ABD'nin BM Güvenlik Konseyi'nden çıkarmaya çalıştığı üçüncü yaptırım paketine nispet yaparcasına İran ile Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) işbirliği anlaşmasına varır varmaz, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad ile ABD Başkanı George W. Bush arasında söz düellosu koptu. İran'a saldırma seçeneğini masada tutan Bush, kendisine meydan okuyan Ahmedinecad'a 'İran'ın Ortadoğu için nükleer soykırım tehdi oluşturduğu' iddiasıyla yanıt verdi: "İran'ın nükleer silaha yönelik teknoloji peşinde koşması, istikrarsızlığı ve şiddetiyle bilinen bölgeyi nükleer 'holocaust'un gölgesi altına sokuyor. İran'ın eylemleri her yerdeki ulusları tehdit ediyor. ABD, dost ve müttefiklerine İran rejiminin ekonomik yaptırımlarla tecridinde önderlik ediyor. Çok geç olmadan bu tehlikeye karşılık vereceğiz." ABD Başkanı, Ortadoğu'dan çıkmamayı da "Bölge, dramatik biçimde uygar dünyayı tehlikeye atabilecek bir yola döner" diye savundu.
'İran bölgesel boşluğu doldurur'
Öncesinde Ahmedinecad şunları söylemişti: "İşgalci güçlerin Ortadoğu'daki siyasi gücü yok olmak üzere. Bölgede çok kısa zamanda güç boşluğuna tanık olacağız. Elbette biz bu boşluğu doldurmaya hazırız. Suudi Arabistan gibi komşularımız, bölgedeki dostlarımız ve Irak ulusunun da yardımıyla..." İran Cumhurbaşkanı, "ABD'nin bize saldırmasının imkânı yok. Kararı alsalar bile uygulayamazlar" çıkışını yaparken, Bush'un Devrim Muhafızlarını 'küresel terör örgütü' ilan etme hazırlığıyla da "Şaka yapıyorlar herhalde" diye alay etti.
Yaptırım sökmezse İran'ın bombalanabileceğini söyleyen Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'ye "Hala çaylak, ağzından çıkanı kulağı duymuyor" diye çatan Ahmedinecad, Batı'ya "Bizim açımızdan nükleer programın araştırılması dosyası kapanmıştır. İran tam nükleer yakıt dönüşümüne sahiptir. Siz de nükleer İran'ı kabul edin artık" diye seslendi. Zira beş sayfalık İran-UAEK anlaşmasıyla, nükleer program hakkındaki dört yıllık araştırmanın ilk bölümü sorunsuz kapandı. İki BM yaptırım paketinde işbirliği yapılmayan meseleler arasında gösterilen plutonyum üretimi için "İran'ın daha önce yaptığı açıklamalar kurumun elde ettiği bulgularla uyumlu. Bu konu çözülmüştür" denildi