TBMM Anayasa Komisyonu'nda, başörtüsüne anayasal güvence getiren ve evlilik birliğini tanımlayan Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerine başlandı. Komisyon, AK Parti Tokat Milletvekili Yusuf Beyazıt başkanlığında toplandı.
AA'nın aktardığına göre bugün Türkiye'de başörtüsü yasağı ve bundan kaynaklanan herhangi bir hak mahrumiyeti yaşanmadığını belirten Beyazıt, "Ülkemizin başı örtülü ve başı açık tüm kadınları her türlü temel hak ve hürriyetini kullanabiliyor, kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanabiliyor. Bu konuda bir hukuki düzenleme yapılması gündeme geldiğinde ise çözümün ancak anayasal düzeyde hayata geçmesinin gerekliliği açık. Bu bakımdan konuya ilişkin olarak anayasal güvence getirilmesi maksadıyla isabetli şekilde gündemimizdeki Anayasa değişikliği teklifinin verildiği görülüyor." ifadelerini kullandı.
Teklifin diğer maddesinin ise ailenin korunmasına ilişkin olduğunu kaydeden Beyazıt, şöyle devam etti:
"Ailenin korunması ve güçlendirilmesi toplumumuzun ve devletimizin güçlendirilmesi açısından son derece önemli. Bu kapsamda teklifle aile kurumumuza ve insan fıtratına yönelik tehditlerin önüne bir set çekilmiş olunacak. Kültürümüzün ve medeniyet anlayışımızın gereği evlilik birliği ancak bir kadın ile erkeğin evlenmesiyle kurulabilir. İnsan tabiatına uygun bir birliktelikle iki ayrı cinsiyetin yani kadın ve erkeğin evlenmesi yoluyla kuracağı aile, Türk milleti olarak varlığımızın da teminatıdır. Teklifle getirilen değişiklikle de evlilik birliğinin ancak kadın ve erkeğin evlenmesi yoluyla kurulabileceği hususu, kanunlarımızla uyumlu şekilde ve açıkça düzenlenerek, aile birliğinin korunması ve güçlendirilmesi amaçlanıyor."
'TOPLUMSAL BARIŞLA İLGİLİ ÇOK BÜYÜK BİR ADIM ATMIŞ OLACAĞIZ'
Teklif sahibi olarak komisyona bilgi veren AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, Türkiye için çok önemli bir konuyu konuşmak için toplandıklarını söyledi. Başörtüsü meselesini anlamanın Türkiye'yi anlamak olduğunu dile getiren Zengin, "Biz başörtüsü meselesini anlayabilirsek; serencamını, bu yasağın neden uygulandığını, uygulanma şeklini ve bu yasağın toplumdaki, kadınların hayatındaki etkilerini anlayabilirsek geçmişin yaralarını iyi etmek mümkün olacak ama devamında da toplumsal barışla ilgili çok büyük bir adım atmış olacağız" değerlendirmesinde bulundu.
Zengin Meclis'te, kamuda ve eğitim hayatında artık fiilen başörtüsü yasağı olmadığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bundan daha önemlisi bugün bu masa etrafında 'Hayır, başörtüsü yasak olsun.' diyen birinin olmadığını, oturmadığını düşünüyorum. Daha önce vardı, sayı olarak özgürlükleri isteyen insanların sayısı çoktu ama karar verici masalarda oturan insanların sayısı azdı, büyük direnç vardı. Bu manada AK Parti ve MHP, Türkiye'de muazzam dönüşümün öncüsü oldu. Bugün bu masada oturuyorsak her şeye rağmen çözemediğimiz bir şey var. Çözemediğimiz bir şey olduğu için bugün bu masada oturuyoruz. Ümit ediyorum bu Anayasa değişikliğini yaptığımızda Türkiye tarihinin 60 yıla sari en uzun, en ağır ihlali olan, en ağır izleri bırakan bir problemini tamamen ortadan kaldırma imkanını bulacağız. Tek temel çizgimiz var, bu masadan başörtüsüyle ilgili meseleyi kapatarak kalkalım."
ZENGİN VE ALTAY ARASINDA POLEMİK
Bu sırada CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Zengin'den konuşmasını tamamlamasını istedi. Zengin ise Altay'a, "Yetmez, devam edeceğiz. İnsaf, 60 sene beklemişiz." karşılığını verdi.
Altay, "Sayemizde oluyor. 60 sene beklediniz, cesaret edemediniz, bizim sayemizde bugün hep beraber buradayız." dedi.
Özlem Zengin'in, "Sayın Altay, buradan anlıyoruz ki siz bizim teklifimize 'evet' diyeceksiniz." sözlerine Altay, "Belki siz bizimkine dersiniz." karşılığını verdi.
Zengin ise,"Sizin daha bir Anayasa değişikliği teklifiniz yok. Kanun değişikliğine 'hayır' diyoruz." dedi.
Komisyon toplantısına HDP milletvekilleri katılmadı. Toplantıda, Adalet Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Yargıtay, Danıştay, Yükseköğretim Kurulu, Kamu Denetçiliği Kurumu, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu, Kişisel Verileri Koruma Kurumu, Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu, Türkiye Barolar Birliği, Memur-Sen, Türk-İş, KADEM'in yanı sıra birçok kamu kurum ve kuruluşun temsilcileri de yer aldı. (HABER MERKEZİ)