Bay Paksüt yoksa boru mu?

"Bay Paksüt, Ergenekon kazılarında ortaya çıkarılan silahlar için ‘Bir kısmı boru...’ diyen Deniz Baykal gibi geçiştiremez."

Şamil Tayyar - Star

Bay Paksüt yoksa boru mu?

Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt, Ergenekon soruşturmasında telefonlarının dinlendiği gerekçesiyle savcıları HSYK ve Adalet Bakanlığı'na şikayet etti. Oysa, teknik takipteki telefon numaraları, Ergenekon sanığı eşine ait. Teknik takip kapsamında Bay Paksüt'e ait herhangi bir numara yok.

Ek klasörlerden görüyoruz ki, Bay Paksüt, kimi zaman eşinin tahrikiyle bu numaralardan bazı Anayasa Mahkemesi üyelerine yönelik hakaret ve iftiralarla ilgili 'destekleyici', 'onaylayıcı', 'açıklayıcı' veya 'uyarıcı' nitelikte ifadeler kullanmış.

İktidar partisiyle ilgili en kritik dosyanın masaya yatırıldığı Anayasa Mahkemesi'ndeki kapatma davasına dair görüşmelerde tarafsızlığını yitirdiği izlenimi doğan Paksüt'ün esası görmezlikten gelip usul üzerinde gemisini kurtarmaya çalışmasının ne kendine ne temsil ettiği mahkemeye yararı vardır.

Öncelikli olarak istifa edip mahkemeyi dolayısıyla da ülkeyi huzura erdirmesi gerekir. Hukukta 'masumiyet' yani 'suçsuzluk karinesi' vardır ama emekli Başsavcı Reşat Petek'in ifadesiyle 'suç işlemezlik karinesi' yoktur.

'Saygınlık', hukuk açısından bir parametre değildir. Bir şahsın daha önce suç işlememiş olması, hiç suç işlemeyeceği anlamına gelmez. Arkadaşlarına iftira atmasına, hele, görevini yapan savcılara 'alçak' diyecek kadar yoldan çıkmasına azla cevaz vermez.

Yaklaşık 10 yıl önce Alaaddin Çakıcı ile telefon görüşmesi ortaya çıkan dönemin Devlet Bakanı Eyüp Aşık görevini bırakmak zorunda kalmıştı. Üstelik o görüşme, hukuk dışı yollardan temin edilmişti.

Bu hadisede 'mahkeme kararı' var.

Bay Paksüt, Ergenekon kazılarında ortaya çıkarılan silahlar için 'Bir kısmı boru...' diyen Deniz Baykal gibi geçiştiremez.

Sahi, yoksa boru mu?

Unutmadan, eskiden sıkça kullandığım, bir süredir rafa kaldırdığım şu sözcükleri yeniden gediğine koyma zamanı geldi: Yazın yediğin hurmalar, kışın seni tırmalar...

Medya-Makale Haberleri

Ahmet Turgut: Filistin’i hem Siyonistlerden hem Allah’tan korkanlar değil, sadece Allah’tan korkanlar kurtaracak
Abdurrahman Dilipak: Apo’yu İstanbul’a kim getirdi?
Abdurrahman Dilipak: Keyfiniz nasıl?
Abdurrahman Dilipak: Suriye nereye?
Abdurrahman Dilipak: Zamane cinlerinin esrarı