Başörtüsü Eylemleri'nde Bu Hafta(FOTO)

Ankara'da 404., Kocaeli'de 446., Akyazı'da 352.,

İslam Dinini "Emin ÇÖLAŞAN'dan" öğrenecek değiliz. Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu tarafından düzenlenen 404. hafta basın açıklamasına hoş geldiniz.

Başörtülü vekillerin meclise girmesi hususunda yıllardır yıkılamayan tabu nihayet yıkıldı. Merve Kavakçı’ya yapılan saygısızlığın üzerinden yıllar geçti. Hafızalarımızda o görüntüler tazeliğini korurken AKP’li Hanım vekillerin hac vazifelerini ifa ettikten sonra başlarını örtmeleri başörtülü vekil tartışmalarını tekrar gündemim...ize getirdi. Günlerdir “tekrar bir Merve Kavakçı olayı yaşanır mı” sorusuna cevap aranırken, nihayet Perşembe günü olaysız bir şekilde başörtülü vekiller mecliste yerlerini aldılar. Dünya yıkılmadı, laiklik elden gitmedi, başı açıkken vekillik salahiyeti olan hanım vekillerin başörtüsüyle bu salahiyeti kaybetmedikleri de görüldü. Bu ülkenin bütün kesimlerinin temsil edileceği ortam olacağı iddiasıyla kurulan mecliste başörtülü vekil olmaması bir eksiklikti. Bunun da ötesinde yıllardır süregelen başörtülü hanımları belli alanlardan soyutlama siyasetinin bir kalesi daha düşmüş, bir özgürlük alanı daha açılmış oldu.

Her ne kadar vekillere koro halinde “Dışarı” temposu tutulmadıysa da malum CHP zihniyeti başörtüsü tahammülsüzlüğünü meclis kürsüsünden dile getirmekten de geri durmadı. Bu ülkenin bir gerçeği olarak başörtülü insanların temsil hakkını hiçe sayan bu zihniyet sadece seçim zamanlarında başörtüsü üzerine oynamayı bilmektedir. Meydanlarda “Başörtüsü sorununu da biz çözeceğiz” nutku atan Kılıçdaroğlu’nun başörtüsü yasağının kaldırılması hususunda atılan her adıma muhalif tavır takınması sorunu nasıl çözeceği hususunda ipuçları vermektedir.

Diğer yandan başörtüsü düşmanlığı ile bilinen Yargıtay onursal cumhuriyet başsavcısı ve Türk hukuk kurumu başkanı Sabih Kanadoğlu başörtüsünün meclis iç tüzüğüne aykırı olduğu iddiasını ortaya attı. “her parlamentonun bir geleneği vardır. İç tüzüğü vardır. Anayasa mahkemesinin reddettiği, AİHM’in kabul etmediği bir konuyu TBMM’de dayatmayı hukukla izah etmek mümkün değildir.” Şeklinde konuşan Kanadoğlu tahammülsüzlüğün bu kadarı dedirtmektedir. Geleneklere özgürlüklerden daha bağlı görünen Kanadoğlu’nu kınıyor, bir hukukçuya, adaleti ikame etme görevini yürüten bir savcıya bu sözleri yakıştıramıyoruz. Hukukun temeli adalet, özgürlük ve eşitlik ilkeleri üzerine kuruludur. Bunlardan herhangi birini gözetmeksizin verilen kararların hukukiliği tartışmalıdır. Diğer yandan TBMM’de tüm kadınlar başını örtecektir şeklinde bir dayatma yoktur. Neyin dayatmasından bahsedilmektedir? Evet mecliste yıllardır süregelen bir dayatma vardır. O da vekillerin başı açık olması yönündeki dayatmadır. Ayrıca bu toplumun başörtüsü konusundaki geleneklerini es geçerek parlamento geleneklerinden bahsetmesi abesle iştigal bir durumdur. Kanadoğlu işgal ettiği makamın hakkını maalesef verememektedir. Yasak döneminde adını sıkça duyduğumuz kin ve nefret söylemleri ile tanıdığımız Kanadoğlu uzun süredir adından söz ettirmiyordu. Şimdi bir anda başörtülü vekiller söz konusu olunca kuyruğuna basılmış gibi ortalığı yaygaraya vermektedir. “Muhalefet mahkemeye gitmeli” diyerek yol gösteren Kanadoğlu Mahkeme-i Kübra’da gerçek adaleti görecektir.

