyerek seslendi."
Başbakan"ın hikayesini duyunca aklıma başka şeyler geldi. Kenan Evren mesela. Tabii ben küçüktüm o yıllarda, Erzurum"a gelmişti. Babamdan dinlemiştim sonradan. Cumhurbaşkanı Evren Ramazan ayında ziyaret eder Erzurum"u. Babam da o yıllarda üniversitenin İslami İlimler Fakültesi dekanı. Tören, konuşma vesaire, aynı ortamdalar Evren"le. Geliyor, konuşmasına başlamadan önce bir bardak suyu herkesin gözü önünde içiyor. Sonra da şöyle diyor: "Biliyorum Ramazan. Ancak ben oruç tutmuyorum çünkü misafirim." Babamın içinden geçenleri paylaşmayayım. Din konusunda da hocalığa kalkışan Evren"den beklenecek bir tavır değil mi? İslam"ı da o öğretirdi bize. Başöğretmendi kendisi. Başimamdı da".
Oradan buradan hafızamın kıvrımları arasında dolaşırken bir başka CHP"li geldi gözümün önüne. Bu sefer Rıza Türmen. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi yargıcı olan CHP"li. Strasbourgh"dayız. Fazilet Partisi"nin kapatılma davası, benim milletvekilliğimin engellenmesi ile ilgili açtığım dava, Nazlı Ilıcak hanımın açtığı dava, Mehmet Sılay beyin açtığı dava, hepsi bir arada görüşülecek. AİHM"deyiz. Mahkeme salonunda hazır bulunuyoruz. Kapı açılıyor, yargıçlar sıra halinde içeri giriyorlar, Rıza Türmen daha koltuğuna yeni oturmuştu ki hemen önündeki bir bardak suyu alıp içiyor. Günlerden ne mi? Bir Ramazan günü" Bir de tabii Bakırköy belediye başkanı CHP"li Ateş Ünal Erzen"in eşi Meltem Ünal Erzen gibiler var. Onların siyasi doğruluğun arkasına sığınmalarına da ihtiyaçları yok. Müslümanlara hakaret etmekten gocunmuyorlar.

yeniakit