Bunu kimden aldın, kiminle beraberdin?

Mehmet GÖKTAŞ

Bir kuruşu mükemmel bir Kur'an-ı Kerim dinlemişseniz, daha sonra da o kişiyle konuşma fırsatınız olmuşsa; “Kimden okudunuz, kimden icazet aldınız, hangi üstadın dizinin dibinde yetiştiniz ...?” Gibi sorular sorarsınız. Böyle birisine hiç bir zaman; nereden mezun oldunuz, hangi kıraat ve tecvit defterlerini okuyarak bu seviyeye geldiniz, diye sormazsınız. Edebine, hayasına, nezaketine ve diğer ahlâkî meziyetlerine hayranlık alamazsınız; “Kiminle berabersiniz, kiminle başa çıkmadığını, kimlerden geçmiş ve dersin verilmesini isterim. Bu arada bir kişinin okuduğunu bir hesap yazabilirim ve sormazsınız. İslamiyet bütün ilim dallarında durum böyledir. Onun güzelliği mutlaka ve mutlaka birileri bilir bilirsiniz. İyi bir mimarın ortaya çıkması gerekir. İyi bir şapka sanatçısının bulunduğu şey bir şapka üstadı oldu. İslami ilimler de pozitif ilmalar de durum böyledir. Büyük oranda okuyup sunan yetiştirdiğini zannettiğiniz bir kalp cerrahının safra hocasının kim olduğunu, kimin talebesi olduğunu merak ederiz. Spor ve sanat dünyasında belki de kitaplardan okuyarak şimdiki zamanda birisini bulmak imkansızdır. Hele uzak doğu sporlarının mevcut yakını varır bir ustaya, bir üstada dayanır. Sözü uzatmayalım, sizler de düşünerek listeyi uzattıkça uzatabilirsiniz. Bunları söylerken okumayı küçümsemiyorum, teorik makal küçümsemiyorum. Ancak diyorum ki; dünya varmadı müddetçe erdemler, faziletler ve bütün güzellerdir kitaplardan ziyade insanlardan alınmaya devam edin. Sözü nereye getirdiğimi anlamışsınızdır; cemaatlere, tarikatlara getirmek, olaya bir de bu noktadan yaklaşmak istiyorum. Belki de, erdemler, faziletler ve güzel markalar birerinden alındığı gibi şeyler sapkınlıklar da bu şekilde birilerinden tevarüs edebilir. Ama unutmayalım su-ı misal hiç bir zaman yanlış olmaz. Öyle olsa bile olmasa bile, çarmıhta ustaları terk ettiler, üstadlardan uzaklaşmak değil, doğrusunu ve güzelini bulmaktır. Evet, insanlara yüce değerler, erdem ve faziletler sunabilmemiz için bizim şeyler mutlaka birilerinden almak zorunda olduğumuzu unutmayalım. Cemaatlerin, tarikatların kökünü kazıma sevdasına kapılanlar, bunların farkında olma onların oyununa gelenler ne yaptıklarının farkına varmalıdırlar. Unutmayalım ki bugün sosyal hayatta yaşamakta olan yükseklikte birileri bıraktığı miraslardır. Dogru haber