Başörtüsü Eylemlerinde Bu Hafta

Kocaeli'de 267., Akyazı'da 173., Sakarya'da 246.,Konya'da 142. Başörtüsü eylemi düzenlendi.

Kocaeli Gönüllü Kültür Teşekkülleri Platformu 267.hafta basın açıklaması İzmit İnsan hakları parkı Özgürlük Meydanı'nda yapıldı.

Kocaeli Gönüllü Kültür Teşekkülleri Platformu 267.hafta basın açıklaması 29 Mayıs 2010 Cumartesi günü İzmit İnsan hakları parkı Özgürlük Meydanı'nda yapıldı.

Basın açıklamasını 47 dernekten oluşan KGKTP birleşenlerinden , Sağlık Sen Kocaeli Şube sekreteri Selahattin Mengül yaptı.Konu 28 mayıs darbesiydi.Basın açılmasına EMEP İl başkanı da bir açıklamayla destek verdi.Sonra İHH gönüllüsü Halil Demir, İsrail'in İ.H.H'nin yardım konvoyuna saldırması halinde Kocaeli,de halka sokaklara dökülüp İsrail'i protesto etme çağrısı yapıldı.

BASIN AÇIKLAMASININ TAM METNİ:

"Sevgili Vatandaşlar, Bugün demokrasimizin içine düştüğü buhran ve son müessif hadiseler dolayısıyla kardeş kavgasına meydan vermemek maksadıyla Türk Silahlı Kuvvetleri, memleketin idaresini ele almıştır.''

Bundan tam elli yıl önce zamanın kudretli albayı ''Demokrasi ''ile yönetildiği varsayılan ülkemizde yapılan ilk darbeyi bu cümlelerle duyurdu.'' Demokrasinin içine düştüğü buhran ve kardeş kavgaları'' gibi kavramlaştırmalar da daha sonra yapılacak darbe ve muhtıralar için dayanak olarak kullanıldı.

27 Mayıs darbesi seçimle iktidara gelen Menderes Hükümetini devirmesiyle beraber, darbeci cunta ve sivil uzantısının açıklamalarıyla halkın oyunun belirleyiciliğinin Türkiye için anlamsız, söz etmeye değmeyecek bir olgu olduğunun gelecek nesillerin hafızasında yer etmesi sonucunu da doğurmuştur. Darbe sonrası başta başbakan olmak üzere iktidarın üç mensubunun şimdilerde düzmece ve sonucu belli olarak tanımlanan özel mahkemelerde yargılanarak idam edilmeleri sonraki dönem iktidarları için bir uyarı kabul edilmiş ve tehdit amaçlı kullanılmasında bir beis görülmemiştir. Nitekim bir siyasi parti üst düzey yöneticisi siyasi rakibine 27 Mayıs'ın sonucunu unutmaması tavsiyesinde bulunabilmiştir.

27 Mayıs ve takip eden darbe ve muhtıralarda sadece görünür gücü suçlamak içine düşülen yanlışların en büyüğüdür. Darbenin arka planını irdelediğimizde toplumdan farklılaşan bir takım elitlerin askeri darbe yapması konusunda teşvik ettiklerini görüyoruz. Bugün dahi üniversite mezununun oyu ile çobanın oyu veya sermayeyi tek elde toplayan patronun oyuyla işçinin oyu karşılaştırması yapılarak antik çağın site devletlerine özlem duyan elitistlerin amacı halkın sandıktaki gücünün meclise tam olarak yansımasının önüne geçilmesidir. 1960 darbesi sonrası yapılan anayasa ile birlikte kurumlar ihdas edilerek yasama ve yürütmenin yetkilerinin azaltılması cihetine gidilmiş, muktedir olamayan iktidarlar dönemi tartışmasız günümüze kadar devam edegelmiştir.

