Avrupa'nın ortasında ve tüm dünyanın gözleri önünde Bosna Müslümanlarına yönelik gerçekleşen "soykırım"a karşı, dünyanın farklı coğrafyalarından insanlar mazlum halka yardım amaçlı bu ülkeye gitmişlerdir.
Savaş sonrasında Bosna vatandaşlığına geçen bu kişiler hayatlarını Bosna'da kurmuş, Bosna'da evlenmiş, iş hayatına atılmışlardır.
1992-2006 yılları arasında Bosna vatandaşlığına kabul edilen bu kişilere yönelik 2007 yılından itibaren dosyaları, Bosna Hükümeti tarafından yeniden incelenmeye alındı.
Edindiğimiz bilgilere göre; bu kişiler evleri basılarak hiçbir hukuki dayanağı olmadan tutuklanmaktadır. Tutuklananlar Avrupa Birliği finansörlüğü ile kurulan ''İmmigration Center Luklavica Luklavica Mülteci Kampı"nda yaşamaya mahkum edilmektedir.
Avrupa Birliği'nin finansmanını sağladığı Luklavica Mülteci Kampı, zaman içinde çok sıkı korunaklı bir hapishaneye dönüştürülmüştür.
ABD'nin insan hak ve hürriyetini, uluslar arası hukuku hiçe sayan Guantanamo uygulamasının bir benzeri (turuncu) kıyafet giydirilen kişilerin Bosna Hersek vatandaşlığı da ellerinden alınarak bir başka hukuksuzluğa yol açılmıştır.
Kampta, kötü muamele, işkence, ve hakarete maruz kalan, aileleri ile dahi görüşmeleri engellenen tutuklular bunun rutin haline geldiğini iddia etmektedirler. Söz konusu iddiaları bize ulaşan görüntü ve fotoğraflar açıkça ortaya koymaktadır.
Kamptan aldığımız mektup da yaşanılanlar şöyle anlatılıyor:
''Altı ay boyunca bu kampta hakkımda hiçbir suçlama bulunmadan ve hakim karşısına çıkarılmadan bekletildim. Kimse durumumuzdan haberdar değildi. Hiç bir zaman burada neden kaldığımızı bilmedik ve bize söylemediler. Bize bilmediğimiz bir çok kağıdı zorla, işkence ile imzalattılar. Bir yıl boyunca burada kalanlardan başka hiç kimseyi göremedik. Burada akıl almaz işkenceler görüyoruz. Bu genellikle küfürlü ve fiziksel oluyor. Bazen bizi coplarla dövüyorlar. Bu durumda doktora gidip rapor almakta imkansız. Çünkü kampın doktoru da müdüriyete bağlı biridir. Gitsek de bizi hiçbir zaman tedavi etmedi. Dayaktan dolayı yaralanan arkadaşlarımızı en erken bir ay sonra tedaviye alıyorlar. Dört hafta açlık grevi yaptık. Fakat kimsenin umurunda olmadı. Buna rağmen sonuçları ne olursa olsun biz greve devam edeceğiz. Çünkü yapabileceğim başka hiçbir şeyimiz yok.''
Luklavica Mülteci Kampı'ndan 6 kişinin ABD tarafından kurulan dünyanın en hukuksuz ve utanç abidesi kampı Guantanamo'ya gönderildiği edindiğimiz bilgiler arasındadır.
MAZLUMDER olarak hem elimizdeki bilgi ve belgeler ışığında ilgili kişi ve kurumlar nezdinde konunun takipçisi olacağımızı, ve bir raporla konunun Türkiye ve dünya kamuoyuna duyurulması çalışması yapacağımızı duyururuz.