Suriye’de diktatörlüğe karşı protestoların başladığı 2011’den bu yana 13 bin 500’ün üzerinde kadın haksız yere hapsedildi ve bunların 7 binden fazlası -bazıları çocuklarıyla beraber- hâlâ hapishanelerde her gün işkence görüyor, insanlık dışı her türlü eziyete maruz kalıyor.
Bu eziyetlerin arasında tecavüz de var.
Esed rejimi, kadınlara tecavüzü bir silah olarak kullandı ve kullanmaya devam ediyor.
***
Geçtiğimiz yıl Suriye’deki mahpus kadınların yaşadığı drama dikkat çekmek amacıyla “İstanbul’dan Hatay’a (Suriye sınırına) Vicdan Konvoyu” eylemini düzenleyen sivil toplum kuruluşları, bu sene de onların özgürlüğü için “Vicdan Hareketi” ismiyle faaliyet gösteriyor.
“Çünkü İnsanız” sloganıyla çalışmalarını yürüten Vicdan Hareketi liderleri, Suriye zindanlarındaki son kadın ve çocuk özgür oluncaya dek faaliyetlerini sürdüreceklerini söylüyorlar.
Vicdan Hareketi, Suriye hapishanelerinde bulunan kadın ve çocukların acilen özgürlüklerine kavuşmaları için Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle bugün (8 Mart, Cuma) saat 14.30’da -inşaallah geniş bir katılımla- İstanbul Sultanahmet Meydanı’nda bir basın açıklaması okuyacak ve dayanışma gösterisi yapacak.
Türkiye’den ve dünyanın 110 ülkesinden yaklaşık 2 bin STK’nın katkısıyla yapılacak olan eylemde katılımcılar, Suriyeli tutuklu kadınları temsilen ellerini oyalı yazmayla birbirine bağlayarak tüm dünyaya “sessiz çığlık” yükseltecek.
Eylemde, Vicdan Hareketi’ne destek veren STK temsilcileri konuşma yapacak.
Programda ayrıca Suriye’de tutsak kalan ve özgürlüğüne kavuşan Suriyeli kadınlar yaşadıklarını anlatacak.
***
İstanbul’a yüzlerce kilometre mesafede bir fizik tedavi merkezinde tedavi gören eşime refakat etmem gerekmeseydi, bugün ben de Sultanahmet Meydanı’ndaki eyleme katılırdım.
İmkânınız varsa, mazeretiniz yoksa siz muhakkak katılın.
Vicdan Hareketi’ne selam olsun.