Günümüzde devam eden bir çok sorunun, kapısı 27 mayıs darbesiyle açılmıştır. Özellikle ülkedeki etnik farklılıkları körükleyen cunta hiçbir suça karışmamış oldukları halde Kürtçülük ve isyan edebilirler suçlamasıyla özellikle Kürt ailelerin önde gelenlerinin de aralarında olduğu 485 kişiyi zorunlu ikamete mecbur bırakmış daha sonra bu topluluktan 55 kişi ülkenin değişik bölgelerine sürgün edilmişlerdir.Örneğin zorunlu ikamete tabi tutulan Zeynel Turanlı'nın ailesi kurtuluş savaşı sırasında milli mücadeleye katkılarından dolayı birinci meclis tarafından altın madalya ile ödüllendirilmiştir.Yazar Nevzat çeliğin " Sivas kampı" adlı kitabından "bu günkü siyasal Kürtçülüğün Sivas kamp faciasının sonucu olduğunu Celal Bayar'ın ağzından öğreniyoruz.

Kurucu ve koruyucu unsur olduğu konusunda tartışma kabul etmeyen silahlı güç içindeki bir takım yasal olmayan yapılanmalar, ülkenin geleceğinin belirleyiciliği konusunun sivillere bırakılmasına hata olarak bakmakta, Ergenekon ve muhtelif isimlerle anılan darbe planlarını hayata geçirmeye çalışmaktadır.

İyi darbe kötü darbe veya sizin darbecileriniz, bizim darbecilerimiz tanımlamaları her türlü siyasi organizasyondan bağımsız olması gereken günümüz sivil toplum hareketlerinin kırılma noktasını oluşturmaktadır. Millet egemenliği üzerindeki her türlü vesayete karşı bir mücadele bilincinin oluşması bu bağımsız kimliği korumakla mümkün olabilir.

Geçtiğimiz hafta içinde ülkenin dört biryanında darbe karşıtı gösteriler yapılmış, darbe mağduru kişiler yadedilmiştir. Bizler de seslerimizi yükselterek darbelere ve vesayetin her türlüsüne ''Bir Daha Asla'' diyoruz.

Basın açıklaması metni:

Değerli basın mensupları bildiğiniz gibi bu günlerde Dünya da gündem yaratan ve bizleri de yakından ilgilendiren İHH İnsan Yardım Vakfının Gazze ye gemi filosu ile götürdüğü yardım konusu bu gün öncelikli gündemimizdir. Kocaeli den de 4 arkadaşımızın içinde bulunduğu yardım filosu ambargo altındaki Gazze halkına gıda tıbbı malzeme ve inşaat malzemesi taşıyan yedi gemi şuan Gazze ye doğru ilerlemektedir. İsrail den herhangi bir engelleme gelmezse gemiler gün içinde Gazze de olacaktır. Gemilerde, Türk ve yabancı uyruklu yaklaşık 50 gazeteci ve yabancı uyruklu 25 milletvekilinin de aralarında yer aldığı 750 kişi bulunuyor.

Mavi Marmara yolcu gemisinde, 34'ü yabancı uyruklu 50 gazetecinin yanı sıra Kuveyt, Cezayir, Ürdün, Yemen, Bahreyn, Fas, Mısır ve İsrail'den 25 milletvekili bulunuyor. Mavi Marmara 560 yolcu taşıyor.

Türkiye'den yola çıkan Gazze gemisinde, 2104 ton çimento, 600 ton inşaat demiri ve 50 ton fayans, Defne Y gemisinde ise 150 ton demir, 98 jeneratör, 90 prefabrik konut, 16 çocuk oyun parkı, tıbbi malzemeler, ilaç, kırtasiye malzemeleri, gıda, tekstil ürünleri ve çeşitli inşaat malzemeleri bulunuyor.

İsrail bu kadar açık sadece yardım götüren gemileri ne pahasına olursa olsun durduracağını yardımlara el koyacağını ve yolcuları sorguladıktan sonra sınır dışı edeceğini söylemektedir şimdiden açık hapis haneler kurulmuş donanma kuvvetleri gemiyi durdurmaya hazırlanmaktadır.

Buradan bu Siyonist devlete açıkça sesleniyoruz bu yaptığın hukuksuzluktur BM yi de bu hukuksuzluğa karşı göreve çağırıyoruz Somali ye korsanlara karşı askeri güç gönderdi ise İsrail e karşı da aynı uygulamayı yapmalıdır. İsrail korsanlardan daha tehlikelidir.

