Arapça "ıyd". Eski Türkçede "badram". Farsçada aynı anlamda "pagram" kullanılmış.. "Padram" şeklinde söylendiği de olmuştur.. "Tekrarlanan mutluluk" anlamına gelen Pati-rama"dan bu şekle dönüştüğü düşünülmektedir.. "Pati" tekrarlanan, "rama" mutluluk anlamına gelmektedir..
Farsçadan dilimize çok şey katılmıştır. Namaz, oruç da bunlardandır.. Namazın Arapçası "salad", orucun aslı ise "Savm"dır.
"Neşe, barış, huzur, mutluluk, sessizlik" gibi anlamlara gelir.. Dini, tarihi, kültürel ve ulusal bayramlar vardır. Kurtuluş Bayramı, Zafer Bayramı, Bahar Bayramı, İşçi Bayramı gibi. Bunlardan bazıları uluslararası özelliklere sahiptir..
Newruz Bayramı mesela bölgesel, geleneksel özellikler taşıyan bir bayramdır..
Dini anlamda iki bayramımız vardır, Müslümanlar olarak. Ramazan ve Kurban.. Biri Hicri aylardan Ramazan"a denk gelir, ötekisi ise hac mevsimine.. Ramazan"da oruç tutarız ve itikafa girilir. Kurban Bayramı"nda ise kurban kesilir ve her ikisinde de bayram namazı kılınır.. Ramazan"a ait ayrıca teravih namazı kılınır.. Oruç farz olsa da teravih namazı sünnettir.. Kurban da bazı mezheplere göre sünnet, bazılarına göre vacibdir..
Her Kurban ve Ramazan"da bitmek tükenmek bilmeyen bir tartışma ise hilal tartışmaları olur..
Birileri "Ramazan Bayramı"na ısrara "Şeker Bayramı" demeyi seçmişlerdir, ama artık bunların sayısı çok azaldı..
Bakıyorum da hayatımızda dinin görünürlüğü ve yaygınlığı arttı, ama sanki derinliği biraz azaldı gibi. Eskiden petrol istasyonlarında namaz kılacak yer bulmak nerede ise imkansızdı. Ama artık mescid olmayan petrol istasyonu kaldı mı? Oteller ya da iş merkezlerinde "Namaz kılacak yer var mı?" diye sormuyoruz, "Mescid nerede?" diye soruyoruz.. "Yok" ne demek!
Ramazan ayında zekat verilir.. Milyonlarca lira zenginlerden fakirlere aktarılır, zekat, fitre, sadaka diye.. Ne yazık ki bunu muhasebeleştiremiyoruz, bu vergileri matrahtan düşemiyoruz.. Onun için de yapılan yardımın miktarını bilemiyoruz.. Sadece Somali için, Ramazan"da toplanan paranın 500 milyon lira civarında olduğunu biliyoruz mesela..
Bana kalırsa sağlıklı bir toplumun ya da sağlıklı bir bireyin mutluluk katsayısını hesaplarken, ne kadar kağıt, cam, şeker tükettiği değil, ne kadar başkalarına yardım ettiğine de bakmak gerek..
Bayram vesilesi ile bayramlaşmak için uzak yerden insanların gelip birbiri ile kucaklaştıklarını görüyoruz.. Eve dönüyor insanlar, hastalarını ve yaşlılarını hatırlıyorlar. Ölmüşlerini hatırlıyorlar.
Ramazan"da mesela daha az suç işlenir. Ramazan"da daha çok kitap alınır ve okunur.. Ramazan"da yoksullara karşı toplum daha duyarlıdır..
Ramazan"da içinde kadir gecesi olmayan bin aydan daha hayırlı bir gece vardır mesela. 1000 ayı 10"a bölseniz 100 yıl yapar. 80 küsur yıl yapar, 12 ay hesabı ile. Bir ömre bedel bir gece..
Ve sonunda Ramazan ayı da bitti.. Şimdi bakalım yarın için hayatımızda Ramazan"dan arta kalan ne olacak?
Ramazan boyunca Suriye, Filistin, Gazze, İsrail, Kaddafi ve Yemen"i konuştuk..
Eylül"le birlikte hayat kaldığı yerden devam edecek.. Yeni hukuk tartışmaları, çatışmalar, terör.. Politika, ekonomi, afetler, yani bildik gündem.
Ekim"de Meclis açılacak. Eylül-Kasım arası çok hızlı ve fırtınalı geçecekmiş gibi geliyor bana.. Kasım sonrası Aralık-Ocak da öyle.. 2012"ye fırtına gibi gireceğiz yani..
İki bayram arası neler olacağını hep birlikte göreceğiz ama, zor bir dönem olacağını düşünüyorum..
Bu arada yeni davalar açılacak, yeni tutuklamalar, yeni ses kayıtları, yeni bilgiler, belgeler, yeni tanıklar..
12 Eylül, 28 Şubat, Susurluk, faili meçhuller, Muhsin Yazıcıoğlu davası, Özal suikastı gibi bir çok konuda çok yeni iddialara tanık olacağız..
Ramazan sonrası sadece Türkiye için, bölge için değil, AB ve ABD için de, Uzakdoğu için de önemli gelişmelerin yaşanacağı bir dönem olacak. İsrail için de yeni dönem hayati bir ehemmiyet taşıyor..
Tarihin kavşak noktalarından birinde bulunuyoruz ve bizler bir şekilde tarihe tanıklık ediyoruz..
Görelim Mevlam neyler, ne olacağını hep birlikte göreceğiz. Bu vesile ile bayramınızı tebrik ediyorum. Selam ve dua ile.
akit