Şu Amerika'nın söylediklerinden bir şey anlayan varsa beri gelsin diyorum.
Artık herkes Amerika'dan gelecek olan yetkililerle yapılacak olan şu son görüşmelere kilitlenmiş, ne olacaksa bir an önce netlik kazansın diyordu.
Gerek Cumhurbaşkanının Amerikan dışişleri bakanıyla yaptığı üç saatten fazla süren görüşme, gerek ertesi gün dışişleri bakanları arasında süren bir o kadar uzun görüşmeden sonra yapılan açıklamalardan, özellikle Amerikan dışişleri bakanının açıklamalarından ben fazla bir şey anlayamadım, anlayan varsa beri gelsin.
Aslında bu konudaki düşüncelerimi dünden yazacaktım. Dedim ya bir şey anlamadım, hiç olmazsa şu çok bilmiş entel ağabeyleri bir dinleyim, onlar her şeyi iyi bilirler dedim, öyle yaptım. İtiraf edeyim, onların söylediklerinden de fazla bir şey anlamadım.
Tamam, bu kadar uzun görüşmelerde Türkiye tarafının Amerika'nın önüne dosyalar halinde taleplerini koyduğu, bunu belgelere dayandırdığı anlaşılıyor. Zaten Türkiye'nin talepleri besbelli ve uzun zamandır dillendirip duruyor.
NATO çerçevesinde müttefik olmanın gerekleri ne ise onların yerine getirilmesi, terör örgütlerinin desteklemekten vazgeçilmesi, onlara silah verilmemesi, verilenlerin geri toplanması, Türkiye için hayati bir öneme sahip olan Fetö'nün iadesi gibi meseleler.
Peki bu kadar net talepler karşısında ne söyledi bu Amerikan yetkilileri Allah aşkına? Bir de ben tekrar ederek canınızı sıkmak istemiyorum. Bir defacık Fetö ‘den söz ettiler mi? PKK/PYD'nin silahsızlandırılmasını dile getirdiler mi? Kem küm edip durdular vesselam.
Amerika'nın ne söylediğini anlayıp yorumlayacak kadar fazla zekaya sahip değilsek de elhamdülillah ne yaptıklarını çok rahat anlıyoruz.
Durum böyle olunca bizim yapacağımız şey Amerika'ya karşı kulaklarımızı tıkamak ve gözümüzü dört açmaktır. Bu arada birileri zannetmesin ki Amerika meramını sözlerle anlatamıyor, her kafadan bir ses çıkıyor. Bu onun karakteridir. Başkalarını aptal yerine koymak, oyalayıp durmak onun karakteridir.
Onun için biz bildiğimizi yapmalıyız.
Mesela hiç olmazsa şu Osmanlı tokadı neyse onu bir göstersek diyorum. Hani biz de hep kitaplardan okuyup duruyoruz veya son zamanlarda dizilerde görüyoruz.