Ey İsrail gemide ki kardeşlerimizin zarar görmesi senin de zarar görmendir. Gemiye müdahale ederken dünyanın çeşitli yerlerindeki vatandaşlarının da güvenliğini tehlikeye atmaktasın bir an önce bu tutum ve davranışından vazgeç

Ümmetin sesi olduğu için İHH İnsani Yardım Vakfına teşekkür ederiz ve yanlarında olduğumuzu belirtmek isteriz. Bir çağrımızda Kocaeli halkınadır gemilere ayni yardımlarınız için teşekkür ederiz fakat bu işler sadece ayni yardımlarla da olmamaktadır. Gün birlikte olma günüdür İsrail gemilere müdahale ettiğinde sokakları doldurma günüdür bu konuda gemilere İsrail müdahale ettiğinde bizler öfkemizi belirtmek için yürüyüş yolunda olacağız sizleri de aramızda görmek isteriz geldiğiniz için teşekkür ederiz.

İ.H.H Gönüllüsü Halil Demir

Akyazı Başörtüsüne Özgürlük Platformu'nun düzenlemiş olduğu 173. basın açıklaması eyleminde siyonist rejim uyarıldı.

Basın açıklaması metni:

Akyazı Başörtüsüne Özgürlük Platformu'nun düzenlemiş olduğu 173. basın açıklamasında beraberiz.

Ülkemiz insanları en kötü günleri darbelerle yaşamıştır. Bugün hala darbeci cunta zihniyetin'de olanların yüzünden yasaklar zulümler devam etmektedir. Ne olmuştu da 27 Mayıs'ta masa başında hukuksuzca verilen karar ile kırılan kalemin ardından ismi konulmayan cinayetler işlendi. Darbe dönemlerinde cuntacıların işlediği cinayetler sorgulanmalı yanlış yapanlar açıklanmalı ve halk vicdanında mahkum olmalıdır. Öncelikle oligarşik düzenin bitmesi,darbeci zihniyetin yok edilmesi, Kemalizm laiklik ve demokrasi diyerek 'militarizmi' dikta edenlerin insanlıkla yüzleşmesi, bu topraklar üzerinde yaşayan halkımız için milad olacaktır.

Ürettikleri kaoslarla insanları ikinci sınıf muamelesinde tutmak kimsenin haddine değildir. Bugün ve yarın açık öğretim sınavlarına girecek olan öğrenciler kesinlikle başörtüsü yasağına maruz kalmadan imtihan salonlarına girmelidir. Aksine yasak uygulayan görevliler hakkında, milli eğitim ve içişleri bakanlığı gerekli adli takibatı başlatmalıdır.

İ.H.H. insani yardım kuruluşunun organizesiyle rotamız Gazze yükümüz özgürlük konvoyu 9 gemi ile yola çıktılar. Gazze'ye insani yardım taşıyan ve 50 ülkeden insan hakları aktivistlerin içinde bulunduğu gemiler inşallah sağ salim Gazze'ye ulaşır ve yardımlar dağıtılır. Akyazı başörtüsüne özgürlük platformu olarak organizasyona desteğimiz tamdır. Bu kutlu yolculukta yanlarında olduğumuzu kamuoyuna duyuruyoruz. Katil İsrail devletini gerginliğe mahal verecek olumsuz hareketlerde bulunmaması için uyarıyoruz. Yardım gemilerinde bulunan Akyazılı aktivistimiz Ekrem KÜÇÜKKÖSE kardeşimiz bulunuyor kendisine selamlarımızı iletiyoruz.

Huzurun ve kardeşliğin tesis edildiği adil bir dünya temennisiyle gelecek hafta cumartesi 12:30 buluşmak üzere Allaha emanet olunuz.

Akyazı Başörtüsüne Özgürlük Platformu Adına

Anadolu Gençlik Derneği Sakarya İl Bşk.Yrd.

