Tesettür ve özellikle çarşaf, başta yaşadığımız coğrafya olmak üzere Avrupa’nın, Amerika’nın ve bütün bir dünyanın gündeminin üst sıralarında olmaya devam edecektir.
Herkesin gördüğü ve gözlediği gibi bugün İslam, diğer dinlere göre en hızlı bir şekilde yayılmakta, yayılışı da genellikle Müslüman bayanlar üzerinden olmaktadır.
İslam denilince insanlığın hayalinde canlanan ilk somut fotoğraf; tesettüre bürünmüş, özellikle çarşaflı bayanlardır.
İslam yeryüzüne bu defa bir edep ve terbiye güneşi olarak doğmakta, insanlığa kendisini bir hayâ suretinde sunmakta, temiz bir nikâh, sıcak bir aile yuvası olarak takdim etmektedir.
Çünkü insanlık, insanlığa egemen durumdaki batı dünyası bütün bu erdemleri kaybetmiştir, varlığını sürdürebilmesi için acilen bu erdemlerle donanmak zorundadır.
Söz konusu erdemler daha çok bayanların şahsında tecelli ettiği için; İslam bu defa kendisini bayanlar üzerinden ifade etmektedir.
Bugün tesettüre bürünmüş, İslam’ın bütün erdemleriyle donanmış bayanlarımız İslam ümmetini oluşturan binanın en muazzam ve muhteşem sütunlarıdır.
Bulundukları yerlerde vahyin merkezi gibi etrafına enerji dağıtan, vahyin bereketinden mahrum kalmış yuvalara huzur ve mutluluk veren, sohbet halkalarında yarınların annelerini hazırlayan bu hanımefendileri, Aziz İslam davasının yiğitleri olarak görüyoruz.
Çarşaf da, örtünme adına İslam’ın Müslüman bir bayandan istediği her şeyi karşıladığı için yüzyıllardır Müslüman bayanların tartışmasız üniforması olagelmiştir.
Çarşaf, İslami asaletin ve aynı zamanda İslami zarafetin de zirve noktasıdır.
Mükemmelce örtünen bu Müslüman bayanlar, yeryüzünde insanlara Allah’ı hatırlatan işaret levhalarıdır.
Allah’ın yeryüzünde çizdiği çizgileridir, hürmetidir, haremidir.
Allah’ın gözetilmesini istediği haddi hudududur!
İşte biz böyle görüyoruz çarşaflılarımızı, bizim gözümüzde ve gönlümüzde böylesine ulvi bir yere sahiptirler, onlar bizim iftihar vesilemizdir, onlarla öylesine şeref ve mutluluk duyuyoruz!
Küfür cephesinin en büyük korkusu ise tesettürdür, çarşaftır.
Çünkü günümüz egemen küfür cephesinin üzerine oturduğu sütunlar çıplaklıktır, örtüsüzlüktür, nikâhsızlıktır ve kadın cinselliğidir.
Günümüz dünyasında İslam’ın rakipleri de bilinen malum dinler ve ideolojiler değil, hayâsızlıktır, terbiyesizliktir, fuhuş sektörüdür, yuvasızlıktır, nikâhsızlıktır.
Ve bütün bunların temsilcisi batıdır, batının dayattığı modern yaşama tarzıdır.
Tesettür ve özellikle çarşaf, modernizmin kadın üzerindeki bütün hesaplarını bir anda bitirivermektedir.
Çarşaf emperyalizmin kadın üzerinden yaptığı bütün hesapları ve beklentileri boşa çıkarmakta, hesaplarını alt üst etmektedir.
İşte bu kokuşmuş Avrupa’nın, ABD ve emperyalist dünyanın bölgedeki temsilciliğine soyunan ve sadece bundan dolayı onlardan destek gören PKK ve türevlerinin çarşafa savaş açmalarının sebebi budur.
Kemalizm, Anadolu insanını gafil avlamış, emperyalizm kadın üzerindeki arzularını büyük oranda Kemalizm’le gerçekleştirmiştir.
Fakat Kemalizm’in kötü bir kopyası ve takipçiliğine soyunan PKK ve siyasi türevleri geç kalmışlardır.
Bu defa Kürdistan’ın Müslümanları hazırlıklıdır, asla gafil avlanmayacaklar, aynı delikten ikinci defa ısırılmayacaklaradır.
HDPKK çevrelerinin korktuğu fotoğraf çoktan oluşmuş, kendilerinin sonunu getirecek olan tesettürlü ve çarşaflı Müslüman bayanlar edep ve hayâ ordusunun saflarındaki yerlerini almışlardır.
“Şu İstikbal inkilabatı içinde en gür sada İslam’ın sadâsı olacak” ya, İslam’ın sadâsı içindeki en gür sadâ da Müslüman bayanların sadâsı olacaktır.
Bu arada bazı ilçelerde kadınlara çarşaf giydirerek zincire bağlayan ve zincirlerinin bir ucunu kocalarına veren Marksist güruha bir şey sormak istiyoruz;
Diyelim ki çarşaflı kadınların zincirleri sizin iddia eteğiniz gibi kocalarının elinde. Peki, sizin bayanlarınızın zincirleri kimin elinde?
Hem şunu iyi biliniz ki, bizim çarşaflı bayanlarımızın çok büyük bir kısmı bekâr kızlarımızdır.
Bir şey daha söyleyelim: Otuz beş yıl önce çarşaf bu coğrafyada Amerikan emperyalizmine karşı yaman mı yaman bir devrim yapmıştır.
doğruhaber