Türkiye’nin en önemli, en öncelikli konusunun bilişim olduğunu düşünüyorum..
İster eğitim, ister sağlık, ekonomi, refah, çevre, ister demokrasi, adalet, insan hakları, ister güvenlik diye başlayın söze, ister din diye başlayın, ilk önceliğiniz bilişim olmalı..
Bilişimde çok alanda önemli bir noktadayız. Ama iki alan var ki, o konuda yaya kaldık.. Bir bilişim vadimiz yok ne yazık ki. Burada ciddi bir altyapı sorunu var. Bir diğer konu da bilişim güvenliği.. Bu ikisi olmayınca Türkiye ister istemez HW çöplüğüne, SW çöplüğüne ve bilgi çöplüğüne dönecek ve bu alanda hiç kimse kendini yeteri kadar güvende hissetmeyecek..
Şimdi durup dururken, nereden çıktı bu konu diyebilirsiniz. Ülkemizden ve dünyanın dört bir yanından bilişimciler ve yazılım uzmanları Ankara’da JW Marriott Otel’de bir araya gelecek. Bu konferansta benim de kısa bir sunumum olacak. NETCAD tarafından düzenlenen konferansa Türkiye’den kamu kurumları, yerel yönetimler, özel sektör, üniversiteler, sivil toplum kuruluşlarından temsilcilerin yanı sıra 20’ye yakın ülkeden üst düzey yöneticiler ve uzmanlar katılıyor.
Bu arada İdeaSoft Yazılım A.Ş ana sponsorluğunda gerçekleştirilen İstanbul E-Ticaret Zirvesi de, 3 Ekim’de Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezinde..
Herkes haklı olarak önündeki işle uğraşıyor. Ama kibriti gözümüze çok yaklaştırınca arkasında bir ormanı kaybediyoruz..
Bilişim alanında güvenlik açığı çok önemli. Bu konuda birilerinin odanıza böcek yerleştirmesine filan gerek yok. Herkes kendi böceğini, parasını verip kendi yerleştiriyor odasına, cebine, çantasına!
Bu arada bir de sosyal medianın toplumsal hareketler ve piyasayı maniple etme konusunda nasıl tehlikeli bir alete dönüştüğünü de geçtiğimiz günlerde hep birlikte gördük..
Bu “oyuncak” insanların din algısını da değiştiriyor. Kültürel anlamda insanların sosyo psikolojik davranışlarını ve ilişkilerini altüst ediyor.. Dissosiyatif bozukluk deniyor buna.. Ya da insanlar giderek daha septik, daha agnostik olacaklar. Bunun tabii sonucu ise kalabalık içinde yalnız dolaşan insanlar. Bir atomizasyon sonucu yaşanacak, eğer böyle giderse.. Yani sadece göz bozukluğu, kamburlaşma, aşırı radyasyon ya da taktığınız kulaklıklarla kulak rahatsızlıkları ya da iç kulak su dengesindeki denge ve yoğunluk sorunları yaşamayacaksınız..
Bilişim sağlıktan eğitime, siyasetten ekonomiye, kültürden toplumsal ilişkilere her şeyi değiştirecek.. E-Demokrasiden söz ediyoruz artık. E-Media konvansiyonel mediayı geride bıraktı.. Forex aldı başını gidiyor. Bit-coin artık işlemde.. Bilgi sınır tanımıyor.. 100’de bir maliyetle, klasik sisteme göre 100 katı daha etkinlikte yeni bir sistem..
Bir an evvel bizim Milli bir bilgi bankasına ihtiyacımız var. Milli bir güvenlik yazılımına.. Dünyanın önemli birçok anakartlarını ve yazılımları test edeceğimiz bir laboratuvara ihtiyacımız var, eğer bilişim sektöründe tüketici değil, üretici olmak istiyorsak.. Web tabanlı yazılımlar gelecekte daha çok kullanılacak. Onun için Cyber altyapının ve wireless erişim networkunun bir an evvel kurulması gerekiyor.. Böylece evden eğitim ve ev ofis işi gerçek olabilir. Ev ofis, yaşlılar, engelliler ve kadınlar açısından son derece önemli bir imkan aslında.. Ya da kamu çalışanları, mesela resim öğretmenleri, bir bilişim networku üzerinden, mesela avatar gibi bir animasyon filmi yapabilirler.. Sanal müzeler, sanal marketler, sanal kütüphaneler, her şeyin sanalı olabileceği gibi klasik sistemlere erişim açısından da sanal dünya yeni fırsatlar sunabilir bize.. Aynı network üzerinde ortak yazılım platformları kurulabilir mesela..
Artık güçlü ülkeler Cyber savaş ve Cyber savunma sistemlerinden söz ediyorlar..
Yakın gelecekte şoförsüz otomobiller gelecek. Bugün navigasyon olarak kullanılan GIS tabanlı yazılımlar sayesinde şoförsüz otomobillere kavuşabileceğiz.. Gördüğü her şeyi tanıyan, konuşan, yazıları okuyan, her adresi bilen otomobiller hayal değil..
Bu süreç zorunlu bir istikamet. Elbette bu teknolojiyi bireysel olarak kullanmayabilirsiniz. Bu sizin tercihiniz ama, bu tercihi kullanmamakla dünyaya sırtınızı dönmüş olursunuz.. Bu telefon, otomobil, para kullanmamaktan daha zor bir karar olacaktır bu gerçeğe sırtını dönenler için..
Herkes her şeyi Ankara’dan, Başbakan’dan bekliyor ya, benim de en büyük önceliğim anayasa ve bilişim vadisi.. Anayasa tek başına vereceği bir karar olmadığına göre, öncelik, bana göre bilişim sektöründe olmalı.. Bu yatırım hem katma değer olarak büyük önem arz ediyor, hem güvenlik açısından önemli, hem inanılmaz bir istihdam kaynağı olacak ve hem de emeğin etkin ve verimli kullanımı açısından önem taşıyor.. Tabii eşzamanlı olarak entelektüel mülkiyet hakları kooperatifinin de kurulması gerek..
Bu yatırım, sadece Türkiye’nin kendi ihtiyaçları için değil, dost, kardeş ve komşu ülkelerin ihtiyaçları da hesaba katılarak düşünülmeli..
Perşembe günü Ankara’da NETCAD bilişim konferansına katılacağım. Bu vesile ile konuya ilişkin düşüncelerimizi bir kez daha sizlerle paylaşmak istedim.. Böylece konuyu bir kez daha Başbakan, ilgili bakanlar, BTK başkanının bilgisine sunmak istiyorum.. Ve bir kez daha Başbakanlık müsteşarının bilgisine ve ilgisine aynı zamanda.. Dünyaya açılmak için buna mecburuz.. Selâm ve dua ile..
yeniakit