Mahmut ALEMDAR


Sakarya Adalet Girişimi Başörtüsü Platformu 246.kez Adapazarı merkezinde toplanarak gündemi değerlendiren bir basın açıklaması yaptı.

Gazze'ye yardım için yola çıkan gemilerin israil tarafından engellenmesine değinilen basın açıklaması Afganistan'a giderken uçak kazasında hayatlarını kaybeden İHH gönüllüsü Bahattin Yıldız ile Faruk Aktaş'ın rahmetle anılması ile sona erdi.

SAGBP adına Vahdet Vakfı Adapazarı çalışma kolunun gerçekleştirdiği açıklamanın tam metni aşağıdadır.

Basın açıklaması metni:

Değerli basın mensupları, kıymetli dostlarımız. Sakarya Adalet Girişimi Başörtüsü Platformu'nun düzenlediği basın açıklamasına hoş geldiniz.

Bugün, 27 Mayıs 1960 darbesinin 50. yılı" O günden bu yana darbeciler hiç durmadan çalışmış: 12 Mart Muhtırası, 12 Eylül, 28 Şubat Darbesi ve Ayışığı, Yakamoz, Eldivan vs. darbe girişimleri ve onların ürünleri olan "Darbe Anayasaları". Evet, sıklıkla tekrar ettiğimiz gibi, yine tekrar ediyoruz ki, halkın özgürlüklerinin önündeki en büyük engel DARBE ANAYASALARIDIR. Tüm darbeler, halka ve onların istedikleri FİKİR, İNANÇ VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ'ne karşı yapılmıştır.

Evet, 27 Mayısları bayram ilan edenlere, bugün; kökten "YETER ARTIK" denilerek, Anayasal düzenlemelerle vesayetlerine son verilmeli, akıllarına estikçe, balans ayarı yapar gibi sivil iradeye müdahaleleri engellenmelidir. Ve anayasal düzenlemeler içerisinde, iri puntolarla ve "DEĞİŞTİRİLEMEZ, DEĞİŞTİRİLMESİ TEKLİF DAHİ EDİLEMEZ" kaydı ile; "DÜŞÜNCE, İNANÇ VE İFADE ÖZGÜRLÜKLERİ" güvence altına alınmalıdır. Hepsinden önemlisi kılık kıyafet bahane edilerek, çağdışı uygulamalar ile insanımızın eğitim özgürlüğü ve çalışma hakkının gasp edilmesine asla fırsat verilmemelidir. İnsanlar düşünceleri sebebiyle mahkum edilmemelidirler. Bu sebeple tekrar tekrar, üstüne basa basa ifade ediyoruz ki, insan hak ve özgürlüklerinin önündeki en büyük engel, çağdışı düzenlemeleri içinde barındıran Darbe Anayasaları'dır. Dolayısıyla Darbe Anayasaları'nın toptan değiştirilerek sık sık sivil iradeye müdahale eden darbeci zihniyete de son verilmelidir.

Diğer yandan, basın açıklamamızda üzerinde durmak istediğimiz önemli bir hususu da Türk Kamuoyu'na arz etmek istiyoruz: Malum olduğu üzere, 1948'den beri Filistin'de zulüm ve katliamlarını devam ettiren ve savaş suçlusu ilan edilen Siyonist İsrail, Gazze'de yaklaşık 4 yıldır uyguladığı ambargo ve kuşatmalarla, yaklaşık bir buçuk milyon insana, zindan hayatı yaşatıyor.

