Deniz Baykal'ın kaset skandalının ardından Genel Başkanlıktan istifa etmesiyle birlikte CHP'de derinleşen kriz, karşılıklı suçlamalarla devam ediyor. CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal ile Ankara Milletvekili Nesrin Baytok'a ait olduğu iddia edilen yatak odası görüntülerinin internete düşmesi üzerine, bu iğrenç durumun üstünü örtmek için ilk günlerde "komplo" arayışına girişilirken, önceki gün Baykalcılar ve Kılıçdaroğlucular olarak ikiye bölünen CHP'de "Pislik içerden patladı" yorumları yapılmaya başlandı.
Taraflar birbirlerini en ağır ithamlarla suçluyor. Aralarında CHP'nin ağır toplarının da olduğu bir çok milletvekili ve il başkanının ağzından birbirleri hakkında "CIA ajanlığı", "röntgencilik", "şeytan üçgeni", "sekreter düşkünlüğü", "komplo ortakçılığı", "mezhepçilik", "rüşvetçilik", "suikastçılık", "hainlik", "nankörlük" gibi ağır suçlamalar kamuoyuna yansıdı. Daha önceki dönemlerde MHP, kapatılan Fazilet Partisi ve DSP'de de iç siyasi çekişmelerin ve bölünmelerin yaşandığı, ancak taraflar arasındaki karşılıklı suçlamaların hiç bu düzeye inmediğine dikkat çekiliyor.
Baykal'a koşulsuz destek veren Yılmaz Ateş, "Önder Sav bizi sırtımızdan bıçakladı" suçlamasında bulundu.
"PEYGAMBRE HAKARET ETTİ, YİNE SAHİP ÇIKTIK"
Karşılıklı suçlamalar içinde en ilginci ise CHP'li Savcı Sayan'dan geldi. Sayan, Sav'ın geçmişte Hz. Peygamber'e yönelik yakışıksız ifadelerinden sonra CHP'ye kamuoyundan büyük tepki gelmesine rağmen, Deniz Baykal'ın Önder Sav'a destek çıktığını ve onu sahiplendiğini belirterek, "nankör" suçlamasında bulundu.