İngiliz Guardian gazetesi, geçen yıl geçirdiği barsak ameliyatından bu yana zor günler geçiren Küba'nın 81 yaşındaki lideri Fidel Castro'nun ünlü gazeteci Ignacio Ramonet'le birlikte hazırladığı otobiyografisinden dikkat çeken satır aralarını sayfalarına taşıdı.
Dünyanın en uzun süre görevde kalan lideri olan Castro, emekliliği hiçbir zaman düşünmediğini, 2003 yılında kendisini yeniden seçen Küba Ulusal Konseyi üyelerine de söyledi gibi, 'ne kadar gerekiyorsa o kadar süre görevine devam edeceğini' belirtiyor.
Tarihin kendisini nasıl yargılayacağına ilişkin herhangi bir endişesi bulunmadığını söyleyen Castro, kendisine yöneltilen 'diktatör' suçlamalarına ilişkin olarak da, "Bana neden diktatör dediklerini anlamıyorum. Diktatör nedir? Diktatör, tek taraflı kararlar veren, kurumların ve yasaların üzerinde kararlar alan kişi. Bu durumda, savaşa her zaman karşı çıkan eski Papa II. John Paul de diktatör olmakla suçlanabilir, buna karşın Başkan (George) Bush da en demokratik lider. Bu Avrupa devletlerinin ona davranış biçimi, Bush'un Senato ya da Temsilciler Meclisi'ne danışmadan korkunç kararlar alabileceğini görmezden gelmek. Roma imparotorlarında bile ABD Başkanı kadar yetki bulunmuyordu" diyor.
Geçmişte Küba yönetimi içerisinde yolsuzluğa karışan isimler olduğunu kabul eden Castro, kendisinin ise hiçbir şeyi olmadığını söylüyor. Ekonomi dergisi Forbes'un geçen yılki listesinde 900 milyon dolarlık bir servete sahip olduğu söylenen Castro, 'Birkaç pesom var, her zamanki maaşımı alıyorum... Maaşım aylık 25 peso, dolar karşılığı olarak 30 dolar. Ama 2 ken beni dünyanın en zenginleri listesine koydular. Bunu neden yaptıklarına ilişkin hiçbir fikrim yok, bu çok saçma. Anılarımı yazmam için milyonlar teklif ettiler, ama hiçbir zaman kabul etmedim" dedi.
PUROLAR, ÜNİFORMA, TABANCA
İlk purosunu 14 yaşındayken babasının verdiğini söyleyen Castro, "Ne yazık ki tadını hatırlamıyorum, dumanı içime çekmemiştim" diye konuşuyor. "Yaşamım boyunca çok puro içtim" diyen Küba lideri, 20 yıl önce bırakmaya karar verdiğini, 'ülkesinin iyiliği ve insanlarının sağlığı için böyle bir alışkanlığı bırakmanın gerekli bir kurban olduğunu' belirtiyor.
Kamuoyunun önüne nadiren takım elbiseyle çıkan Castro, ismiyle bütünleşen üniformasını giymesine gerekçe olaraksa, "Çünkü üniforma giydiğimde kravat takmak, ceket giymek, ne renk çorap giyeceğini seçmek gibi dertlerin olmuyor" diyor.
Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı CIA'nın defalarca kendisine suikast düzenlemeye çalıştığını hatırlatan Castro, bu nedenle sürekli üzerinde Browning marka tabancasını taşıdığını söylüyor.
ABD Başkanı John F. Kennedy'ye düzenlenen suikastte ilişkin yapılan açıklamalarda mantık hataları olduğunun altını bir kez daha çizen Castro, Çin'in ünlü lideri Mao Zedong'un kendisine yolladığı mektubu da unutamadığını belirtti.