ASLAN DEĞİRMENCİ'nin haberi
YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan'ın üniversitelerde hiçbir öğrencinin başörtüsünden dolayı mağdur edilmeyeceği yönündeki açıklamasından sonra başörtülü öğrenciler derslere sorunsuz şekilde girmeye başladı. Ancak bazı yasakçı zihniyetler, YÖK tarafından yapılan açıklamaya rağmen yasağı uygulamak için direniyor. Üç gün önce Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi'nde başörtülü öğrencilerin özel güvenlik görevlilerinin saldırısına maruz kaldığı ortaya çıktı. Diğer taraftan mağdur öğrencilerin, şikâyette bulunmak için gittikleri karakolda da sözlü tacize uğradıkları öğrenildi.
GÜVENLİK GÖREVLİLERİNİN ARDINDAN KARAKOLDA TACİZ
İki bayan öğrenci başörtülü bir şekilde fakülte bahçe kapısından içeri girmek isteyince önce özel güvenlik görevlilerinin sözlü tacizine, hukuksuzluğu tutanak altına almak isteyince de fiili saldırıya maruz kaldılar. YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan'ın üniversitelerde hiçbir öğrencinin başörtüsünden dolayı mağdur edilmemesi yönündeki genelgesini hatırlatan öğrencilere destek veren öğrenciler de güvenlik görevlileri tarafından darp edildi. Öğrenciler ile yakınlarının, olayın hemen ardından şikâyette bulunmak için gittikleri 100. Yıl Karakolu'nda da kötü muameleye tabi tutuldukları ortaya çıktı. Kendini karakol amiri olarak tanıtan M.T., ifade vermek ve özel güvenlik görevlileri hakkında şikâyette bulunmak için gelen öğrenci ve yakınlarını, "Siz ne diye buradasınız? Aslında suçlu sizsiniz. Eğitim hayatınız bitti" diyerek psikolojik baskı uygularken, mağdurların itirazı üzerine ağıza alınmayacak küfürler savurduğu öğrenildi.
ÖĞRENCİLER SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU
Mağdur öğrencilerden Ü.Ö., S.K. ve yakınları ise Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na özel güvenlik görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunurken, işgüzar karakol amiri M.T. hakkında da işlem yapılması talebiyle İçişleri Bakanlığı'na şikâyet dilekçelerini sundular.
MAĞDUR ÖĞRENCİLER KONUŞTU
Yeni Akit'ten Aslan Değirmenciye konuşan mağdur öğrenciler, "YÖK Başkanı Özcan'ın genelgesi var. Üstelik yasağın hukuki bir tarafı da yok. Ancak buna rağmen fakülteye örtülü olarak alınmamız engellendi. Bırakın derse girmeyi, okul bahçesine dahi başörtülü bir şekilde giremiyoruz. Olayın olduğu gün arkadaşlarımızla birlikte söz konusu hukuksuz yasağı yöneticiler talimatıyla sürdürmede kararlı olan özel güvenlik görevlileri hakkında tutanak tutmak istedik. Bu talebimizin karşılığı ağır hakaretler oldu. Bu hakaretlere karşılık YÖK'ün genelgesini hatırlattığımızda ise darp edildik. Üzerinden ceketlerini çıkartıp, sokak kavgası yaparcasına saldırdılar. Hatta olay ile alakası olmayan, ancak saldırı sonrası tepkilerini dile getiren arkadaşlarımız bile darp edildi. Biz hakkımızı aramak için 100. Yıl Karakolu'na gittiğimizde ise bir darbe daha yedik. Karakol amiri şikâyetimizi dinlemek ve ifademizi almak yerine bize baskı uyguladı. Öyle ki; amir, "Siz ne diye buradasınız? Aslında suçlu sizsiniz. Eğitim hayatınız bitti" diyerek psikolojik baskı bile yaptı. İtiraz ettiğimizde hakaretler yağdırdı. Araya giren diğer görevliler sayesinde ifademiz alınabildi. Biz bugün itibariyle özel güvenlik görevlileri hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduk. Karakol amirini ise bir dilekçe ile İçişleri Bakanlığı'na şikâyet ettik. Ayrıca Yükseköğretim Kurulu'na da müracaat edeceğiz. Hakkımızı sonuna kadar arayacağız. Şu anda örtülü olduğumuz için sınavlarımız aksadı. Bu yasak yüzünden geleceğimiz çalınıyor" dediler.
Yeni Akit