"Açıkhava Hapishanesi"ne çevrilen Gazze bugün altyapısının yüzde 75'i yok edilmiş, 165 okul yerle bir edilmiş, yüzlerce ev yıkılmış, elektrik ve suyu olmayan, insanlarının ölüme mahkum edildiği bir bölge haline getirilmiştir. 27 Aralık 2008'de başlattığı ve 22 gün süren saldırılar sonucu, savunmasız 1400 insanı vahşice katleden İsrail, zaman zaman yine saldırılar düzenleyerek masum insanları katletmeye devam etmiştir. Nihayet, bu zulme dayanamayan ve 50'den fazla ülkeden katılım sağlayan sivil toplum kuruluşlarının gönüllüleri, İnsanî Yardım Kurumu İHH önderliğinde 7 gemi ile Gazze'ye sırf insanî yardım amaçlı olarak yola çıkmıştır. Siyonist İsrail ise, bunu engellemek amacı ile askerî operasyon yapacağını ilan etmiş, özel tutuklama merkezleri kurduğunu duyurmuştur. Böylesi bir insanî yardım kampanyası karşısında panikleyen Siyonist İsrail, yine uluslar arası hukuku ihlal etme niyetindedir. Gemi filosu henüz harekete geçmeden, başta Türkiye olmak üzere dünyanın değişik yerlerinde destek toplantıları düzenlendi. Bu desteklerin özellikle bu İnsanî Yardım Gemi Filosu'nun İsrail tarafından engellenmeye çalışılması halinde çok daha ciddi boyutlarda ortaya konması gerekmektedir. Çünkü orada insanlık katlediliyor, Jenosid uygulanıyor ve buna mutlaka DUR denilmelidir. Sakarya Adalet Girişimi Başörtüsü Platformu olarak; İsrail'i böyle bir şey yapmamaları konusunda itidale, yetkilileri de bu filoya sahip çıkmaya davet ediyoruz.

Basın açıklamamızı, İnsan'i Yardım Vakfı İHH'nın Afganistan'da yapımını gerçekleştireceği yetimhaneye arsa bulmak için Kunduz bölgesine giden ve Kabil'e dönerken uçak kazasında şehit olan Bahaddin Yıldız ile Faruk Aktaş'ı rahmetle anıyor, başta aileleri olmak üzere bütün Müslümanlara sabr-ı cemil niyaz ediyoruz.

Bir sonraki basın açıklamamızda tekrar buluşmak üzere, Sakarya Adalet Girişimi Başörtüsü Platformu adına hepinize teşekkürlerimizi sunuyoruz.

Sakarya Adalet Girişimi Başörtüsü Platformu Adına

Vahdet Vakfı Sakarya Çalışma Kolu

 

KONYA İNANÇ ÖZGÜRLÜKLERİ PLATFORMU 142. HAFTA BASIN AÇIKLAMASI

 

Rahman, Rahim, Allah'ın adıyla

 

Medinelilere ve çevrelerinde bulunan bedevilere savaşta Allah'ın Resulünden geri kalmak, kendilerini peygambere tercih etmek yaraşmaz. Çünkü Allah yolunda susuzluğa, yorgunluğa, açlığa uğramak, kâfirleri kızdıracak bir yeri ele geçirmek ve düşmana karşı başarı kazanmak şeklinde onların yaptığı salih ameller mutlaka yazılır. Allah muhsinlerin ecrini zayi etmez. Az veya çok infak ettikleri her şey, geçtikleri her vadi (yürüdükleri her yol) onlar için yazılır. Allah, yaptıkları her şeyi en güzel şekilde mükâfatlandıracaktır.

               (Tevbe Suresi 120 ve 121. ayetler)

           

            Sevgili dostlar, değerli basın mensupları;

           

            Bu gemiler umut taşıyor; insanlık taşıyor" Özgürlüğe sevdalı insanların yüreklerini taşıyor. Gecenin karanlığında, sabahın ışıklarına olan özlemi taşıyor. Erdem taşıyor bu gemiler. Direniş taşıyor. Aşkı ve hürriyeti taşıyor bu gemiler insanlığın özlemini çektiği, merhameti, iyiliği, insafı, rahmeti taşıyor bu gemiler. Sadece inşaat malzemesi ve insani yardım taşımıyorlar. Onlar, insanlığı taşıyorlar.

 

            Sekiz gemiyle açık denizdeler" Ufukları açık olsun. Onlar sadece bine yakın kişiyle gitmiyorlar" Milyarlarca hürriyet sevdalısının yüreklerini de götürüyorlar beraberlerinde. Onlar yalnız değiller. İnananların duaları, arşı-ı alâ'ya yakarışları yürekleri burkan iniltileri de beraber götürüyorlar. Annelerin merhametlerini, yetimlerin gözyaşlarını, yiğitlerin fedakârlıklarını da götürüyorlar beraberlerinde. Özgürlük için yapılan yeminleri, direnişin sloganlarını, atılan kararlı adımları, sebatkâr ayakların izlerini de götürüyorlar.