Diğer yandan malum medyada da mecliste başörtülü vekiller rahatsızlığı yaşandı. Emin Çölaşan ve Bekir Coşkun bu rahatsızların başını çekiyordu. Emin Çölaşan “Meclise dün itibariyle dört adet sıkmabaş kelle soktular”, “bunlar bez parçasına “başörtüsü” diyorlar ve dinimizin gereği olduğunu iddia ediyorlar” şeklinde çirkin ifadelerle hazımsızlığını ortaya koydu. Bunun yanında Kur’an’da başörtüsüyle alakalı ayet olmadığını bir ilahiyatçı edasıyla da ispatlamaya çalıştı. Dinimizi Emin Çölaşan’dan öğrenecek değiliz. Tavsiyemiz, kulaktan dolma kıt ilahiyat bilgilerini başkaları üzerinden yorumlama yerine sahih İslam kaynaklarından doğru bilgiye ulaşması ve bu bilgileri hayatına rehber etmesi kendisi için daha hayırlı olacağıdır. Bekir Coşkun ise “şimdi mi Müslüman oldunuz?” başlıklı yazısıyla kendinden bekleneni yapmış oldu. Yıllardır belli bir zümreye yaranmak için halktan kopuk ve halkı aşağılayıcı tutumlarıyla fildişi kulelerden oturup bir kısım yargılara varanlardan ne anlayış ne de alkış bekliyoruz. Ayrıca Bekir Coşkun’a yarın çok geç olmadan “Şimdi Müslüman ol” diyoruz.

Bütün insanların akıl, nesil, can, mal ve din emniyetlerinin sağlandığı bir dünyada buluşmak temennisiyle katılımlarınız için teşekkür ederiz.

ANKARA İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ PLATFORMU
 

 

Her hafta düzenli olarak gerçekleştirilen başörtüsüne özgürlük eylemlerinde bu hafta, AK Parti Konya Milletvekili Gülay Samancı, Kahramanmaraş Milletvekili Sevde Beyazıt Kaçar, Denizli Milletvekili Nurcan Dalbudak ve Mardin Milletvekili Gönül Bekin Şahkulubey’in, TBMM Genel Kurulu çalışmalarına başörtülü olarak katılmasına destek verildi.

Sütçü İmam’ın kurşunları hedefini 31 Ekim günü vurdu

Kocaeli İnanç Özgürlüğü Platformu 446. eylemini gerçekleştirdi. İzmit Özgürlük Parkı’nda yapılan eylemde, “Sütçü İmam’ın kurşunları hedefini 31 Ekim günü vurdu” pankartı açıldı. Platform adına basın açıklamasını okuyan Orhangazi Ergin; “31 Ekim 2013 günü TBMM tarihi günlerinden birini yaşadı. Halkın oylarıyla seçilen Merve Kavakçı’nın, statükocular tarafından halkın meclisinden, ‘Burası devlete meydan okuma yeri değil, atın bu kadını dışarı’ denilerek kovulduğu günden 14 yıl sonra bir insan hakkının iadesiydi. 4 hanım milletvekili meclise başörtüleri ile girdi ve bitmiş statüko partisi CHP haricinde, hiçbir partiden tepki almadan meclisteki yerlerini aldı. Kendilerini, Cumhuriyet’in kazanımlarının gereğini yerine getirdikleri için kutluyoruz. Ne yazıyor meclisin üstündeki yazıda, ‘Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir.’ Fakat böyle denilse dahi herkes iyi biliyordu ki, bugüne kadar hakimiyet kayıtsız şartsız, halktan desteği olmayan, halkla da alakası olmayan statükonun elindedir” ifadelerini kullandı.

Ergin sözlerinin devamında, Sütçü İmam’ın kurşunlarının sembolik olarak, bu ülkenin kadınının başörtüsüne el uzatanlara isabet edip, yerini bulduğunu belirtti.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

AKYAZI: ZULÜM BİTMEDİ ÖZGÜRLÜKLER HÂLÂ KISITLI

Akyazı Adalet ve Özgürlükler Platformu, 352. basın açıklamasını gerçekleştirdi. Platform adına basın açıklamasını Mahmut Alemdar okudu. Alemdar, Allah’ın (c.c.) emri, Müslüman kadınların kimliği olan başörtüsü ile meclise gelen bayan milletvekillerinin ne cumhuriyeti, ne demokrasiyi, ne de laikliği kimsenin başına çökertmediğini söyledi. “On yıllardır gasp edilen haklarını yaşamalarından daha doğal ne olabilir?” diye soran Alemdar; “Yıllar önce mecliste Merve Kavakçı’ya yaşatılan zulüm ve hakaretler hala vicdanlardan silinmedi, unutulmadı. TBMM kendine yakışan tavrı sergilemiştir. Hoşnut olanların tümünü tebrik ediyoruz ancak zulüm bitmedi, özgürlükler hâlâ kısıtlı. Başörtüsü adalet teşkilatında, içişleri teşkilatında, milli savunma teşkilatında, TSK’da, olamaz yerine olur denilmeli ve gereken yapılmalıdır” diye konuştu.

 

Sivil Haber Haberleri

Katil İsrail'e kucak açan Uluslararası Olimpiyat Komitesi sınıfta kaldı
Paris Olimpiyatlarının güvenlik işlerinde neden İsrail güçleri kullanılıyor?
Alimlerden Gazze bildirisi: HER MÜSLÜMANA FİLİSTİN SORULACAK
PKK'nin kanlı tarihinden bir kesit: Susa Katliamı!
Diyarbakır bu akşam da Gazze için meydanlardaydı