Çin yönetimi, iki çocuğu ile erkek kardeşinin Kadir'i suçlayan mektuplar yazdığını öne sürdü. Dünya Uygur Kongresi ise bu iddiayı yalanladı.
5 Temmuz'da Doğu Türkistan'ın başkenti Urumçi'de meydana gelen olaylarda 1000'e yakın Uygur Müslümanının katledilmesine tepkiler sürerken, zorba Çin yönetimi, olaylardan sürgündeki Uygur lideri Rabia Kadir'i sorumlu tuttu.
Çin yönetimi, iki çocuğu ile erkek kardeşinin sürgündeki Uygur lideri Kadir'i suçlayan mektuplar yazdığını öne sürdü. Dünya Uygur Kongresi ise bu iddiayı yalanladı.
Resmi Çin haber ajansı Şinhua'nın haberine göre, mektuplardan birinde, "Senin yüzünden 5 Temmuz'da Urumçi'de bütün etnik gruplardan çok sayıda masum insan hayatını kaybetti. Evler, dükkanlar, araçlar yakıldı ya da tahrip edildi" deniliyor. İddiaya göre mektuplarda, söz konusu olayların Rabia Kadir'in lideri olduğu Dünya Uygur Kongresi tarafından organize edildiği ve Çin sınırları içinde ayrılıkçı bir grup tarafından uygulandığı görüşüne yer veriliyor.
Şinhua, bu mektupların Rabia Kadir'in oğlu Kahar, kızı Ruşengül ve kardeşi Memet tarafından yazıldığını belirtti.
MEKTUP YALANLANDI
Dünya Uygur Kongresi sözcüsü Dilşat Raşit ise Şinhua'nın kamuoyuna duyurduğu mektupları yalanladı.
Raşit, telefonla yaptığı açıklamada, "Kadir'in aile üyelerinden birinin böyle bir mektup yazmış olmasının mümkün olmadığını" söyledi. Çin'in hakkında ortaya attığı iddiaları sürekli yalanlayan 62 yaşındaki Rabia Kadir'in 11 çocuğu bulunuyor. Kadir'in çocuklarının 5'i ile 9 torunu Sincan'da yaşıyor. Kadir'in Doğu Türkistan'da yaşayan çocuklarından bazıları tutuklanmış ya da yıllarca ev hapsinde kalmıştı. Kadir'in büyük oğlu Kahar daha önce para cezasına çarptırılmış, kızı Ruşengül de 2006'da ev hapsine alınmıştı. Uluslararası Af Örgütü, o zamanki açıklamasında, kardeşleri Ablikim ve Alim'in, Amerikan Kongre heyetiyle bir araya gelmelerini engellemek üzere güvenlik güçlerince dövüldüğünü, buna tanık olan Ruşengül'ün şok geçirdiği için kısa süreli hastaneye kaldırıldığını ve ardından birkaç ay ev hapsine alındığını duyurmuştu.
Uygur İnsan Hakları Projesine göre Ruşengül ile amcası Memet, Olimpiyat Oyunları nedeniyle de ev hapsine alınmışlardı.
319 KİŞİ DAHA GÖZALTINA ALINDI
Öte yandan; Uygur Özerk Bölgesi'nde geçen ay başlayan olaylar nedeniyle 319 kişinin daha gözaltına alındığı bildirildi. Resmi haber ajansı Şinhua, Urumçi'de polisin, kent ve daha başka yerlerde halktan toplanan istihbarat ve soruşturmalardan elde edilen bilgilerle 319 kişiyi daha gözaltına aldığını duyurdu. Çin resmi makamları daha önce yaptıkları açıklamada, 5 Temmuz'da başlayan olaylarda 1600 kişinin gözaltına alındığını bildirmişti.
Şinhua, Urumçi polisinin bu kişilerden kaç kişinin serbest bırakıldığı ya da neyle suçlandıkları hakkında herhangi bir açıklama yapmadı.
TÜRKIYE'DEKI ÇINLILER UYARILDI
Öte yandan Çin Dışişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan duyuruda, Türkiye'deki Çinlilerden, "iki ülke arasındaki gerilim sürdükçe dikkatli olmaları ve mümkün olduğunca dışarı çıkmamaları" istendi. Bakanlığın internet sitesindeki duyuruda, Türkiye'deki Çin vatandaşlarına, kalabalık alanlardan ve hassas yerlerden mümkün olduğunca uzak durmaları uyarısı yapıldı. China Daily gazetesinin konuyla ilgili haberinde, El Kaide bağlantılı bir internet sitesinde kendini Türkistan İslamcı Partisi lideri olarak tanıtan Abdülhak adlı kişinin, "Doğu Türkistan'da gözaltına alınanlar serbest bırakılana kadar Çinlilere saldırma emri verdiği" ileri sürüldü.
Bu arada, Türkiye'nin Pekin Büyükelçisi Murat Salim Esenli, Çin Merkezi Televizyonu'nun (CCTV) İngilizce yayın yapan 9. kanalında "Diyalog" adlı programa konuk oldu. Büyükelçi Esenli, 5 Temmuz'da Doğu Türkistan Uygur Özerk Bölgesi'nin merkezi Urumçi'de meydana gelen olaylarla ilgili soruyu cevaplarken, "Türkiye'nin bunu Çin'in iç işi olarak gördüğünü ve Çin makamlarının sorunu kendi anayasalarına ve taraf oldukları uluslararası sözleşmelere bağlı kalarak çözeceklerine inandığını" söyledi.
İran, Çin'den Uygurların haklarının korunmasını istedi
İran, Çin Halk Cumhuriyeti'nden Doğu Türkistan Özerk Bölgesi'ndeki Uygur Müslümanlarının haklarının korunmasını istedi. Resmî haber ajansı IRNA'ya göre, bu talep geçtiğimiz gün Ortadoğu turu için Tahran'da bulunan Çin Dışişleri Bakanı Özel Temsilcisi Vu Sike'ye iletildi. İran Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Şeyhülislam, İran'ın dini mercilerinin Doğu Türkistan'daki Müslümanlar konusundaki endişelerini aktardı. Urumçi'de 5 Temmuz'da yaşananlar konusunda İranlı yetkililere bir rapor sunan Özel Temsilci Vu ise bölgede huzur ve güvenliğin yeniden sağlandığını kaydetti.