 

            Onlar, Gazze'ye gidiyorlar. Kalbimize gidiyorlar. Miraç'ın diyarı, Mescid-i Aksa'nın özgürlüğünün yolunu açmaya gidiyorlar. Direnişe, rahat bir nefes aldırmaya gidiyorlar. Şehitlerin kanlarının bereketiyle gidiyorlar. Siyonist İsrail'in insanlık dışı, vahşi ambargosunu kırmaya gidiyorlar.

 

            Ve İsrail, Siyonist İsrail, insanlık tarihinin yüzkarası İsrail; bu iyilik hareketini durduracağını söylüyor. Ona karşı şiddet kullanacağını ifade ediyor. Tatbikatlar yapıyor, hapishaneler inşa ediyor. Bu gemileri, maksadından alıkoymak için limanlar oluşturuyor. Provokatif açıklamalarda bulunuyor İsrail, kah gemilere asker indireceğinden bahsediyor, kah onları limanlara götürüp, yolcularını tutuklayacağını ifade ediyor. Bir psikolojik savaş uyguluyor İsrail" Yıldırmaya, pasifize etmeye çalışıyor. Gözdağı veriyor durmadan"  Zannediyor ki, yılgınlık gösterilecek, hedeflerden vazgeçilecek, korku salacak yüreklere ve geri döndürecek özgürlük sevdalılarını"

 

            İsrail şunu bilmelidir ki, yakılan bu ateş, ateşi tutuşturanlar vazgeçseler de sönmeyecektir. İşgal, ambargo ve zulümler devam ettiği müddetçe direniş ve mücadele de devam edecektir. İsimler değişecek, şahıslar farklılaşacak belki, mücadelenin şekil ve tarzında değişiklikler olacak fakat mücadele asla bitmeyecektir.

 

            Onlar yoldalar, biz buradayız" Ümmet ve onurunu yitirmemiş insanlık teyakkuzdadır bugün. Ve uyanık olmak zorundadır. Dualarımızla, basın açıklamalarımızla, kitlesel ve bireyse eylemlerimizle, onların yanında olduğumuzu, onlarla birlikte olduğumuzu ortaya koymak zorundadır. Bugün, kardeşlik günüdür"

 

            Halkımızı bu hassas mesele de uyanık olmaya, İsrail'in yağacağı her tür saldırıya karşı harekete geçmeye, sesini yükseltmeye, bu özgürlük konvoyunun bir parçası olmaya davet ediyoruz. Biliyoruz ki bizim çabalarımız onların kararlılıklarını arttıracak. Bizim seslerimiz, onların seslerine ses katacak" Haydi! Kulak verelim Gazze yolcularına, ses verelim özgürlük çağrılarına, omuz verelim kavgalarına, yüreğimizi koyalım ortaya"

 

Çünkü biz gemidekileriz" ve gemidekiler Gazze'dekiler" Gazzedir insanlık"

Ve insanlık Kudüs demektir"Kudüs'ün özgürlüğü insanlığın özgürlüğüdür!

 

143. Haftada, aynı yer ve saatte buluşmak üzere, hepinizi, Allah'a emanet ederiz.

 

KONYA İNANÇ ÖZGÜRLÜKLER PLATFORMU

Sivil Haber Haberleri

Katil İsrail'e kucak açan Uluslararası Olimpiyat Komitesi sınıfta kaldı
Paris Olimpiyatlarının güvenlik işlerinde neden İsrail güçleri kullanılıyor?
Alimlerden Gazze bildirisi: HER MÜSLÜMANA FİLİSTİN SORULACAK
PKK'nin kanlı tarihinden bir kesit: Susa Katliamı!
Diyarbakır bu akşam da Gazze için meydanlardaydı